ÇORUM (AA) - Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TBMM Başkanvekili Meral Akşener'in inançlı, ahlaklı, dürüst, dobra, vicdanlı, mücadeleci, başarılı bir siyasetçi olduğunu belirterek, "Meral Akşener Hanımefendi'ye dönük ahlaksız ve hukuk dışı, çirkef ithamları ve bu ithamları destekleyenleri şiddetle kınıyorum" dedi.
Bozdağ, Alaca Belediyesini ziyaretinde yaptığı konuşmada, Akşener'e yönelik iddiaları değerlendirdi.
Akşener'in başarılı bir siyasetçi olduğunu dile getiren Bozdağ, "Meral Akşener inançlı, ahlaklı, dürüst, dobra, vicdanlı, mücadeleci, başarılı bir siyasetçidir. Meral Akşener hanımefendiye dönük bu ahlaksız ve hukuk dışı çirkef ithamları ve bu ithamları destekleyenleri ben şiddetle kınıyorum" ifadesini kullandı.
Türkiye'de siyaseti dizayn etmek için hukuk dışı ve ahlak dışı operasyon döneminin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu dik duruşla sona erdiğini belirten Bozdağ, artık Türkiye'de bundan sonra kasetle, ahlaksız ve hukuk dışı yöntemlerle hiç kimsenin, siyasetçileri, siyaseti, devleti, başka şeyleri dizayn etme imkan ve fırsatı bulamayacaklarını vurguladı.
Bu devrin tamamen kapandığının altını çizen Bozdağ, "Bu ahlaksızlığı yapanlar kapanmış bir devrin kapandığını hala anlamamış olanlardır, öyle tahmin ediyorum. Türkiye'de kirli siyaset dönemi sona ermiştir. Kirli siyaset yapmak isteyenlerin kullandığı malzemeler de onların ellerinde patlamıştır" diye konuştu.
-"Temiz insanları, kirli insanların kirletmesi de söz konusu olamaz"
Bozdağ, geçmişteki kaset iddialarına değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Cumhuriyet Halk Partisi geçmişte dik duruş ortaya koymuş olsaydı genel başkanlarının durumu daha farklı olurdu. MHP Genel Başkanı bir dik duruş koysaydı, daha başka olurdu. Maalesef geçmişte bu dik duruş yapılamadı. Bu Türk siyasetinin biraz da ortak sorunu ama Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın ortaya koyduğu dik duruşla kasetle siyasetçiye ve siyasete etki devri sona ermiştir. Bundan sonra da bu yol ve yöntemle netice alınması mümkün değildir. Temiz insanları, kirli insanların kirletmesi de söz konusu olamaz."
Güncelleme (15 Mayıs 2015, 17:30):
ÇORUM (AA) - Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Şimdi bu kadro Türkiye'yi ayağa kaldırdı, bunlar gelip dağıtmak istiyorlar. Hazineyi görünce bunların dişleri kamaşıyor. Bu millet, Allah'ın izniyle sandıkta o dişleri sökecek. Ben buna yürekten inanıyorum" dedi.
Bozdağ, Alaca Belediyesince Cumhuriyet Meydanı'ndan düzenlenen açılış törenlerinde yaptığı konuşmada, her seçim döneminde siyasilerin vatandaşların huzuruna çıktığını, dertlerini anlatarak halktan yetki talebinde bulunduğunu belirtti.
Türkiye'nin geçmişinde ve siyasi tarihinde milletten alamadıkları iktidarı İstanbul ve Ankara'da "Bizans oyunları" ile almaya alışmış çevrelerin olduğunu ancak 3 Kasım 2002'de yeni bir sayfa açıldığını ifade eden Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki yeni Türkiye'nin de halen bazı çevreleri rahatsız ettiğini dile getirdi.
Bozdağ, 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşananların, Anayasa Mahkemesinin 367 kararının, 27 Nisan bildirisinin, cumhuriyet mitinglerinin ve darbe teşebbüslerinin Türkiye’de iktidarı el değiştirmeye dönük, devletin organlarını da kullanarak yapılan hukuksuz saldırılar olduğunu söyledi.
Gezi olayları, 17-25 Aralık'ta Pensilvanya’nın bedduacısının liderliğinde süren operasyonlar, Kobani hadiseleri gibi gelişmelerin tamamının yeni iktidar ve milletin vermediğini sokakta elde etme arayışları olduğunu belirten Bozdağ, iktidar olmanın tek yolunun sandıktan geçtiğini vurguladı.
Bozdağ, iktidarı devirmenin de tek yolunun sandık olduğuna dikkati çekerek, "Gezicilerle paralel çetelerle el ele kol kola kimse artık Türkiye’de iktidara gelemez, iktidarı da deviremez. İktidara gelmenin yolu Alacalılarla el ele kol kola olmaktır. Onlarla beraber yürümektir. İnşallah bunu öğrenecekler. Bizim bu siyasiler öğrenemediler ama milletimiz ariftir, iyi bir öğretmendir. Anlamayana çevirir, tekrar tekrar anlatır" diye konuştu.
- "Türkiye’de huzur var, istikrar var"
Türkiye'nin son 12 yıldır siyasi iktidar ve güçlü yönetimin verdiği güvenle büyüdüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bugün bizim en büyük hazinemiz siyasi iktidarımızdır, güçlü iktidarımızdır, iyi yönetim ve güvendir. Siz bugün Suriye’nin en zengini olsanız, Irak’ın en zengini olsanız bir kıymeti var mı? Paranızı yeme imkanınız var mı? Akşam başınızı yastığa koyup gönül huzuru ile uyuyabilme, malınızı, canınızı, sevdiklerinizi koruma imkanı var mı? Yok. Neden? Huzur yok, istikrar yok, kriz var, iç savaş var. Herkes birbirini öldürüyor. Hamdolsun Türkiye’de huzur var, istikrar var."
Bozdağ, Türkiye'nin bir yandan etrafındaki yangından ülkesini korumaya çalışırken, diğer yandan da 30 yıldır kendi içerisinde devam eden terör ateşini söndürmek için çözüm sürecini başlattığını ifade etti.
Türkiye’yi Suriye’ye, Irak’a, krizin, kaosun sokaklarda egemen olduğu bir ülkeye dönüştürmek isteyen ve içinde işbirlikçilerinin bulunduğu bazı uluslararası çevrelerin olduğunu ifade eden Bozdağ, "Ben buradan onlara sesleniyorum. Artık Türkiye’yi istediğiniz gibi dizayn etme süreci kapandı. Bunu başaramayacaksınız. Türkiye’nin huzurunu, istikrarını bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir" dedi.
Bozdağ, 7 Haziran'daki seçimlerin, yalan rüzgarlarına dönen vaat furyalarına şahitlik ettiğini belirterek, muhalefet partilerinin bu seçimdeki vaatleri kadar ayağı yere basmayan vaatlere çok uzun yıllardır yürüttüğü siyaset hayatında rastlamadığını vurguladı.
Muhalefet partilerinin emekli maaşlarıyla ilgili vaatlerini de eleştiren Bozdağ, şöyle devam etti:
"Es kaza, olmaz ama millet bunlara bir imkan verse, emin olun 6 ay sonra bırakın emekliye bu parayı vermeyi, bunlar emeklinin parasını ödeyemez hale getirirler, bizim yaptığımız şu yolların tamirini, yaptığımız hastanelerin elektriğini yakamazlar. Çünkü gördük. Özal biriktirdi, bunlar geldi Özal’ın yaptıklarını dağıttı, gitti. Şimdi bu kadro Türkiye’yi ayağa kaldırdı, bunlar gelip dağıtmak istiyorlar. Hazineyi görünce bunların dişleri kamaşıyor. Bu millet, Allah'ın izniyle sandıkta o dişleri sökecek. Ben buna yürekten inanıyorum."
- "Bu aziz millet, HDP'yi barajda boğacak"
Bozdağ, Türkiye'de liberal ve aşırı sol çevrelerin bir araya gelerek, hep beraber HDP’nin barajı geçmesi için uğraştıklarını, HDP'yi PKK terör örgütünün desteklediğini ve örgütün vatandaşları bölgede tehdit ettiğini söyledi.
Van'da, musluklarından kan akan afişlerle "oy vermezseniz akıbet budur" mesajı verilmek istendiğini dile getiren Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Peki PKK’nın desteklediği bu harekete kim bu ulusalcıları destek vermeye ikna etti? Kim bu paralel çeteleri bunlara destek vermeye ikna etti? Kim bu liberalleri bunlara destek vermeye ikna etti? Birbirini gördüğü zaman yolunu değiştiren, birbirinin izine kurşun atan, birbirine selam vermeyen bu çevreleri PKK ile beraber HDP’nin başarısı için çalışmaya hangi güç ikna etti? Bunu ben herkesin kendisine sormasını istiyorum. Onları ikna eden güçlere ve onlara destek olan güçlerin hepsine diyorum ki 'ne yapsanız boş. Sizin hesabınız ne ise ondan daha büyük Allah’ın hesabı vardır. Sizin tuzağınız neyse ondan daha büyük Allah’ın tuzağı vardır.’ En büyük güç, karanlık çevreler, karanlık yüzlerin sağladığı güç değil, en büyük güç ak ve pak yüzlü aziz Türk milletinin gönülden sağladığı destektir. Biz ona inanıyoruz."
Bozdağ, güvenceleri ve güçlerinin kaynaklarının millet olduğunu dile getirerek, bugünlere söz konusu çevrelerle meydan muharebesi yapa yapa geldiklerini söyledi.
- "MHP, şimdi 6 okun ışıkları altında yürüyor"
AK Parti olarak başkanlık sisteminin Türkiye için en doğrusu olduğuna inandıklarını ve geçmişte merhum Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş ve Turgut Özal'ın da başkanlık sistemini benimsediğini belirten Bozdağ, şunları kaydetti:
"Türkeş, ‘9 Işık’ isimli kitabında başkanlık sistemini öve öve bitiremez. ‘Başkanlık sistemi Türkiye’nin tarihinden, geleneklerinden gelen sistemdir. Tek meclis, tek başkan, tek yürütme ve hızlı karar alma Türkiye’yi güçlü kılar' diyor ama şimdi Bahçeli karşı çıkıyor. Ey Bahçeli, merhum Türkeş’in '9 Işık'ından ilham alıp, ışık alıp, onun aydınlığında yürüyorsan, Türkeş 'başkanlık' diyor. Sen ne diyorsun? 'Yok' diyorsun. Gazeteciler sorunca da ‘Türkeş yaşasaydı, o da şimdi bizim gibi düşünürdü’ diyor. Ben buna samimi ülkücülerin de gereken cevabı vereceğine yürekten inanıyorum. Eğer 9 Işık’ın aydınlığında yürüseler başkanlığı bizden daha çok savunurlar ama şimdi MHP, 6 okun ışıkları altında yürüyor, her konuda 6 okun ışıklarıyla yolunu aydınlatıyor."
Bozdağ, konuşmasının ardından Vali Ahmet Kara, AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Kaymakam Ramazan Kurtyemez ile kurdele keserek, ilçede yapımı tamamlanan bazı tesislerin açılışını gerçekleştirdi.
Güncelleme (15 Mayıs 2015, 20:30):
ÇORUM (AA) - Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Türkiye'nin siyasi partilerinin genel başkanları başkanlık sitemini tartışmak ve tartıştırmaktan korkuyorlar. Çünkü halkın bu sistemi öğrenmesinden ve halkın 'bu güzel sisteme siz niye karşısınız?' diye soracaklarından korkuyorlar ve özenle tartışmadan kaçıyorlar" dedi.
Bozdağ, partisince kentte bir otelde düzenlenen "Yeni Türkiye Yolunda Başkanlık Sistemi" konulu konferansta yaptığı konuşmada, başkanlık sistemi hakkında tarafların sağlıklı bir tartışma yapmadığını, öğrenilmesinin ve bilinmesinin istenmediğini belirtti.
Başkanlık sisteminin siyasi istikrar ve güçlü iktidarlar kuracağını ifade eden Bozdağ, "Türkiye'de başkanlık sisteminin bilinmesinden korkanlar var. Detaylı öğretilmesinden korkanlar var. Bilim dünyasında daha fazla olduğunu düşünüyorum. Nedeni? Bir, başkanlık sistemine karşı oldukları için, iki, yeteri kadar araştırmadıkları için. Bunu gözardı ediyorlar. Anayasa hukukunun ilgili bölümlerini açın bakın, neredeyse yok denecek kadar az bilgi vardır" diye konuştu.
Türkiye siyasetinin başkanlık sistemini tartışmak istemediğini söyleyen Bozdağ, muhalefet partilerinin genel başkanlarını eleştirerek şu ifadelere yer verdi:
"Kılıçdaroğlu 'tek adamlığa karşıyız' diyor. Başkanlık sitemini tek adamlığa ve diktatörlüğe indiriyor. Bahçeli'ye soruyorsunuz 'Türkiye'yi eyaletlere ayıracaklar. Biz Türkiye'nin ayrılmasına, bölünmesine karşıyız, bunlar Türkiye'yi bölmek istiyor' diyor. Demirtaş, başka bir şey söylüyor. Türkiye'nin siyasi partilerinin genel başkanları başkanlık sitemini tartışmak ve tartıştırmaktan korkuyorlar. Çünkü halkın bu sistemi öğrenmesinden ve halkın 'bu güzel sisteme siz niye karşısınız?' diye soracaklarından korkuyorlar ve özenle tartışmadan kaçıyorlar."
Başkanlık sistemi ile siyasi istikrar ve güçlü iktidarın var olacağını aktaran Bozdağ, Türkiye'de başkanlık sisteminin mazisinin olduğunu vurguladı.
Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş ve Turgut Özal'ın da başkanlık sistemini istediğini belirten Bozdağ, Süleyman Demirel'in de önce karşı çıktığını daha sonra ise başkanlık sistemine geçişin gerekliliğinin altını çizerek, anlattığını dile getirdi.
Geçmişte, sağ siyasette kim varsa hepsinin başkanlık siteminin gerekliliğini söylediğini ama solda hiç kimsenin başkanlık sitemini istemediğini ifade eden Bozdağ, Türkiye'nin tecrübesine bakıldığında fiili uygulamalar görüldüğünü, belediye başkanlarının resmen başkanlık sistemini uyguladığını, muhtarlar ve özel idarelerin de bu sistemi uyguladığını savundu.
"Başkanlık sistemine neden karşı çıkıyorlar?" diye soran Bozdağ, şöyle devam etti:
"İdeolojik partiler karşı çıkıyor. Çünkü başkanlık sistemi ideolojik siyasete iktidar şansı tanımaz. Şimdi HDP Kürt ırkçılığı yapıyor. Türkiye'de Kürt ırkçılığı yapan bir partinin gösterdiği aday başkan seçilebilir mi? MHP de milliyetçililik adı altında Türk ırkçılığı yapıyor veya laikçilik yapan birisi başkan seçilebilir mi? Uçlarda siyaset yapan birileri Türkiye'de başkan seçilebilir mi? Seçilemez. Başkanlık sistemi uçları merkeze çağıran, uçları azaltan bir sistemdir. Başkanlık siteminde kutuplaşmaları bu sistem kendisi yok ediyor. Neden yok ediyor? Çünkü başkanlık sistemi ırkçı, radikal, ötekileştirici siyaset yapanlara güç vermeyen sistem. Başkanlık sistemi herkesi merkeze çağırıyor."
İdeolojik siyaset yapanların başkanlık sistemine karşı olduğunu ifade eden Bozdağ, MHP, CHP ve HDP'nin başkanlık sistemini Türkiye'nin hayrına, yararına olmadığından değil, kendi yararlarına uygun görmedikleri için istemediklerini aktardı.
- "Başkanlık Sistemi olsaydı Gezi olayı, 17-25 Aralık operasyonu, Kobani olayları olmazdı"
"Parlamenter sistem her türlü ahlaksız operasyona açık, başkanlık sistemi ise her türlü operasyona kapalı" ifadelerini kullanan Bozdağ, şunları kaydetti:
"Başkan dört yıl görevini yapacak. Kimse görevden alamaz. Kasetle tehditle şantajla başkanı görevden alma imkanı hiç kimsenin yok. Sistem kendisi güçlü iktidar kuruyor. Parlamenter sistem her türlü hukuksuz ve ahlaksız operasyona açık sistemdir. Başkanlık sistemi olsaydı Gezi olayı, 17-25 Aralık operasyonu, Kobani olayları olmazdı. Türkiye kazanırdı."
Muhalefetin de etkin denetim yapmasının yolunun başkanlık sistemi olduğunu, bazılarının, başkanlık sisteminde parlamentonun olmadığı yönündeki görüşlerini eleştiren Bozdağ, "Başkanlık sisteminde bazıları diyor ki 'parlamento yok'. Koca koca hocalar, gazeteciler ağızlarını doldura doldura konuşuyor, insan şaşırıyor. Bilmeyen birisi olsa 'ya olur mu ya cehaletlerinden konuşuyorlar' derim ama bilerek konuşuyorlarsa ahlaksızlık yapıyorlar. Başkanlık sistemi demek sadece güçlü iktidar demek değildir. Aynı zamanda güçlü yasama demektir" dedi.
Başkanlık Sistemi geldiğinde tek adamlılık olacağı yönündeki söylentilere de değinen Bozdağ, "Utanmadan diyorlar ki 'tek adamlılık olur.' Vallahi yalan söylüyorlar, billahi yalan söylüyorlar. Halkın oyuyla gelen tek adamlık oynayabilir mi? Dört yıllığına seçilen biri krallık kurabilir mi? En fazla iki dönem seçilebiliyor. Ondan sonrası yok. Bu tamamıyla büyük bir karalama kampanyası, millete öcü gösterme mücadelesidir" şeklinde konuştu.
Başkanlık sisteminde zayıf liderlerin barınamayacağını ifade eden Bozdağ, ister sağdan, ister soldan başkan seçilsin, Türkiye'nin en iyi evlatlarından başkan seçileceğini belirtti.
- "Türkiye eninde sonunda başkanılık sistemine geçecektir"
Türkiye'nin eninde sonunda başkanlık sistemine geçeceğini söyleyen Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu süre ne kadar uzarsa Türkiye o kadar zararlı çıkar. Türkiye eninde sonunda başkanlık sistemine geçecektir. Biz istiyoruz ki erken geçelim, zararımız fazla olmadan geçelim. Bu değişikliği gecikmeden hep beraber yapalım istiyoruz. Başarırsak Türkiye ve Türk milleti kazanacaktır. Türkiye'nin krizlerin, kaosların ülkesi olma özelliği hiçbir zaman geri gelmeyecektir. Bu sisteme sahip çıkın. Türkiye için sahip çıkın."
Bozdağ'a konuşmasının ardından AK Parti İl Başkanı Rumi Bekiroğlu tarafından tablo hediye edildi.
