Türkiye
Giriş Tarihi : 09-06-2016 13:15   Güncelleme : 09-06-2016 13:15

Her Yumruğu, Milyarlarca Mazluma Umut Verdi...

3 Haziran’da vefat eden efsanevi Müslüman boksör Muhammed Ali'nin cenaze törenine katılmak üzere, ABD'ye giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, havalimanında yaptığı açıklamada, “Muhammed Ali, sadece şampiyon bir sporcu, efsane bir boksör değildi

Her Yumruğu, Milyarlarca Mazluma Umut Verdi...
3 Haziran’da vefat eden efsanevi Müslüman boksör Muhammed Ali'nin cenaze törenine katılmak üzere, ABD'ye giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, havalimanında yaptığı açıklamada, “Muhammed Ali, sadece şampiyon bir sporcu, efsane bir boksör değildi. O, aynı zamanda yumruklarını dünyadaki tüm ezilenler, tüm mazlum halklar için sallayan bir özgürlük savaşçısıydı. Muhammed Ali, ringlerin olduğu kadar gönüllerin de şampiyonudur” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Esenboğa Havalimanı'ndan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bazı milletvekilleri ve diğer yetkililer uğurladı. “MUHAMMED ALİ, RİNGLERİN OLDUĞU KADAR GÖNÜLLERİN DE ŞAMPİYONUDUR” ABD’ye hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Tüm zamanların en güçlü, en iyi boksörü, değerli insan’ sözleriyle andığı Muhammed Ali’nin cenaze törenine iştirak etmek üzere ABD’ye gideceğini belirtti ve “Muhammed Ali, sadece şampiyon bir sporcu, efsane bir boksör değildi. O aynı zamanda yumruklarını dünyadaki tüm ezilenler, tüm mazlum halklar için sallayan bir özgürlük savaşçısıydı. Muhammed Ali, ringlerin olduğu kadar gönüllerin de şampiyonudur. Onun her sözü, her yumruğu, her galibiyeti Afrika’dan Asya’ya milyarlarca mazluma umut verdi, güç verdi” diye konuştu. Muhammed Ali’nin “Allah’tan zenginlik istedim, hamdolsun o bana İslam’ı verdi” diyen samimi bir Müslüman olduğunu ve Müslümanlığı kabul ettikten sonra sergilediği örnek tutumla ülkesinde pek çok kişinin hidayet bulmasına vesile olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle 11 Eylül terör saldırılarının ardından itfaiyeci baretini takıp ‘İslam katil dini değildir, İslam barış demektir’ diyerek sergilediği duruş hiçbir zaman unutulmayacaktır. Onun son damlasına kadar hak edilmiş başarısının ardında tüm insanlara ilham kaynağı olan inanç, azim ve kararlılığının rolü büyüktür. Irkçılığa ve ayrımcılığa karşı verdiği kutlu mücadelesini her zaman hayırla yâd edeceğiz” dedi. “MUHAMMED ALİ'NİN HATIRASINA SAHİP ÇIKACAĞIZ” Muhammed Ali’nin İslam ile müşerref olduktan sonra Türkiye’yi ziyaret ettiğini hatırlatarak, “Türkiye Cumhurbaşkanı olarak cenaze törenine katılarak hem kendisine heyetimizle birlikte son görevimizi yapacak, hem de gecikmiş de olsa ziyaretine mukabelede bulunmuş olacağız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muhammed Ali’nin hayatı, duruşu, mücadelesinin ilham kaynağı olmaya devam edeceğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan basın toplantısında şunları kaydetti: “Onun vefatıyla mazlum gönüllerde oluşan boşluğu, Muhammed Ali’nin hatırasına, onun mirasına sahip çıkarak inşallah bizler telafi edeceğiz. Ben bu vesileyle merhuma bir kez daha Allah’tan rahmet niyaz ediyor, milyarlarca sevenine başsağlığı diliyorum. Muhammed Ali’nin cenaze törenine iştirak etmesi beklenen yabancı üst düzey kişilerle de görüşmeler yapacağını ve ABD’ye göç eden ve Chicago bölgesine yerleştirilen Ahıska Türkleri ve bölge Müslümanları ile bir iftar sofrasında da bir araya geleceğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını da cevapladı. Ziyareti kapsamında, cenazeye katılmayacağını açıklanan ABD Başkanı Barack Obama ile bir temasının olup olmayacağının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle şu anda oraya gelecek veya gelmesi planlanan kimler gelir onları bilemiyorum. Fakat bu tür toplantılarda zaten orada değişik ülkelerden gelen devlet başkanları veya hükûmet başkanları varsa oralarda da anında bu tür görüşmeleri yapmak mümkün oluyor. Bu da, orada anında gelişebilecek bir görüşmeler zinciri olabilir.” şeklinde cevap verdi. DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASIYLA İLGİLİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili Anayasa değişikliğini onayladınız, 15 günlük yasal sürenin beklenmesi, muhalefetten bazı yorumların gelmesine neden oldu. Özellikle HSYK kararnamesinin beklendiğine ilişkin bazı ifadeler, açıklamalar yapıldı. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruya karşılık olarak, bu süre içinde yoğun bir Afrika ziyaretinin olduğunu hatırlattı ve şunları ekledi: “Olayın HSYK’daki atamalarla vesaire yakından-uzaktan alakası yok. Ve bizler Meclis’ten Cumhurbaşkanlığı’na gelen yasal düzenlemeleri gün olur hafta içinde hemen anında imzalarız, gün olur 15. gün imzalarız. Bunlar sipariş üzere olan imzalar değildir. Süresi içinde imzalanmış mıdır-imzalanmamış mıdır, olması gereken budur. İmzalanmıştır, ülkemiz için, milletimiz için hayırlı olsun.” “ALMANYA’NIN BU YANLIŞ ADIMDAN DÖNMESİ GEREKİR” Basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Almanya Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını kabul etmesiyle ilgili, Kenya ziyaretinde yaptığı ilk değerlendirmede ‘Dönünce nasıl adım atmamız gerektiğine karar vereceğiz, nihai kararımız belli olacak.’ dediği hatırlatılarak nihai kararın belli olup olmadığı, Almanya’yla ilişkiler noktasında atılacak somut adımların neler olduğu da soruldu. Bu tür adımların açıklanarak yapılmayacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün başkanlık ettiği güvenlik zirvesinde bu konuları enine-boyuna ele aldıklarını açıkladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Fakat bizim medyamız bazı şeyleri çok acele yakalamak, görmek, ona göre de herhalde kendi yol haritasını çizmek istiyor. Biz şu anda bu görüşmelerimizi yaptıktan sonra da ne gibi uygulamalar yapacağız, bütün bunlara yönelik hükûmetimizle dar kapsamlı yaptığımız çalışmada bazı başlıkları belirledik, adımlarımızı da bundan sonra buna göre atacağız. Burada tabii 630 kişiden oluşan bir parlamentonun 200 küsur kişiyle böyle bir karar alması, bunların hepsi manidardır. Ve burada Sayın Şansölyenin, parlamentodaki bu oylamaya katılmaması manidardır. Ana muhalefetin başındaki zat da bildiğim kadarıyla katılmadı; bunların hepsi manidar. Bu tabii ilişkilerimiz açısından üzerinde düşünülmesi gereken konulardır. Ve bundan sonraki süreçte de her şeyden önce Almanya’nın bu yanlış adımdan dönmesi gerekir. Eğer bu yanlış adımdan Almanya dönmeyecek olursa, tabii ki bizlerin de buna göre durum değerlendirmesi, atmamız gereken adımları da farklı olacaktır. Yani bundan sonraki süreç, bugüne kadar olduğu gibi olmayacaktır. 3 milyon, 3,5 milyon şu anda Türk’ün olduğu Almanya’da bir süreç var. Bundan sonra tabii ki bu çok daha dikkatli, çok daha kontrollü bir şekilde yürüyecektir.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın toplantısının ardından, eşi Emine Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’ın da aralarında olduğu heyetle birlikte ABD'ye hareket etti.
adminadmin