Kültür
Giriş Tarihi : 25-12-2011 18:02   Güncelleme : 25-12-2011 18:02

Bu da başka bir hastalık: Siyaset Hastalığı!

Siyaset kimine göre çözümün bir parçası olmak, kimine göre ise bir hastalık. Her iki halde de son derece cezbedici olduğu kesin.

Bu da başka bir hastalık: Siyaset Hastalığı!
Zaman zaman küskünlükler yaşansa da parti ayrımı yapmaksızın hemen her teşkilatta bir ‘şenlik’tir aslında muhtelif teşkilat kongreleri. Yeni bir heyecan, yeni bir yarış, yeni bir soluk demektir teşkilat içi seçimler.

Bazen de ‘restleşme’dir siyaset. Aynı amaç uğruna kıyasıya mücadele etmektir. ‘Önümüzdeki 3 sene var mıyız, yok muyuz?’ hesabı yapanlar, tüm ‘atarları’nı hesap ederler ve konumlanmalarını yaparlar. Geriye işin ‘beceri’si kalır.

Bazısı çok içten yaşar bu olan biteni. Fiili bir kazancı da yoktur aslında. Zaman geçiyordur ve oyalanacak bir şeyler lazımdır. Hatta evi, ocağı bile unutur kimisi.

Ama bilinir ki; siyasette birinci kural ‘kazanmak’tır. Başka da kriterleri var ise de ‘kazanmak esastır’. Kaybedenler, çekilirler bir süre siyasetten. Ama çok sürmez, ortaya çıkarlar. Şartlar değişmiş, yeniden soluk alma vakti gelmiştir çoktan.

Kendine münhasır ezberleri vardır siyasetin. Mesela ‘bir saat bile uzundur’ denir siyaset jargonunda. Doğruluk payı da vardır hani. O bir saat içerisinde uzlaşamayanlar uzlaşır da, ‘kazandım’ diyenler ‘erken öten horoz’ durumuna düşerlerse, rakipleri dört köşe olur.

Başka bir deyişle ‘stepne’ye düşer erken konuşanlar bazen.  Umutsuz vakalar şifa bulurlar o vakit ve asık suratlar gülebilir her an.

‘Yalan konuşmak’ yoktur siyaset jargonunda mesela. ‘Siyaset yapmak’tır olan biten altı üstü. Ve bu işi hakkıyla yapanlar ‘takdirle karşılanır’ siyaset ambiyansını bilenler tarafından.

Bazen çetelesi bile tutulur kazanmaların, kaybetmelerin. Hastalık derecesinde takip edilir dengeler. ‘Kim, kimin adamıdır’, ‘Kim, kime yakın durmaktadır’, önemlidir siyasette.

Yan yana hiç gelmeyeceği düşünülen isimler zaman zaman mutabakata varabilirler. Çok klişe bir sözle ifade etmek gerekirse; ‘Siyasetin doğasında vardır bu’ zaten.

Müdavimi için.. Cebinde para varmış, yokmuş çok önemli değildir, bazı zamanlarda siyasette. ‘Başa güreşenin akreple arası iyi olmamalıdır’ zira. Cebinde ısınmış ‘çil çil mani’ler ‘feda olsun’ dur destekleyenleri için. Öyle ya! Onun için mücadele ediliyorsa, bunun bir karşılığı da olmalıdır. Bazen 3-5 gün, bazen 2-3 ay sürecek ‘sefa zamanları’ eksik değildir siyasetin. Gelsin telefonlar, şenlensin sofralar. Hoştur o anlar.. Ama her hoşluğun da bir sonu vardır elbet.

‘Falancanın adamını filanca ile görmüşler’ diyerek başlatılır bazen siyasi sohbetler. ‘Zarf atma’ları vardır siyasetin. Tuzağa düşmeleri çoktur. Gerçekte zarfa düşmemiş olsa da ’düşmüştür’ o anı paylaşan için. O öyle dediyse, öyledir..

Hep iddia edildiği üzere, siyaset ‘kötülerin tercihi’ de değildir aslında. İyi insanlar da vardır siyasette. Etik, ahlak bilen ve dahası uygulayan siyasetçilere ve onları destekleyenlere de şahit olmuştur bu toplum.

Kaybeden eleştirir, kazanan duymazdan gelir. Ve bu döngü hiç bitmez.

En önemli bilgiyi atlamayalım..

Bilen bilir ya zaten: ‘Siyaset gece yapılır’
adminadmin