Sağlık
Giriş Tarihi : 14-12-2014 08:30   Güncelleme : 14-12-2014 08:30

"Aşırı ve yetersiz beslenme kanser riskini artırıyor"

SAMSUN (AA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Doç

SAMSUN (AA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Doç. Dr. Aliye Özenoğlu, aşırı ve yetersiz beslenmenin kanser riskini artırdığını, dengeli, sağlıklı ve bilinçli beslenmenin birçok hastalıktan korunmak için çok önemli olduğunu bildirdi.

Özenoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada her yıl 7,1 milyon kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Kansere yakalanma nedenlerinin genellikle beslenme kaynaklı olduğunu belirten Özenoğlu, şöyle devam etti:

"Kanserin oluşumunda genetik, hormonal ve beslenme gibi birçok etken var. Araştırmalarda, posadan zengin beslenen toplumlarda, kolon rektal denen kanser çeşidinin daha az görüldüğü saptanmıştır. Posa, bağırsaklarda et ve yağ tüketimiyle artan mutajenleri azaltır, kendi yapısına alıp kimyasal tepkimelerle zararsız hale getirir. Saflaştırılmış tahıl tüketimi, meyvenin posasının arındırılarak suyunun tüketiliyor olması, bağırsakların az çalışmasına neden olur. Burada biriken artıklar kanser yapıcı moleküller oluşturabilmektedir. Şişmanlarda normal kişilere göre özellikle meme, kalın bağırsak, rektum, kan kanserleri daha fazla görülür. Genellikle şişmanlık, çok yağlı besinlerin tüketilmesi sonucu oluşur."

- "Beslenme biçimi hastalanma riskini artırmakta"

Doç. Dr. Özenoğlu, kadınlarda oluşan yağlanmanın östrojen hormonu salınımını artırdığına, ilerleyen süreçlerde göğüs ve rahim kanserine zemin oluşturduğuna dikkati çekti.

Sağlıklı bir yaşam için tüketilen besinlere ve hazırlanışlarına özen gösterilmesi gerektiğine dikkati çeken Özenoğlu, şunları kaydetti:

"Günümüzde aşırı ve yetersiz beslenme kanser riskini artırmakta. Dengeli, sağlıklı ve bilinçli beslenme birçok hastalıktan korunmak için çok önemli. Nemli ve sıcak yörelerde iyi saklanamayan yağlı tohumlar, tahıl ürünleri, kuru baklagiller, salamura edilmemiş peynir, kurutulmuş meyveler zaman içinde küflenebiliyor. Küflerin bir bölümü toksinleri üretir. Bu toksinlerden bazıları da kanser oluşumuna neden olabiliyor. Unutmamak gerekir ki yaşam süresi insanların genetik yapısına, beslenme ve yaşam biçimiyle, içinde yaşadığı çevre koşullarına göre değişiyor. Beslenme biçimi hastalanma riskini artırmakta ve yaşam süresinin kısalmasında önemli etken. Hastalık riski doğum öncesinden başladığından ve sonraki yıllarda yerleşmiş hatalı alışkanlıkların değiştirilmesi güç olduğundan yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme kurallarına her dönem uymak gerekir."

adminadmin