Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 24-03-2012 13:18   Güncelleme : 24-03-2012 13:18

Döneklik iyi bir şeydir!

Türkiye’de hakaret amaçlı kullanılan bir tanım var: “Dönek!”   Muhatabının gittiği yolu değiştirmesinden rahatsızlık duyan ağız, yerme amaçlı kullanıyor bu sıfatı, yüklediği anlam ise elbet olumlu bir mana içermiyor

Döneklik iyi bir şeydir!
Türkiye’de hakaret amaçlı kullanılan bir tanım var: “Dönek!”
 
Muhatabının gittiği yolu değiştirmesinden rahatsızlık duyan ağız, yerme amaçlı kullanıyor bu sıfatı, yüklediği anlam ise elbet olumlu bir mana içermiyor.
 
Ben şahsen Türkiye özelinde “dönekliğin” bir hakaret tanımı olmasından çok gereklilik olduğunu düşünüyorum. Geçmişe baktığımızda darbeler, darbelere ideolojik yandaşlıktan dolayı keyfiyetine göre destek verenler siviller, çanak tutan gazetecilerin olduğu ülkede “döneklik” gerçekten çok iyi bir şeydir. Ya dönmeseydik?
 
Düşünsenize düne kadar gözümüzün önünde Dersim’i bombaladılar sustuk, Başbakan’ı astılar izledik, Kürtleri kestiler yuttuk, Alevileri yaktılar görmedik, başörtülü kızları yerlerde sürüklediler unuttuk… Evet, bunların hemen hepsini Türkiye halkı olarak biz yaptık. Ya dönmeseydik?
 
Hakkını vermek de lazım, bu çirkin eylemleri bir yandan izleyen Türkiye halkı sandığı iyi kullandı, bu tip eylemlerin baş aktörlerini bir daha muktedir olamayacak hale getirdi.
 
 Bugün çok şükür 28 Şubat’ı konuşuyoruz, 28 Şubat’ın faillerinin yargılanması söz konusu… O dönemin paşalarından, paşalara çanak tutan gazetecilere kadar herkes yargı yolu görünüyor gibi. Tabi bunun endişesini yaşayanları da bir telaş sardı. Elbet 28 Şubat’taki “soygun” da önemli bir husus.
 
  Bir 28 Şubat maktulü olarak, 28 Şubat yargılamaları olacaksa bunun kesinlikle ama kesinlikle adaletli olması gerektiğini, sürek avına dönüştürülmemesi gerektiğini düşünüyorum.
 
  Bugün 28 Şubat olsa, 14 yıl önceki gibi davranacak birçok kişi olduğundan şüphem yok ancak geçen süreçte 28 Şubat ve sonrasındaki tavrının yanlış olduğunu düşünen, bugün olsa darbeye karşı çıkabilecek olan birçok insan da var.
 
  Şüphesiz 28 Şubat ruhunun mağdur ettiği binlerce başörtülü kadından biri de Merve Kavakçı, Merve Kavakçı’ya 28 Şubat ruhuyla saldıranlar oldu. Bilemiyorum belki bugün fikirleri değişmiştir… Öyle ise görmek isteriz!
 
  Taraflardan kimseye şahsi bir husumetim olmamakla birlikte vaktiyle Yasemin Çongar o dönem başına türlü işler gelen Merve Kavakçı hakkında bir yazı yazmış. Aslında yazı demek doğru değil resmen hafiyelik yapmış, Merve Kavakçı’nın örgüt bağlantısı var mı, var gibi gibi… demeye getirmiş. Çongar’ın bu yazısı Kavakçı’yı çok zor duruma düşürmüş.
 
  Bugün artık Dersim’den başlayarak sırasıyla ağır aksak da olsa hatalarımızı telafi yoluna gidiyoruz. Yanlıştan “dönüyoruz” belki özür dileyebiliyoruz. 28 Şubat’la yüzleşirken de şahsen “sen geçmişte şu hatayı yaptın, seni ömür boyu bu yaftayla anacağım” pozisyonuna düşmemek gerekir diye düşünüyorum. Ancak bu süreçte mağdur edilenleri mağdur edenlerin adaletle yargılanması gereğine inanırken mağduriyetlerde katkı payı olanların -eğer o günkü fikirlerinden dönmüşlerse- özür dilemesi gerektiğini düşünüyorum.
 
  Bu nedenle “döneklik” iyi bir şeydir, yeter ki dönün! Dönün zira “dönmeyenler” var ya yani o Kemalistler, Ulusalcılar, aşırı sağcılar, Kemalistlere öykünen faşist Solcular… işte bunlar yani hayata 100 yıl evvelinden bakanlar, at gözlüklerini çıkartamayanlar, ne olduğu net bile olmayan sakat copy-paste ideolojilerini dayatanlar, dönemeyenler işte bunlardır, bu sabit insanlardır. Zaten temel sorunlarımıza bakarsanız bir tarafı da bu saydıklarımdır.
 
  Bu nedenle “döneklik” iyi bir şeydir. Dönmek gerekir. Zaten dönekliğin zıttı da ayağı yere basan sağlam zihinler değil hiçbir yere bakmayan kör zihinlerdir. Allah korusun, ya dönmeseydik?
 
  Bir 28 Şubat maktulü olarak, taraflar affeder mi bilemem, yargılama olur mu bilemem ama insaniyet namına o dönemde mağduriyetlere etki eden herkesin mağdur ettiklerinden özür dilemesi gerektiğine inanıyorum. 28 Şubat maktulü olarak, o gün de bugün de her şekilde konuşmayı başarabilenleri görmekten bıkmış olsam da, emin olun aynı köşelerden, aynı televizyon kanallarından “birbirinizi yemenizi” görmek istemiyorum, insaniyet namına bundan üzüntü ve utanç duyuyorum. 28 Şubat’ın yargılandığı bugünlerde “rövanşist” bir hissiyatla yerlerde sürüklediğiniz insanlar gibi sürüklendiğinizi de görmek istemiyorum. Ayrıca 28 Şubat’ta kendinizi korumak için gıkınızı çıkartmayıp, bugün “biz çok mağdur edildik” demenizi de görmek istemiyorum. Zaten 28 Şubat ruhuyla bizi “ruhen” öldürdünüz, bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ama siz ruhen ölmeyin, ne olur? 28 Şubat’taki eylemlerinizle kendi insanlık onurunuzu öldürmüş olsanız dahi gelin elinizden tutalım, öldüğünüz noktadan dirilin olur mu? Yanlıştan dönün olur mu? Zaten bize kimse kayıp 14 yılımızı geri veremez, isteseniz de bu mümkün değil, bari yanlışınızdan dönün çünkü “döneklik” iyi bir şeydir.
adminadmin