Güncel
Giriş Tarihi : 21-03-2018 12:03   Güncelleme : 21-03-2018 12:04

Aşık Veysel’i Ankara'ya Sokmadılar!

Sivas’tan Ankara’ya gelen Aşık Veysel, görüntüsü ve üstü başı yırtık pırtık olması bahanesiyle Nevzat Tandoğan tarafından şehir merkezine sokulmadı

Aşık Veysel’i Ankara'ya Sokmadılar!

Sivas’tan Ankara’ya gelen Aşık Veysel, görüntüsü ve üstü başı yırtık pırtık olması bahanesiyle Nevzat Tandoğan tarafından şehir merkezine sokulmadı. Aşık Veysel’in şahsına hakaret bununla da sınırlı kalmadı. Dönemin Ankara Valisi Nevzat Tandoğan tarafından Ulus’a alınmayan Veysel’in sazı da zabıtalar tarafından kırıldı. Geçtiğimiz yıllarda bu olayı hatırlatmak maksadıyla Tandoğan Meydanı’nda eylem yapan bir grup genç Tandoğan Meydanı’nın adının Aşık Veysel olarak değiştirilmesini istemişlerdi. Eylem sırasında sırasında, ‘Halka iade-i itibar istiyoruz’, ‘Halk meydanı halkın olsun’ pankartları da taşınmıştı.

AŞIK VEYSEL KİMDİR?

Doğum      25 Ekim 1894 - Sivas Ölüm        

21 Mart 1973 (78 yaşında) Sivrialan, Sivas Veysel Şatıroğlu veya lakabı ile Âşık Veysel (d. 25 Ekim 1894, Şarkışla, Sivas - ö. 21 Mart 1973, Sivrialan, Sivas), Türk halk ozanı. Avşar boyunun Şatırlı obasına mensuptur. Aşık Veysel Şatıroğlu, 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi. Annesi Gülizar, babası "Karaca" lakaplı Ahmet adında bir çiftçiydi. Veysel'in iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanarak yaşamlarını yitirdi.[1] Ardından Veysel de yedi yaşında aynı hastalıktan dolayı iki gözünü de kaybetti. Kendi anlatımına göre Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeğe gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kayarak düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım... Çiçek zorlu geldi. Sol gözüme çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan. Babasının, Âşık Veysel'e oyalanması için aldığı bağlamayla önce başka ozanların türkülerini çalmaya başladı.1933 yılında tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer'in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başladı. Âşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri'nde saz hocalığı yaptı. 1965 yılında özel kanunla maaş bağlandı. 1970'li yıllarda Hümeyra, Fikret Kızılok, Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Âşık Veysel'in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı. Şarkışla'da her yıl adına şenlikler yapılır. Eserlerinde Türkçe'si yalındır. Dili ustalıkla kullanır. Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içeydi. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de vardır. Şiirleri, Deyişler (1944), Sazımdan Sesler (1950), Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimli kitaplarında toplandı.1973 yılında akciğer kanseri sonucunda vefat etti. Ölümünden sonra Bütün Şiirleri (1984) adıyla eserleri tekrar yayınlandı. 2014 yılının Kasım ayında Devlet Opera ve Balesi Âşık Veysel'in ölümünün 41. yılı anısına onun türkülerinden yola çıkılarak hazırlanan, tek perdelik dans tiyatrosu "Dostlar Beni Hatırlasın" sahneye konulmuştur. 17 Kasım 2014 yapılacak prömiyere onur konuğu olarak Âşık Veysel'in kızı ve torunlarının katılacağı açıklanmıştır. Gösterinin rejisörlüğünü İhsan Bengier yaparken, Almula Ersoy, Ayşegül Aydemir, Deniz Alp, Sevim Başol ve Müge Gündüz gibi isimler rol almıştır.  

NEVZAT TANDOĞAN KİMDİR

Nevzat Tandoğan (d. 1894, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu) - (ö. 9 Temmuz 1946, Ankara, Türkiye Cumhuriyeti), Türk bürokrat. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. 1914-1918 yılları arasında öğretmenlik yapmıştır. İstanbul Polis Müdürlüğü 2. Şubede Müdür Yardımcısı olarak atandıktan sonra öğretmenlik görevinden ayrıldı. Daha sonra 1. Şube müdürlüğünde de bulundu. İstanbul'daki görevinden sonra 1927 yılında Malatya Valiliğine atandı. Buradaki valiliği sırasında Konya milletvekili olarak gösterilip seçildiyse de valilikten ayrılmak istemediğinden milletvekilliğinden istifa ederek valiliğine devam etti. 1929 yılında Ankara'ya vali olarak atandı. Çok uzun süre bu görevde kaldı. Vali olduktan sonra Ankara Belediye Başkanlığını da birlikte yürüttü. On sekiz yıl gibi uzun süre devam eden Ankara Valiliği ve Belediye Başkanlığı 1946 yılındaki ölümüne kadar devam etti. Ankara'da bir meydana ve bir caddeye onun ismi verilmiştir. O'nun,"Bu memlekete komünizm gerekiyorsa ve komünizm yararlı bir şeyse onu da biz getiririz, size ne oluyor?" sözü tarihe geçmiş önemli sözlerindendir.

adminadmin