Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 17-07-2017 08:39   Güncelleme : 17-07-2017 08:39

Bu Sevda Bitmez

Milyonlar ne yollara sığdı ne meydanlara. Yola çıkamayanların, meydanlara inemeyenlerin de gönlü oradaydı. Daha önce benzeri görülmeyen büyük bir sevda ile milletimiz, kendisine ait olana yine sahip çıktı. Harekete geçen milletin özüdür, hülasasıdır. Harekete geçiren, milletin tabiatında gizli potansiyeli ortaya çıkarak ise liderdir.

Bu Sevda Bitmez

Napolyon’un veciz anlatımını daha önce alıntılamıştım.

“Galyalılar, Romalı askerler tarafından değil Sezar tarafından mağlup edildi. Roma’nın karşısında titrediği Kartacalı askerler değil Hannibal’dı, Hindistan’a korku salan Makedon mızraklıları değil Büyük İskender’di. Wesser ve İnn’e ulaşan Fransız ordusu değil Tuerene idi. Prusya’yı yedi yıl boyunca Avrupa’nın en görkemli üç gücüne karşı savunan Prusya askerleri değil Büyük Frederick’ti. “ 

Cevher milletin kendisidir. Ama o cevheri pırlantaya dönüştüren bir usta var.

Milletimiz 15 Temmuz’da hayallerinin peşinden gitti. Hayat tarzına, güvenliğine ve refahına sahip çıktı.

 Büyük mücadelelerin büyük sonuçları olur. İçinden yaşayanlar, yaşadığı sıra dışılığın genellikle farkına varamaz.

Türk tarihi için büyük kırılma noktalarından biridir 15 Temmuz.

Hiçbir şeyin eski haline dönmesine imkân bulamayacağı kadar büyük bir kırılmadır. 

Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını gördük. Zaten olamaz da. Hainler bilmeli ki, bu millet ihanete geçit vermez.

15 Temmuz’u darbe ile değil, direniş ile hatırlamalıyız.

Tarihte yaşanan halk hareketleri ve yaygın direnişlerin tarihini satır satır okudum.

Bir tek örneği yok bizim direnişimizin.

Ne modern zamanlarda, ne de tarihin herhangi bir döneminde 15 Temmuz ihanetinden daha kapsamlı bir işgal girişimi yaşanmamıştır.

Kara, deniz ve hava destekli, zırhlı araçlar, gemiler, helikopterler, uçaklar, füzelerle yapılan saldırıya meyve bıçağı bile kullanmadan karşı duran, sadece imanı ile hain bir işgal kuvvetini durduran bir tek millet yoktur.

Hiçbir örgütlenme, önceden bir tek uyarı olmadan, ihanet girişiminin üzerinden  bir saat bile geçmeden bir millet ayağa kalktı. Tankların önüne çıkan milletimiz, bir tek dakika bile kontrol kaybına neden olacak aşırılık yapmadı.

Geceyi işgale karşı direnişle geçirenler, ertesi gün işini gücünü mesaisini ve randevusunu da aksatmadı.

Direnişin esas büyük başarısı burasıdır.

Türkiye’nin tamamında yönetime el koyan millet, bir tek taşkınlık yapmadan meşru anayasal düzene tabi oldu.

Tarihte başka halk hareketleri de olmuştur. Ancak hiç biri kuvvet kullanılmadan evlerine geriye dönmemiştir.

İşgalcilere karşı duran millet, meşru anayasal kuvvetlerle çiklet pazarlığı bile yapmadan evine çekildi.

İşine gücüne, borcuna harcına da mazeret yapmadı bunu. Bu işgal hareketi bahane edilerek ekonomik düzen sarsılsaydı, bu gün hâlâ etkilerinden kurtulamadığımız büyük bir ekonomik kaos da olabilirdi. Kaos da olmadı, buna neden olacak provokasyonlara da hiç kimse gelmedi. Esas büyük başarı burasıdır.

Türkiye darbe girişimine rağmen, tarihindeki en büyük sınır ötesi askeri harekatı yaptı. Tarihinin en büyük ekonomik dönüşümlerinden birini gerçekleştirdi. Bu ihanete rağmen rekor seviyede büyüdü. Tarihinin en radikal anayasal sistem değişikliğini gerçekleştirdi. Yargısını temizledi. 

Bütün bunlara rağmen, sorunlarıyla içe kapanmak yerine uluslararası sorunların çözümü için aktif rolünü hiç kaybetmedi.

Daha iyisi olabilir tabii ki. Ama kağıt üzerinde. Daha iyi dediğiniz şeylerin uygulamada nasıl bir şekil alacağını kestiremezsiniz. Daha iyisi olabilir denilen her şey sadece kağıt üzerinde daha iyi.

Bir yıla sığan bu büyük başarılara rağmen hâlâ yönetim kalitesi sorgulamaya çalışanlar, bir yıla sığan büyük başarıları yürümek dışında bir akıl belirtisi olmayan eylemlerle kıyaslayanların aklına ihtiyacımız yok. Zihinlerinin geri tarafındaki düşmanlıkları da kendilerine saklasınlar.

Parti kongrelerindeki tartışmalar nedeniyle kendi partilerinde olağanüstü hal ilan edenler, partisinin yönetimine karşı çıkanları ihanet senaryoları ile ihraç edenlerin, tarihin en büyük ihanetine karşı devletin aldığı tedbirlere söyleyecek sözü olamaz. 

Milletin refahı ve düzeni devam ettikçe, milletin sadakati artarak devam edecektir.

Hayal görenler boşuna umutlanmasın.

Bu sevda bitmez.

Yaşar BAŞ

Recep YAZGANRecep YAZGAN