Bayrak Tüzüğü Değişmelidir

Sayın İçişleri Bakanımız “Türk Bayrağı Kanunu ve tüzüğünü” hatırlatan bir genelge yayımlayarak; tüzükte olmayan tabutlara bayrak örtülmesinin polis marifetiyle engellenmesini buyurmuş!
Ben bu genelgeyi gazetelerde okuyunca Sayın Bakanımız adına hem utandım hem de üzüldüm.
 Bu tüzüğün bazı maddeleri var ki,  kesinlikle değişmelidir.
İşte o tüzüğün “vicdanları yaralayan” bazı maddeleri
 
Madde 21 –Türk Silahlı Kuvvetlerinin sivil personel dışındaki mensuplarının, bunların emeklilerinin, aşağıda yazılı kimselerin cenaze törenlerinde tabutlarına Bayrak örtülebilir :
 
- Silahlı kuvvetlerimizin sivil memur ve emeklilerinin tabutlarına neden örtülemiyor, hangi amaçla ve niçin bu ayrım yapılmış, mantığa bakın!
Rütbeliler kutsal, siviller kutsal değil öyle mi?
 
A) Milletvekilleri ve milletvekilliği yapmış olanlar,
- PKK ile kucaklaşan milletvekilinin tabutuna Türk bayrağı örteceksin, ben ve benim gibi 20 ay adam gibi askerlik yapıp o bayrağı bekleyenin tabutuna örtmeyeceksin öyle mi?
 
Yazıklar olsun bu çarpık kafalara!
 
O milletvekili müsveddesinin tabutuna örtülerek kirlenen bayrak benim bayrağım olamaz, tabutuma da istemem zaten.
 
Ben tabutuma şehit kanlarıyla boyanmış ve 52 yıldır saygı duyduğum bayrağımın örtülmesini isterim. Onu da bu tüzük engelliyor şu saçma tüzüğe bak!
 
Bu şekilde tüzük çıkaranların tabutuna; tüm gazi ve şehitlerimizle, adam gibi askerlik yapan herkes hayali olarak tükürse suç olur mu ki!
 
B) Temsilciler Meclisi, Danışma Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu üyeliği yapmış olanlar,
 
C) Milli Birlik Komitesi üyeliği yapmış olanlar,
 
- Askeri darbelerden sonra, çoğunu darbecilerin seçtiği bu adamların tabutuna bayrak örtülmesi demokrasiye inanmış vicdanlarla uyuşuyor mu?
 
E) Yüksek yargı organları üyeleri ve emeklileri,
 
F) Sayıştay üyeleri ve emeklileri,
 
G) Hâkim ve savcılarla emeklileri,
 
- Hem gülünç hem de düşündürücü bir ayrım…
 
Bu hâkim ve savcıların içinde; suçsuz insanları aylarca, yıllarca içerde tutuklu yargılayıp sonra suçsuz bulup salıverenler, keyfi kararlarla insanları mağdur edenler, iddianamelerinin yüzde altmışı takipsizlikle sonuçlananlar, kararlarının çoğu yüksek yargıdan bozulup gelenlerin tabutuna bayrak örtülmesinin gerekçesi nedir?
 
Hukuku keyfi uygulamaları mı yoksa hataları mı ödüllendiriliyor?
Adliye de görev yapan diğer memurların tabutuna bayrak örtülmemesinin gerekçesi nedir?
 
H) Yüksek öğretim kurumları öğretim üyeleri ve emeklileri,
 
İ) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yüksek Kurul üyeleriyle bu görevi yapmış olanlar,
 
J) Devlet sanatçıları,
 
K) Devlet madalyası sahipleri,
 
L) Kızılay, Türk Hava Kurumu genel başkanları ve bu görevi yapmış olanlar,
 
- Bu beş maddede sayılanları hangi ileri zekâ neye göre ayırıp yazmış ki?
Bayrak ya herkesin tabutuna örtülmeli ya da bunların tamamı tüzükten çıkarılmalı.
 
O) Resmi okul müdürleri,
 
- Neden resmi olanları?
 
Üniversiteye bir öğrenci bile gönderemeyen beceriksiz resmi müdürün tabutuna bayrak örteceksin, öğrencilerinin tamamını üniversiteye gönderen özel okul müdürüne örtülmeyecek, bu özel okul müdürü başka ülkenin Milli Eğitimine mi bağlı?
Hani Müdür muavinleri ile öğretmenler nerde, onların tabutunu niye ayırdınız?
Öğretmen PKK’lı vekil den daha mı aşağı, yuh olsun bu zihniyete…
 
 
P) Basın şeref kartı sahipleri,
 
- Diğer basın kartı sahiplerinin de tabutunu bari bayrakla şereflendirsek ne sakıncası var?
 
 
R) İşçi ve İşveren sendikaları konfederasyon başkanları ve bu görevi yapmış olanlar,
 
S) Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının en üst kuruluşunun başkanları ve bu görevi yapmış olanlar,
 
-  Bu son iki maddeye söyleyecek cümle bulamıyorum. Aklımın, vicdanımın ve kalemimle dilimin sınırlarını daha fazla zorlamayayım…
 
Okuyucularımız bu maddeyle ilgili güzel cümleler nasıl olsa kurarlar.
Değerli okuyucular; tüzüğün diğer bazı maddelerini yazmadım.
Aslında olması gereken şudur:
Bayrak, Milletimizin tamamını temsil eder.
Bayrak, bağımsızlığımızın sembolüdür.
Bayrak, Devletimizin kurulması ve yaşaması için, vatanımızın bağımsızlığı ve bütünlüğü için canını veren şehitlerimizin, kanını döken gazilerimizin ve onlara her türlü lojistik desteği veren sivil halkımızın vazgeçilemez, yere düşürülemez, kirletilemez, istismar edilemez kutsal sembolüdür.
 
Ancak halen yürürlükte olan; “Türk Bayrağı kanunu ve tüzüğü” yanlışlıklar ve saçmalıklarla doludur ve bayrağımızın anlam ve kutsallığı ile bağdaşmamaktadır.
Bayrak tüzüğü, birleştirici olur, bölücü olamaz.
 
Bu bayrak tüzüğü bölücü, alay edici, onur kırıcı, milletimizi rencide edici bir tüzüktür.
Yeniden gözden geçirilerek yazılmalıdır.
 
Ben bu tüzüğe bu haliyle:
Saygı göstermiyorum, kabul de edemiyorum.
 
Şerefli Bayrağımızla, bu tüzüğün arasında Bayrağımıza yakışır şerefli bir bağ kuramıyorum.
Haydi, hep el ele, gönül gönüle bir kampanya başlatıp bu saçma tüzüğü değiştirtelim.
Tabutuna Türk Bayrağı örtülmesini isteyen bayrak sevdalılarına engel çıkaran bu tüzüğü uygulamak isteyenleri engelleyelim.
 
Hiçbir şey yapamıyorsak bu tüzüğü bu şekliyle uygulamaya çalışanların suratına okkalı birer
hayali tükürük gönderelim.
 
Ben 20 ay askerlik yaptım.
 
52 yaşımdayım.
Bayrağım benim için kutsaldır, eşim ve çocuklarım dahi bayrağımdan sonra gelir.
İnanıyorum ki sizlerde böyle bayrak sevdalılarısınız.
Bu kadar sevdiğimiz bayrağımızın; tabutumuza örtülmesini yasaklayan ama sadece kendi kutsal tabutlarına örtülebilmesi için kanun ve tüzükle ayrımcılık yapan çürük zihniyetin suratına hayali tükürük bile az gelir.
Bu ayrımcılığı yapanların tabutlarına İnşallah Türk Bayrağı nasip olmasın… ÂMİN.