Reklamcı olduğumu söylemeyin demişti anneme, o benim genelevde piyano çaldığımı zannediyor; bir Fransız reklamcı yazdığı kitaba başlık olarak. Hönk diye şaşırabilirsiniz, bizim grafiker, yazar, çizer, televizyoncu, tiyatrocu, eğitimci, dertli Fehmi abi yine ne diyecek; ki Fransız kalanlarınız da olacaktır söyleyeceklerime.
Önceki akşam Arvalap Adasındaki laboratuarındaydım. Yapay zeka konusunda önemli çalışmalar üzerinde yoğun bir şekilde odaklanmıştım ki yardımcı arkadaşlardan biri adada bir casus yakaladıklarını haber etti. Lam'ı, lamel'i alelacele bir kenara bırakıp üzerimdeki önlüğü çıkartmaya dahi vakit bulamadan güvenlik birimimizin bulunduğu yerde soluklandım. Baktım, 40 lı yaşlarında elleri bizimkiler tarafından kelepçelenmiş alımlı, hoş bir hanım. Öfkeli bir şekilde kendisini zapdetmeye çalışan arkadaşların ellerinden kurtulmaya çalışıyor cırtlak bir sesle de slogan atıyordu. "Türkiye laiktir laik kalacak!" Sakin bir ses tonuyla "Bacım burası Arvalap Adası. Buranın yönetim şekli ise laiklik üzerine değil. Nefesini carlamayla harcama da ne işin var burada onu cevapla hele" diye çıkıştım.