“Bölgesel Kalkınmada MÜSİAD’ın Rolü” konulu program Kur'an Kursları arasında düzenlenen Kur’an-ı Kerim-i Yüzünden Güzel Okuma Yarışması'nda 2017 Türkiye birincisi olan Mustafa Altıkat Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Samsun Şube Başkanı Haluk TAN, “ Şubemiz 1992 yılında 12 tane müteşebbis heyetimizin emekleriyle başladı. 27 Şubat 1995 yılında bu 12 müteşebbisten 3 tane üyemizin Valiliğe verdikleri dilekçe ile MÜSİAD Samsun dernek şube oldu. O zamandan bu zamana MÜSİAD camiası büyüklerimizin bizlere göstermiş oldukları yolda ilerleme çabası içerisinde devam etti ve hamdolsun bu günleri gördük. İnşallah daha güzel günleri de hep beraber göreceğiz. Bu vesileyle katılımlarınızdan dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum.” dedi.
Ardından söz alan Samsun Valisi Kaymak konuşmasında, “MÜSİAD Samsun tarafından organize edilen “Bölgesel Kalkınmada MÜSİAD’ın Rolü” etkinliğine hoş geldiniz derken, etkinliğin ilimizin gelişmesine olumlu katkılar sağlamasını diliyorum. MÜSİAD’ın ülkemizde çok güzel çalışmaları var. Ülkemiz genelinde çalışmalarıyla kalkınmaya yön veriyorlar.
Samsun bütün yoların ve dört ulaşım aksının kesiştiği bir yer. Deniziyle, havasıyla, coğrafyasıyla, ovalarıyla olan güzelliklere sahip Samsun şehrimizin içerisinde güzel insanlar var.Bu şehire hizmet etmek bizim için bir onur ve şereftir. Samsun bu potansiyelleri en iyi şekilde kullanabilirse gerçekten güçlü Türkiye’nin güçlü illerinden birisi olacaktır.Ovalarımız yıllarca Anadolu’ nun gıda deposu olmuşlardır. Ama artık bu ovaları çağımızın da gerektirdiği gibi katma değerini arttırarak kullanmamız gerekmektedir. Tüm kurumlar şehrimizde bulunuyor. Bizler elele vererek bu ovalardan katma değeri yüksek ürünler üretmek ve üretim kapasitemizi arttırmak durumundayız. Artık gıda dünyanın yeni stratejik ürünlerinden biri oldu.
Samsun, Kızılırmak Kuş Cenneti, Vezirköprü Kanyonu, Ladik Kayak Merkezi ve yaylalarıyla bir turizm kentidir. Gelen turistlere buraları göstermek ve Samsun için turizmi de güçlendirmek zorundayız. Sağlık Bakanımızın talimatı ve Türk Hava Yolları'nın takibi ile Temmuz ayında Kuveyt’ten direk uçuşlar başlayacak. Riyad’dan, Cidde’den ve Dubai’den direk uçuşların en kısa zamanda başlaması için de Sağlık Bakanımız ile birlikte uğraşıyoruz. Samsun bizim kuzeye açılan kapımız. Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’ın başlattığı Krasnador direkt uçuşları bu anlamda bizim için çok önemli bir potansiyel.
Şehrimizde kentsel dönüşümleri de bir an önce yapmamız gerekiyor. Samsun aynı zamanda bir sağlık kentidir. Çevre illerden sağlık için ilimize geliyorlar. Sağlık Bakanımızın da Samsun’ dan olması sebebiyle çok ciddi yatırımlar yapılıyor. Samsun Şehir Hastanesi'nin temeli bu yıl içinde atılacak.. Özel hastaneler beş yıldızlı otel ayarındalar. Dolayısı ile şehrimiz aynı zamanda sağlık turizmine de elverişlidir.
Spor alt yapısıyla ve tesisleriyle de bir spor kenti olan samsun geçtiğimiz aylarda İşitme Engelliler Olimpiyat Oyunlarına ev sahipliği yapmıştır. On bine yakın yabancı sporcu gelerek müsabakalar sonunda ülkelerine geri dönmüşlerdir. Hiçbir olumsuz olay yaşanmamıştır ve bu misafirperverlik bütün uzmanlar tarafından takdirle karşılanmıştır.
Ondokuz Mayıs Üniversitemiz ve yeni açılacak olan Samsun Üniversitesi bizim için büyük bir kazanım olacaktır. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Türkiye’de yabancı öğrenci kabul eden ikinci üniversitedir. Fuar alanımız bizim tanıtımımız açısından çok önemli işler yapıyor. Dört ulaşım aksının ilimizde olması nedeniyle Lojistik Merkezi'nin Samsun’a yapılması bizim için büyük bir kazanım olacaktır. Ben bu toplantıların ilimize hayırlar getirmesini diliyorum.” dedi.
Ardından söz alan Kaan, MÜSİAD’ın Samsun’ da ve bölge ekonomisi üzerindeki rolü üzerine değerlendirmelerde bulundu. MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman KAAN ‘Orta Karadeniz’in en kalabalık nüfusuna sahip Samsun, bölgenin cazibe merkezlerinden biri durumunda. Bu tabiri, hem yatırımlar hem de barındırdığı turizm potansiyeli bakımından kullanıyorum. Şehir, aldığı göçün etkisiyle, farklı kültürlerin huzurla bir arada yaşadığı bir metropol olarak anılmaktadır.
Bugün, kültürel ve sosyal yaşamdaki başarısını ticarette de gösteren bir Samsun var karşımızda. Samsun, 2017 yılı verilerine göre Türkiye’nin en çok ihracat gerçekleştiren 24. ili olmuştur.
Bu dönemde, önceki yıla göre toplam ihracat hacmini yaklaşık %30 oranında artırarak, 469,7 milyon dolar ihracat rakamına ulaşmıştır. Yine 2017 yılında, toplamda 151 ülkeye ihracat gerçekleştiren Samsun, böylece pazar genişliği bakımından en iyi performans sergileyen illerin başında yer almıştır. 2018 yılının Ocak-Nisan döneminde de Samsun’un ihracat performansını sürdürdüğünü görüyoruz. Buna göre yılın ilk dört ayında, önceki yılın aynı dönemine göre Samsun’un toplam ihracatı %27,6 oranında artarak 196,4 milyon dolara yükselmiştir. Fakat Samsun gibi güçlü potansiyel barındıran bir şehir için bu yatırım oranını yeterli bulmadığımızı ifade etmek gerekir Çünkü Karadeniz’in en büyük ticaret ve sanayi şehrinden söz ediyoruz. Merkezi konumunun yanında, kara, hava, deniz ve demir yolu bağlantılarıyla, bölgenin lojistik merkezi haline gelmiştir.
Kentin, Samsun Limanı gibi büyük bir avantajı da bulunuyor.
Karadeniz Bölgesi’nin bu en büyük limanı, karayolu yanında demiryolu bağlantısı sayesinde, bölgenin Anadolu’ya açılan kapısı oluyor. Projesi tamamlanan raylı sistem projesinin de bir an önce tamamlanarak hizmete girmesiyle Samsun, Kuzey ve Güney’i birbirine bağlayan bir işleve kavuşacaktır.
Samsun’un geleceği için bu büyük imkânların doğru bir şekilde değerlendirilmesi elzemdir. Bildiğiniz gibi Samsun bir Sağlık Şehridir.
Büyük ve tam donanımlı hastanelere sahip olmanın yanı sıra Samsun, bir “medikal kümelenme” bölgesidir. Bu özelliğiyle, dünyadaki rakiplerinin birçoğunu geride bırakarak, 3’üncülüğe yükselmiştir.Şehirde, medikal cihazlar ve cerrahi aletler konusunda üretim yapan 30’un üzerinde firma bulunuyor. Dolayısıyla Samsun’un, son dönemde dünyada önemli bir pay edinen medikal sektörüyle ihracattaki payını artırırken, sahip olduğu hastaneler sayesinde de sağlık turizmine öncülük eden şehirlerden biri olması için önünde hiçbir engel yoktur.
Enerji sektöründeki konumu keza, yine şehri çok stratejik bir noktada tutuyor.
İş dünyası olarak her zaman gündemde tuttuğumuz “nitelikli işgücü” bakımından da Samsun, birçok bölgeye göre avantajlı durumdadır. Özellikle son yıllarda büyük şehirlerden Samsun’a gelen turist sayısında da artış görülmektedir. Dolayısıyla şehrin, turizm alanında da önemli fırsatlar barındırdığından bahsedebiliriz. Elimizdeki veriler kötü bir tabloya işaret etmese de, Samsun’un yüksek potansiyelini düşündüğümüzde, 1,5 milyon nüfusa sahip bir şehir için bu veriler maalesef tatmin edici değildir.
Daha iyisini yapmalı, şehri, Karadeniz Bölgesi’nin parlayan yıldızı durumuna taşımalıyız. Şehir, bir an önce üretime ve yeni istihdam alanları oluşturmaya odaklanmalıdır.
Lojistikteki avantajları kullanarak yatırım yapmak isteyen girişimcilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan birinin, büyük arazi tahsisi noktasında yaşandığını biliyoruz. Buna bir an önce çözüm aranmalıdır. Bu noktada sanayiciye gereken destekler verilmeli, yatırımcının başka şehirlere kaçmasına müsaade edilmemelidir. Kısa vadede gelir getirecek, kolay yoldan para kazandıran yöntemleri, artık gündemimizden tamamen çıkarmalıyız.
Emek vereceğiz, çalışacağız, üreteceğiz, hep birlikte büyüyeceğiz. Bizim başka çıkar yolumuz yok.
Yeni organize sanayi bölgeleri kurulması yönünde de çalışmalar yürütüldüğünü biliyoruz. Çalışmalar tamamlandığında, şehirde toplam 6 organize sanayi bölgesi faaliyete geçmiş olacak.Tüm OSB’lerin bir an önce hizmete girmesiyle, şehrin sanayi üretiminde önemli bir ilerleme olacaktır.
Burada, MÜSİAD olarak üzerinde titizlikle çalışarak ortaya koyduğumuz projelerinden biri olan TOSİ, yani Toplu Sanayi İdaresi’nden bahsetmek istiyorum.
Projemiz, 81 ilde birer orta ölçekli sanayi bölgesi tesis edilmesini ifade ediyor.TOSİ’ler, sanayi siteleri ve OSB arasında sıkışmış işletmeleri bir alternatifle buluşturacak. İşletmesini küçükten orta ölçeğe taşıma hedefi olan firmalara cesaret verecek. Ülkemizde sanayi işletmeleri, küçük sanayi siteleri yani yaklaşık 100-150 metrekarelik sanayi tesislerinde üretimlerini gerçekleştiriyor. Bu işletmelerin, maddi imkân yetersizliğinden dolayı 3 bin metrekarelik Organize Sanayi Bölgelerinde yer almaları mümkün olmuyor. Fiziki ortam, üretim şartlarını etkiliyor ve üretim miktarları düşük oluyor. Bu projemizin ana çıkış fikri, fiziki şartları büyüterek, firmaları büyük hedeflere yönlendirmektir. Bu bizim, bilhassa KOBİ’ler için oldukça önem verdiğimiz bir proje. Ekonomik ve toplumsal kalkınmayı gerçekleştirebilmekteki başarı, bölgeler arasındaki dengesizliklerin giderilmesiyle doğru orantılıdır. Bu da ancak, yerel ve bölgesel kalkınmayı sağlamakla mümkün olabilmektedir.
Dünyanın en yaygın ve etkin STK’sı ve güçlü bir sermaye platformu olarak MÜSİAD’a da bu noktada büyük görev düştüğünün farkındayız.
Bu görevi hakkıyla yerine getirebilmek için üyelerimiz ve tüm ekibimizle buna kafa yoruyoruz.
Yalnız Türkiye’de değil, dünyanın dört bir yanında iş insanlarıyla buluşuyoruz. Yeni işbirlikleri kurarken, birbirimizin tecrübe ve birikimlerinden de faydalanıyoruz.Uluslararası organizasyonlarımızla, iş dünyamızı dünyaya tanıtıyor, dünyadan değerli iş insanlarıyla buluşuyoruz.Dünyanın önde gelen iş insanlarını bir araya getirdiğimiz Uluslararası organizasyonlarımızdan biri olan EXPO Turkey by Qatar fuarımızı, bu yıl ocak ayında, Katar’ın başkenti Doha’da düzenledik.
İki yılda bir düzenlediğimiz, dünyanın dört bir yanından, binlerce iş insanının katılım sağlayacağı MÜSİAD EXPO’yu da, 21-24 Kasım tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştireceğiz inşallah.
Sözlerime son verirken, Sayın Cumhurbaşkanımızın ilanıyla birlikte girdiğimiz erken seçim dönemine ilişkin görüşlerimi kısaca paylaşmak istiyorum. İş dünyası, büyümek ve yeni yatırımlar için cesaret bulabilmek için güven ve istikrar ortamına ihtiyaç duyar. Bunlar yoksa yatırımdan geri durur, küçülmek zorunda kalır.Ülkemizde hâlihazırda süren istikrar ortamının, 16 Nisan Referandumu’nda milletimizden onay alan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bir an önce hayata geçmesiyle daha da güçleneceğine inanıyoruz.Dolayısıyla, 24 Haziran’da gerçekleşecek olan erken seçimi, iş dünyası olarak son derece olumlu karşıladığımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum.Bizler, Güçlü Türkiye’ye inanıyoruz ve yeni sistemle birlikte bu hedefimize daha kararlı ve hızlı şekilde ilerleyeceğimizden de şüphe duymuyoruz.Seçimin, ülkemiz için hayırlar getirmesini diliyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle sizleri selamlarken, Samsun Şube Başkanım Haluk Tan başta olmak üzere, bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.’ Dedi.
