Analiz
Giriş Tarihi : 27-09-2016 10:01   Güncelleme : 27-09-2016 10:01

Gülen Ve Öcalan’a Üst Akıl Zırhı

Apo ve Gülen mektuplarında Türkiye’yi yaşanmaz bulduklarını söyleyerek küresel efendilerine vatanı şikâyet ederdi. Bakın Cemil Meriç ne diyor: “Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını yaşanmaz’laştıranlardır” Onlara üst akıl tarafından verilen görev buydu: Vatanı yaşanamaz hale getirmek.

Gülen Ve Öcalan’a Üst Akıl Zırhı

Kanlı darbe girişiminin başarısız olmasının ardından ortaya çıkan gerçekler, itiraflar, telsiz konuşmaları, belgeler ve tırmandırılan terör eylemleri FETÖ-PKK işbirliğini gözler önüne serdi. Gözden kaçan ise iki terör örgütünün elebaşısının ortak geçmişleri, derin ilişkileri...

Öcalan, Diyarbakır’da kadastro memurluğu yaparken defalarca rüşvet almakla suçlandı, şikâyet edildi, hakkında cezai işlem uygulanmadı. Yıllar sonra kendisi bile itiraf etti: “Evet aldım, örgüt kurdum.” O yıllarda Öcalan’ın Komünizmle Mücadele Derneği’ne gidip geldiği de bilinmektedir. İşin ilginç tarafı Fethullah Gülen’de aynı (1963) yıl Komünizmle Mücadele Derneği’nin 2. şubesinin Erzurum’da kuruluşunda yer almış olmasıdır. Öcalan, 1970’lerde THKP/C ile tanıştı. Örgütte aktif görevler üstlendi. Mahir Çayan ile birlikte hareket etti. Çayan ve ekibi öldürülürken, örgüt elemanları 1971 muhtırası ile birlikte yıllarca cezaevinde yatarken, Öcalan sadece 7 ay boyunca Ankara’daki Mamak Askeri Cezaevi’nde tutuklu kaldı. Örgüt yayınlarını dağıttığı için cezaevine konulmuştu. Tek değildi, birçok arkadaşıyla cezaevine konulmuştu. Beraber yakalandığı arkadaşları ağır cezalar alırken kendisi 7 ay içerisinde salıverilmişti. Hem de Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından serbest bırakılmıştı.

Aynı yıl Gülen’de cuntanın isteğiyle tutuklandı. Aynı Öcalan gibi 7 ay sonra serbest bırakıldı. Onu da serbest bırakan sıkıyönetim mahkemesiydi. Üstelik serbest bırakıldıktan sonra Edremit vaizliğine atandı aynı zamanda Manisa ilinde de vaizlik görevlerine devam etti. 24 Mayıs 1978 günü Ankara Gençlik Parkı Nikah Salonu’nda Öcalan, Kesire Yıldırım ile evlendi. Tanıştıkları tarih ise 1975’tir. Daha ilginç olanı Kesire Yıldırım’ın babasının MİT mensubu oluşudur. MİT mensubu babanın 1960 darbesi sonrasında İsmet İnönü’ye kısa bir süre raportörlük yaptığı bilinmektedir. Burada ilginç olan bir detay ise terör örgütü lideri Gülen hakkındaki İnönü iddiası. FETÖ’nün içinde 40 yıl bulunan Latif Erdoğan, Gülen’in İsmet İnönü’nün elini öptüğünü belirtmiştir. 1967 yılında ise Fetullah Gülen’in Cumhuriyet Halk Partisi’ne 5 bin TL tutarında yardımda bulunduğunu gösteren makbuz deşifre olmuştu.

ÖNLERİ DARBE İLE AÇILDI

Öcalan 1978 yılında silahlı örgütün temelini attı. Kesire ile evlendikleri yıl, bu kararı aldı. 1979’da ise kanlı eylemlere başlandı. 12 Eylül darbesinde neredeyse tüm arkadaşları tutuklanırken, Öcalan çoktan Suriye’ye kaçmıştı. Darbeyi kısa süre önce haber almıştı. Örgüt lideri elini kolunu sallayarak sınırı aşarken, Diyarbakır cezaevi Kürtlerle doldurulmuştu. Cezaevlerinde Öcalan propagandası başlamış, 84 sonrasında serbest kalan birçok kişi PKK’ya katılmıştı. Aynı yıl Eruh ve Şemdinli’de kanlı eylemlere imza atılmış, 87 yılında eylemler katliama dönmüştü.

12 Eylül faşist darbe girişiminden Gülen de haberdar edilmişti. Darbeden 2 gün önce 20 günlük rapor almıştı. Darbe gerçekleştiğinde askeri cuntanın İzmir ve Ege Ordu Sıkıyönetim Komutanlıkları tarafından hakkında yakalanma emri yayınlandı. O İzmir’i çoktan terk etmişti. Sözde aranıyordu ama tüm Türkiye’yi dolaşıyor, sohbetlerde boy gösteriyordu. 1983 yılında gelen ihbar sonucu İstanbul’da kaldığı ev tespit ediliyor, baskın yapılıyor orada da bulunamıyordu. 6 yıl boyunca da kimse onu yakalamadı. 12 Ocak 1986’da ise gözaltına alındı. Yani kısmen normalleşme süreci başladığında gözaltına alındı. Ama tutuklanmadı ve serbest bırakıldı. 1980 ile 86 yılları arasında yakalaması bulunan Gülen, 6 yıl boyunca kolejler açtı. PKK gibi, FETÖ’nün de önü darbe ile açılmış oldu.

Hatta darbe sonrası 81 yılında kendi isteğiyle vaizlik görevinden istifa etti. Görevden cunta tarafından alınmadı istifa etti. Paralel terör örgütünün lideri Fetullah Gülen, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından Sızıntı Dergisi’nde yayınlanan ‘Son Karakol’ başlıklı yazısıyla Kenan Evren ve darbecilere destek vermişti. Hatta Fetullah Gülen 31 Ocak 2005 tarihli Milliyet Gazetesi’nde Mehmet Gündem’e verdiği röportajda Kenan Evren’i cennetlik ilan etmişti.

28 ŞUBAT KARDEŞLİĞİ

28 Şubat süreci devam ederken, Öcalan ‘laiklik’, Gülen ‘diyalog’ mesajları veriyordu. Terör örgütü PKK’nın yayın organlarına gönderdiği mektup ve demeçlerinde Öcalan, askerin rolünü övüyor, siyasi partileri eleştiriyordu. Darbe sürecinde askere mektup yazdığı da biliniyor. Mektubu Öcalan doğrulurken, içeriğinin sır gibi saklanması oldukça manidar. Peki aynı yıllarda Gülen ne yapmıştı? Cuntacı Çevik Bir’e mektup yazmış, “Emrinizdeyim” mesajı vermişti. Bu kadar da değil,  o da Öcalan gibi, hükümeti eleştirdi, rahmetli Erbakan Hoca’yı istifaya davet etti.

Peki o dönem cunta ne yaptı? PKK ile mücadeleyi birinci öncelikten çıkardı, FETÖ kadrolarını koruma altına aldıktan sonra masumların hayatını karartı. 1999 yılında ise daha karmaşık gelişmeler yaşandı. Tüm darbelerin üst aklı ABD,  15 Şubat 1999’da Abdullah Öcalan’ı Türkiye’ye verirken 22 Mart 1999 günü Fethullah Gülen ABD’ye gitti. ABD eliyle takas gerçekleştirildi!

Daha ilginç olanı hem APO hem de Gülen’in Papa’ya gönderdiği mektuplardır. Apo, Papa II. Jean Paul’e de bir mektup yazarak, desteğini istedi.

“Aziz peder kapınızı çalıyorum” diye başlayan mektubunda Apo, abartılı ifadelerle Papa’yı ve Hırıstiyanlığı övüyordu. Gülen ise Papa II. Jean Paul’e yazdığı mektubunda işbirliği ve ortaklık teklif etmiş, verilecek görevlere hazır olduğunu belirtmişti.

Apo ve Gülen daha sonra sayısız mektuplar kaleme aldı. Mektuplarında Türkiye’yi yaşanmaz bulduklarını ifade ederken, küresel efendilerine vatanı şikâyet ettiler.  Bakın Cemil Meriç ne diyor: “Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını yaşanmaz’laştıranlardır.” Onlara üst akıl tarafından verilen görev buydu. Vatanı yaşanamaz hale getirmek.

Aslan Değirmenci / UMED Başkanı

 

adminadmin