Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 09-11-2012 19:19   Güncelleme : 09-11-2012 19:19

İki nehir vedaları

Ne anlatır sana bilemezsin Şarapla yıkanmış şiirlerim Sen uzak şafak tortusu ve ben kara deniz yolcusuYanakları pembeleşmiş heyecanlar Ve titrek sevinçler bırakırdım deltalarına Ve belki gitmeden ; kalan ömrümü sana Ve düşlerine açarak

İki nehir vedaları
Ne anlatır sana bilemezsin Şarapla yıkanmış şiirlerim Sen uzak şafak tortusu ve ben kara deniz yolcusuYanakları pembeleşmiş heyecanlar Ve titrek sevinçler bırakırdım deltalarına Ve belki gitmeden ; kalan ömrümü sana Ve düşlerine açarak. Çekip gideceğim şimdi Şehrin viranelerinde Sır olup. Meyhanelerinde uzak dervişler; Dudaklarımı silemeyecek Kadehlerinden. Sabah vakti bir çöl serinliğinde Sabah vakti; Güneş kapını çalmadan Ecelim sahiline gelecek Ellerim, Ellerim çıldırmış albatros… Çekip  gideceğim sır olup Hayalim sinemalarında gerilim Seni kuş gibi hafif yerlerinden soramadan gideceğim. Ve elbet bilemeden hükmünü… Gökyüzü ağlayacak peşimden Sahipsiz köpekler uğurlayacak. Mendil sallamazsın bilirim Elbet bu ziynet hırsızına, Bu yaşanmamış aşka, Ve bu kayıt dışı güneşe. Ben uzak sevmelerin yorgunu, Gideceğim, peki…
adminadmin