Cumhurbaşkanı Erdoğan, mega projeleri durdurmayı vadeden Karamollaoğlu’nu, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni kapatacağını söyleyen İnce’yi, uçakları satılığa çıkaran Akşener’i “Yıkım İttifakı” olarak tanımladı. Bu ittifaka AK Parti’nin hizmetlerini hatırlatan Erdoğan “Hangi iyi şeyleri yıkacaksınız?” diye sordu.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gündeminde, Meral Akşener, Muharrem İnce ve Temel Karamollaoğlu’nun Türkiye’nin gelişimine yönelik tek proje üretemeyip, aksine eski Türkiye’yi vadetmesi vardı.
Bugüne kadar hep yenilik ve gelişimden yana olduklarını, icraatları da bu minvalde yaptıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı, buna karşın muhalefetin yapmayı değil, yıkmayı istediğini aktararak, şu sözlerle muhalefetin acı tablosunu gözler önüne serdi:
“Bunlar cüce politikalar”
“Biri gözüne Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, öteki devletin uçaklarını, beriki yönetim sistemini kestirmiş, illa ‘Biz bunları yıkacağız, yok edeceğiz’ diyorlar. Biri artık Çankaya’da yatacakmış, bir diğeri de külliyeyi gençlere tahsis edecekmiş. Böyle politika olur mu? Bu nasıl bir cüce politikadır. Çankaya’da yatmakla, orayı konukevi haline getirmekle politika yapacağını zannedenler, bu milleti ne yerine koyuyorlar? Bu millet gerekeni zaten 24 Haziran’da gerektiği gibi verecektir. Bunlar çok basit, popülist politikalardır. Bunlar artık mazide kaldı.”
“Derslerini alacaklar”
Muhalefete, “İktidara gelmek için 16 yıldır bekleyen muhalefetin çok daha büyük iddiaları, çok daha fazla projesi olması gerekmez mi?” sorusunu yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerini “Millet ittifakı” olarak adlandıranların tek dertlerinin “Erdoğan’sız Türkiye projesi” olduğunun tespitin yaparak, “Tek bir dertleri var o da Recep Tayyip Erdoğan’ı yıkmak. Bizi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına da AK Parti Genel Başkanlığı’na da Başbakanlık’a da Cumhurbaşkanlığı’na da milletimiz getirdi. Şayet bir gün milletimiz ‘tamam’ derse ancak o zaman biz kenara çekiliriz. Bugüne kadar vesayetçilerden darbecilere kadar kim bizi haksız, hukuksuz yere yıkmaya çalıştıysa her seferinde milletimizle birlikte biz karşılarında durduk. İnşallah 24 Haziran’da da milletimizle birlikte yıkım ekibine hak ettiği dersi bir kez daha vereceğimize inanıyorum” dedi.
“DAEŞ’ten farkları yok”
Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’den bazı ayetlerin çıkarılmasını isteyen aydınlık görünümlü karanlık 300 İslam düşmanı küstaha ağzının payını verdi. Erdoğan, “Bizim kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim ile ilgili bu ifadeleri kullanmak sizin haddinize mi? Zaten son zamanlarda sizler iyice dağıttınız. Camilerimize saldırmaksa camilerimize saldırıyorsunuz, kundaklamaksa kundaklamalar yapıyorsunuz. Ama biz ülkemizde bir kiliseye saldırmak, saldırana müsaade etmek... Böyle bir şeyi ne yaptık ne yaptırdık. İşte aramızdaki fark bu. Sizin DAEŞ’ten hiçbir farkınız yok” diye konuştu.
“Çıldırmadık ama şaşırdık”
Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu ile Muharrem İnce arasındaki çekişmeyi de analiz etti. "Seçim kampanyasında, CHP'nin başındaki zata mı yoksa öne sürdüğü garibana mı bakacağız” diyen Erdoğan, İnce’nin kendilerini çıldırmadığını belirterek, CHP’nin hazin durumu şöyle ele aldı: “Hani Hacivat-Karagöz oyunlarında olur ya, perdenin önünde bir figür, bir kukla vardır ama tüm konuşmaları ve hareketleri arkada sopayı elinde tutan kuklacı yapar. Şimdi biz sopanın ucundaki figürle mi uğraşacağız, sopayı tutanla mı uğraşacağız? Doğrusu şaşırdık. Bizi 'çıldırtacaklarını' söyleyerek yola çıkmışlardı. Haklarını vermek lazım, çıldırtmasalar da şaşırtmayı başardılar.”
“Popülist politikalar”
Meral Akşener, Muharrem İnce ve Temel Karamollaoğlu’nun yıkım dolu vaatleri de Erdoğan’ın gündemindeydi. Bugüne kadar hep yenilik ve gelişminden yana olduklarını, icraatları da bu minvalde yaptıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı, 2 Buna karşılık muhalefetin vaatlerine baktığımızda, karşımıza şöyle bir manzara çıkıyor: Biri gözüne Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni, öteki devletin uçaklarını, beriki yönetim sistemini kestirmiş, illa 'biz bunları yıkacağız, yok edeceğiz' diyorlar. Biri artık Çankaya'da yatacakmış, bir diğeri de külliyeyi gençlere tahsis edecekmiş. Böyle politika olur mu? Bu nasıl bir cüce politikadır. Çankaya'da yatmakla, orayı konukevi haline getirmekle politika yapacağını zannedenler, bu milleti ne yerine koyuyorlar? Bu millet gerekeni zaten 24 Haziran'da gerektiği gibi verecektir. Bunlar çok basit, popülist politikalardır. Bunlar artık mazide kaldı” diyerek muhalefetin acı tablosunu gözler önüne serdi.
“Sizin haddinize mi?”
Erdoğan, daha sonra katıldığı Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Vakıf Haftası ve Restorasyonu Tamamlanan 250 Eserin 7 Bölgeden Canlı Bağlantılı Toplu Açılış Töreni"nde Fransa’ya fena patladı. Kur’an’ı Kerim’den bazı ayetlerin çıkarılmasını isteyen rezalete imza atanlara “Ey Fransa'nın aydınlık geçinen karanlık yüzleri” diye seslenen Cumhurbaşkanı, “Bizim kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim ile ilgili bu ifadeleri kullanmak sizin haddinize mi? Zaten son zamanlarda sizler iyice dağıttınız. Camilerimize saldırmaksa camilerimize saldırıyorsunuz, kundaklamaksa kundaklamalar yapıyorsunuz. Ama biz ülkemizde bir kiliseye saldırmak, saldırana müsaade etmek... Böyle bir şeyi ne yaptık ne yaptırttık. İşte aramızdaki fark bu. Sizin DAEŞ'tan hiçbir farkınız yok” dedi.
Yıkım ekibine ders vereceğiz
Muhalefet için “İktidara gelmek için 16 yıldır bekleyen muhalefetin çok daha büyük iddiaları, çok daha fazla projesi olması gerekmez mi?” sorusun yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek bir dertleri var o da Recep Tayyip Erdoğan’ı yıkmak. Bugüne kadar vesayetçilerden darbecilere kadar kim bizi haksız, hukuksuz yere yıkmaya çalıştıysa her seferinde milletimizle birlikte biz karşılarında durduk. İnşallah 24 Haziran’da da milletimizle birlikte yıkım ekibine hak ettiği dersi bir kez daha vereceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Diriliş Postası
