Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 15-02-2018 14:36   Güncelleme : 15-02-2018 14:36

Adil Seçim Ve Adil Sistem

Adil Seçim Ve Adil Sistem

12 Eylül 1980 öncesinde TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanının günlerce süren turlarla seçilememesi gibi siyasi istikrarsızlığın en azından gelecekte tekrar yaşanmaması için 1982 Anayasası ile: “Yönetimde İstikrar” ve “Temsilde Adalet” i esas alan bir düzenleme getirildi. Ancak, yeni Anayasada getirilen %10 barajı ile “Temsilde Adalet” ilkesi, uygulama alanı bulamadı ve sadece Anayasa kitapcığında kaldı.

Mevcut uygulama ile “Yönetimde İstikrar” adına Anayasal bir zorunluluk olan “Temsilde Adalet”, bugün bile Yönetimde İstikrar uğruna  katledilmektedir.    3 Kasım 2002 seçimlerinde; AKP  % 34.42 oy oranı ile 550 sandalyeli Mecliste 365, CHP % 19.42 oy oranı ile 177 ve Bağımsızlar % 1 oy ile 8 milletvekili ile temsil edilirken; seçmenin % 45 i TBMM de temsil edilememişti.     

Bunun neticesi olarak seçmenlerin % 45 i takip eden seçimlerde “Oyum zayi olmasın” düşüncesi ile siyasi tercihini kendi düşüncesini temsil eden siyasi parti yerine, kazanacağını düşündüğü 2. tarcihinden yana kullandı. Özetle, hükümet kurmayı kolaylaştırmak için “Yönetimde İstikrar” adına; oy oranı baraj altında kalan siyasi partiler Meclis dışında bırakılarak, yasal zorunluluk olan “Temsilde Adalet” rafa kaldırılmış oldu.

Öte yandan Anayasamızda; “Devlet partilere ‘yeterli düzeyde ve hakça’ mali yardım yapar” denilmek suretiyle, partilerin olumsuz etkenlerden koruması ihtiyacı duyulmuş; partilerin sermayeye teslim olmaması, para sahiplerinin olumsuz etkisinde kalmaması ve çalışmaların demokrasiye uygun olarak icra edilebilmesi için önlem alınmış olmasına rağmen, bu yardım yine barajla sınırlandırılarak Anayasal zorunluluk yok hükmüne sayılmış.

Yine Anayasada herhangi bir hüküm olmamasına rağmen SPK 90/2. maddesi ile başka partilerin desteklenmesi yasaklanmış, bu karar ile pratikte uygulama alanı olmayan başka bir yasak getirilmiştir.

Saadet Partisi Genel Başkanı Sayın Temel KARAMOLLAOĞLU; siyasi partilerin Genel Başkanlarını ziyaret ederek “Haksız Rekabet” e neden olan bu adaletsiz ve çarpık düzenlemenin kaldırılması için hazırladıkları ve “ADİL SEÇİM, ADİL SİSTEM” raporunu takdim etmiş, Saadet Partisinin bu husustaki görüşlerini beyan etmişlerdir. 

Söz konusu raporda: Yapılan referandum ile değişen Anayasanın son şekline göre “Yönetimde İstikrar” sorunu kalmadığı dikkate alınarak Anayasal diğer bir zorunluluk olan “Temsilde Adalet” in tesisi için;

  1. Seçmenin özgür iradesini baskı altına alan barajın kaldırılması,
  2. Seçimlere katılma hakkı kazanan partilere hazine yardımının  adaletli bir şekilde yapılması,
  3. Partilerin güç birliği yapmalarının önündeki engellerin kaldırılması,
  4. Seçmeni yanlış yönlendiren taraflı medyanın tarafsızlaştırılması,
  5. Cumhurbaşkanı adaylığı için aranan imza sayısı ve şekinin makul ve uygulanabilir bir halde kolaylaştırılması ve
  6. Etkili bir Meclis oluşturulması için TBMM İç tüzüğünde yeni düzenleme yapılması önerilmiştir.

Görüldüğü gibi Saadet Partisi: siyasi partilerin liderlerini ziyaret ederken, bazı art niyetli fitneci taraftarların iddia ettikleri gibi hiç bir partiye ittifak teklifi götürmemiş, sadece seçmen iradesi üzerinde var olan psikolojik baskının kaldırılması ve vatandaşların oylarını özgür iradelerine göre kullanmalarının önünü açacak önerilerini sunmuşlardır.    

Nuri Başar

adminadmin