Bağımsız Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Erhan Usta, burada gazetecilere çok önemli kapsamlı açıklamalarda bulundu.
Erhan Usta, kahvaltının ardından yaptığı konuşmada, Daha önce aday olduğunu açıklamakla birlikte bir kez daha basın huzurunda Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olduğunu bir kez daha açıklamaktan memnun olduğunu belirtti.
"Toplumun gerilmesinin bedelini de Türkiye ödüyor"
Erhan Usta, Türkiye’nin 31 Mart 2019 tarihinde bir seçime gittiğini bu seçimin bir genel seçim olmadığını , Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçilmeyeceğini genel idarecilerin seçileceğini kaydeden açıklamasında “Maalesef Türkiye de özellikle liderler toplumu germekle ciddi bir siyasi menfaat kazandıklarını düşünüyorlar. Seçimler yaklaştıkça ciddi anlamda toplumun gerildiğini ve kutuplaştığını hep birlikte yaşıyoruz. Aslında şunu ifade edeyim, seçmenin belli oranda bir oyu var herkes orayı korumak için siyaset üretiyor. Herkesin kendi kafasına göre bir rakam var o rakama razı. Toplumun gerilmesinin bedelini de Türkiye ödüyor. Türkiye’yi bu çıkmazdan kurtarmak lazım.” dedi.
NEDEN BAĞIMSIZ ADAY OLARAK ÇIKTIM
Toplum gergin olduğunu ve toplumun giderek gerilmeye devam ettiğini, kutuplaştırıldığını belirten Erhan Usta, "dil sertleşiyor ve siyasi parti liderleri ve mensupları Sert bir dille siyasi bir menfaat elde edebileceklerini düşünüyorlar. Bu gergin ortamda vatandaş sizi sevse, başarılı bulsa da vatandaş o kent için bir şeyler yapabileceğinize umudu olsa dahi, oluşturulan bu gerginlikten dolayı, benim bir siyasi partim var diyor, ben partimin çıkarttığı adaya oy vereceğim diyor. Yani sizin bir siyasi partiniz varsa benimde bir siyasi partim var diyor vatandaş. Bizde bağımsız aday olarak vatandaş ile aramızdaki bu engeli kaldırmak istedik." dedi.
SÖZÜMÜZ YERE DÜŞMESİN DEDİK
Saha çalışmalarında bunu çok açık olarak gördüklerini dile getiren Usta, "Bu da bizim bağımsız bir aday olarak çıkmamızın nedenlerinden bir tanesidir. Diğer bir nedende hepinizin bildiği üzere Ben Milliyetçi Hareket Partisi’nden kısa kısa da olsa 3 dönem Milletvekili seçildim. 2 Yıl Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanı görevini üstlendim. Milletin menfaatini korudum. Milletin menfaatinden yana tavır aldım, söz yere düşmesin dedik. Verdiğimiz sözün arkasında durmak istedik. Emeklilikte yaşa takılanlar belki bardağı taşıran son damla oldu. Bir hafta önce fındık önergesinde de aynı şey oldu aslında. Biliyorsunuz en son Emeklilikte Yaşa Takılanlarla ilgili bir önerge verdim. Grup başkan vekili olmam hasebiyle grubum da olumlu oy kullandı. Bu tavır ve tutumumuzdan dolayı görevimizden alındım. Ardından ise önce kabul ettiğimiz önerge, sonrasında reddedildi." dedi.
Hazine Bakanı Beraat Albayrak, Türkiye ekonomisine ilişkin bulunduğu değerlendirmelerinde "Türkiye ekonomisi resesyonda (Durgunluk) değil resesyona da gitmiyor."
Bunun üzerine susmak bu millete yapılacak en büyük hakaret
Bunun üzerine susmak bu millete yapılacak en büyük hakaret olacağını söyleyen Erhan Usta konuyu şöyle dile getirdi; "26 yıl devlette çalıştım. 15 yıl yöneticilik yaptım. Son 12,5 yılda Ak Parti hükümetleriyle teknik koordinasyonu yürüten en üst düzeyde teknik koordinatör olarak çalıştım. Benim kadar uzun süre görevde kalan bir başka teknik koordinatör, bürokrat olmadı. Dolayısıyla ben ağaç kuğundan çıkıp gelmedim kimse kusura bakmasın. Türkiye’ye ilişkin bu kadar bilgi birikimimiz var. Türkiye ekonomisinden sorumlu bir bakan bir açıklama yapıyor Türkiye ekonomisi daralmamıştır, Türkiye ekonomisi resesyona gitmiyor diyor. Şimdi bunun üzerine susmak bu millete yapılacak en büyük hakaret olur, haksızlık olur. Bu konu, teknik bir konudur. Bu zamana kadar hiç kimse gösteremez bana, Esnaf yandı-yıkılıyor edebiyatı hiç yapmadım. Burada şunu ifade ettik, dedik ki, Sayın bakan siz teşhisi yanlış koyarsanız, tedavileriniz yanlış olur. Türkiye resesyona gidiyor hatta sadece resesyona gidilmiyor, yüksek enflasyonla birlikte santrosyon açıklamasını yaptım. Bu açıklamamdan sonra bizi hem partimizde hem de iktidar partisinde ilişkilerimiz biraz daha gerildi ve en sonunda Samsunlunun hakkını savunduğumuz bir beyan neticesinde partimden ihraç edildim." dedi.
ARKAMIZDA MİLLETTEN BAŞKA KİMSE YOK
Partisinden ihraç edilmesine rağmen bütün siyasi partilerden Belediye başkanı olması yönünde teklifler geldiğini bu tekliflerin hiç birisini kendi siyasi duruşumla bağdaştıramadığı için kabul etmediğini, aslında tüm Türkiye’nin özlediği bir siyasi duruş olduğunu söyleyerek; Biz sırtımızı millete dayadık, yüzümüzü millete döndük. Çok net bir şekilde ifade ediyorum, bizim arkamızda hiç kimse yok, milletten başka kimse yok. Bir sermaye kesimi, cemaat, cemiyet hiç kimse arkamızda yok. Biz arkamıza milleti aldık. Bizim hareketimiz artık gönüllüler hareketine dönüştü. Bu şekilde yolumuzda ilerliyoruz. Biz seçim kazanmak için çıktık. Birilerinin oyunu bölmek, birilerine avantaj birilerine dezavantaj sağlamak için çıkmadık. Zaten bunu da herkes görmektedir. İster sosyal medya anketlerinde, ister saha çalışmalarından elde edilen anketlerde isterse Google üzerinden yapılan anketlerde durumumuzun çok şükür iyi olduğu, milletimizin teveccüh gösterdiğini görüyoruz." dedi.
SEÇİLMEM DURUMUNDA MECLİSTEN NASIL KARAR ÇIKARTACAĞIZ?
Meclis toplantılarımızı halka açık yapacağız.
Sosyal medya üzerinden ve kuracağımız belediye TV ile bütün vatandaşların meclisi canlı olarak izlemelerini sağlayacaklarını ifade eden Erhan Usta, "Bununla ilgili bir farkındalık oluşturacağız. Böyle bir durumda bizim doğru olarak getirdiğimiz karara kim itiraz edebilir. Yani Samsun’un faydasına, Samsunlunun yararına olacak bir karar mutlaka o meclisten çıkacaktır. Ben bana biat eden bir meclis istemiyorum. Benim yanlışıma da, doğruma da evet diyecek bir meclis istemiyorum. Kim güçlü bir meclis istiyorsa kimse kusura bakmasın onun kafasının arkasında bir şey vardır. Bu yüzden biz meclis ile ilgili hiçbir sorunla karşılaşmayacağız." dedi.
Bağımsız Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Erhan Usta konuşmasını şöyle sürdürdü;
BELEDİYENİN KAYNAK SORUNU
Belediyelerin üç tür kaynakları vardır.
1 - Öz gelirleri: İlan reklam vergisi veya bina harcı, harcı, ruhsat harcı, su parası gibi kendi öz gelirleri vardır. Bunları en hakkaniyetli, en adaletli şekilde toplayacağız. Suiistimal etmeden, kimseyi kayırmadan biz kendi paralarımızı toplarız. Şunu da ifade etmek istiyorum, Devlet Planlama Teşkilatı kökenliyim. Burada uzman yardımcılığından uzmanlığa geçiş tez konum mahalli idarelerin finansmanıdır. Aday arkadaşlardan özellikle birisine duyurulur. Bürokrasiden gelenler ne anlar belediyecilikten demiş Bunu da onun için söyledim.
KİM NE HAK EDİYORSA ONU ALACAK
2- Hazineden Gelen Paylar: Pay bir haktır. Bununla ilgili kanun var. Bu kanuna göre illerden gelen vergiler merkezde toplanarak bununda yüzde altılık kısmı havuzda toplanarak, ana kriter olarak nüfus esasına göre, kısmen de yüz ölçümü esasına göre büyükşehir belediyelerine aktarılır. Bunun bir matematiği ve formilasyonu vardır yani burada hükümete tanınmış, bürokrasiye tanınmış bir inisiyatif yoktur. Herkes burada ne hak ediyorsa onu alacak. Bizim paramıza hiç kimse bir şekilde el koyamayacak. Kaldı ki neden böyle bir şey olsun. 26 yıl devletin en üst kademesinde çalışmış bir bürokratım. Artık burada belediye başkanı olduğumuzda da devletin bir unsuru olacağız. Hem devletimizle hem hükümetimizle hiçbir sorun olmadan çalışacağız. Biz bunu geçmişte gösterdik.
TÜRKİYE İÇİN KAYNAK GETİRDİK SAMSUN İÇİN DE GETİRİRİZ
3- Yurtdışından sağlanan hibe ve krediler: Uluslararası kuruluşlar özellikle proje bazlı hibeler veriyorlar. Samsun’un ciddi sıkıntısı olduğu için söylüyorum, iç göçün önlenmesine ilişkin projelere hibeler verirler. 15 yıllık yöneticiliğimde yurtdışında çok kez toplantılarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni temsilen heyet başkanı veya üyesi olarak temsil ettim. Uluslararası arenada işler nasıl döner, kaynaklar nasıl bulunur Allaha çok şükür bilen insanız. Geçmişte Türkiye için kaynak getirmişiz, şimdi Samsun için getiririz. Başkan olduğumuzda nasıl kaynaklar bulunduğunu, belediyelerin ulaşamadığı kaynaklara nasıl ulaşıldığını göstereceğiz.
BAŞKAN OLDUĞUM TAKDİRDE HİÇ BİR PARTİYE GEÇMEYECEĞİM
Bağımsız olarak belediye başkanı olduğumuzda 5 yıl süre içerisinde hiçbir partiye geçmeden bağımsız olarak kalacağız. Zaten akıl ve mantıkta bunu gerektirir. Bir takım dedikodular kulağımıza geldiği için bunu da söyleme ihtiyacı hissettim. Mantıklı bir insan tırnaklarıyla kazıyarak gönüllülerle bir noktaya getirdiği aldığı bir belediye başkanlığını bir siyasi partiye geçerek gel bana patronluk yap demez demez. Bu mantıklı bir şey değil. Bize hiç kimse talimat veremeyecek, biz talimatı milletten alacağız. Bizim milletimize en büyük vaadimiz adaletli bir yönetim sergileyeceğiz. Samsun’un oyu saltık değildir, samsun’un oyu kendisinin iradesidir. Samsun bu iradesine sahip çıkacaktır.
SAMSUN'A SAHİP ÇIKILMADI
Samsun’a bu zamana kadar sahip çıkılmadı. Samsun için bu zamana kadar bir şey yapılmadı. Ben bunu dört yıldır söylüyorum, Devlet Planlama Teşkilatında müsteşar yardımcısı olduğum dönemde kamu yatırımlarının dağıtıldığı kurumun ikinci adamıydım ben. Orada Samsun Milletvekilleri kalkıp ta Samsun’un şu hizmete ihtiyacı var diyerek yanımıza gelmedikleri gibi daha sonra meclis faaliyetlerinde Samsun’a ilişkin herhangi bir kaygılarını görmedik. Tam tersine bizim Samsun için verdiğimiz önergeleri de hayır oyu kullanarak iradelerini bu şekilde göstermişlerdi. Samsun için bir şey yapmayacaksınız ondan sonrada arkamızda hükümet olacak deyip politika yapacaksınız. Bana göre bu en büyük saygısızlıktır. Bunun hiçbir şekilde kabul edilebilir bir yanı yoktur.
Samsun Bağımsız bir belediye başkanı seçmesi durumunda siyasi partilerin ortaya koyduğu dayatmaya bir şekilde meydan okumuş olacaktır. Bunun Samsun’a faydası olduğu kadar tüm siyasi hareketlere ve demokrasiye de katkıları olacaktır. Bu seçimlerde bu dayatmaya Samsun’un başkaldırısı olacaktır.
