Kazananı açıklıyorum; "sevgi, aşk"...

Nefreti yaymak kolaydır, Ama sevgiyi yaymak zordur, Vicdansız olmak anlıktır, Ama yürekli olmak sonsuzdur. /Gandhi/ Bir yürekte neler saklanır. Yürek, tıpkı toprak gibidir. Bir tarla düşünün, içinde çeşit çeşit ağaçlar, meyveler, sebzeler, çiçekler ekilmiş. Hepsi de aynı topraktan yetişmekte. Her birinin farklı elementlere ihtiyacı var. Ama hepsi aynı toprakta aynı zamanlarda büyümek için yeterli her şeyi topraktan alabiliyor. İşte yürekler de aynı. Dilersen sevgi büyütürsün. Dilersen nefret. İkisini de sen büyütür beslersin. Nefret ve sevgi... Hangisini yetiştirmek daha zor dur..?  Nefret etmek kolaydır aslında. Lakin kusursuz kul bulunmaz ki bu dünya da! İstersen kusur aramak, su içmesi bile kusurdur. Karşında ki kulun. Sevgi beslemek ve büyütmek. Büyük bir emek ister! Hem de en zorundan. Yüreğine, tanıştığın kişinin sevgi tohumunu ekersin. Şimdi onu sulamak, zararlı bitkilerden, böceklerden arındırmak da lazım gelir. Yoksa ektiğin tohum cılız kalır. Büyüyüp meyve veremez ki! Adı tohum olunca işlem ağırlaşıyor. Sevgi, başlı başına mücadeledir. Bunun adı, çevrendekilere de olsa aynı, sevdana da olsa aynıdır. Yüreğini sen yetiştireceksin. İşte onun okulu da, öğretmeni de sen olacaksın. Doğruyu ya da  yanlışı o bilemez ki!!! Yüreğin ile ne zaman muhabbet ettin!!! Anlatacaksın bir çocuğa anlatır gibi... Hatta seni anlamayan bir sağıra anlatır gibi. Usanmadan bıkmadan... Dinle ey yüreğim:" sen benim en hassas ve en değerli varlığımsın. Sen olmasan benim ölü bir ruhum olur. Beynimle her işimi hallede bilirim. Lakin sensizliği göze alamam. Sen de saklayacağım nice duygularım olacak. Bazen beynim ile sen kavga edeceksiniz. Bana, ikinizde yanlışlarımı anlatacaksınız. Sen her zaman beynimi dinlemeyeceksin. Çünkü sende mantık yetişmeyecek. Senin tek işin sevmek olacak tır. Sakın sevgiyi bırakıp, nefret, kin, bencillik duygularını büyütme içinde. Asla izin verme. Kazanmasın asla ve asla nefis denilen Şeytanımız. Tamam, zaman zaman gözlerim seninle beraber olacak. Senin isyanını anlatacak. Akıttığı yaşlar ile... Nefret etmek kolaydır. Ey yüreğim. Sen sevmeye aşık ol. Herkesi sev sen. Ama her kese âşık olma. Sonra aşk yakar seni. Aşk'ı yaşamak istiyorsan! Yaşa... Dikkatli ol ama. Ara da arkadaşın olan akıla danış olur mu? Aşkına karşılık bulamazsan da sakın nefret etme. Hatırla, sana yaşattığı heyecanı huzuru... Sevmeyi yaşamanın en derin ve mükemmel bir duygu olduğunu, tüm iliklerine kadar hissettiğini. İşte yüreğim senin işin zor.   Ama herkes seni taşıyamaz .   Kalp ayrıdır!   Yürek ayrı...   Kalp maddi sever.Bir nevi çıkarcı dır.   Yürek manevi sever. Sadece "aşk" ister.   Manevi duygularımız kaybolursa, nice olur halimiz.   Kuşların sesini duyabilir miyiz?   Ya susayan bir hayvanın gözlerinden okuyabilir miyiz ki halini...?   Ya Yaradan’ı nasıl bulabiliriz!   Ayna ya bakıp ta, en mükemmel   Yaratıcının eserini nasıl görebiliriz !   Sonra ellerimizi semalara kaldırıp   Allaha nasıl şükrederiz ki ....   Nefret etmek en kolay olan duygudur.   Size nefretin tarifini vereyim. Alın elinize kağıt ve kalemi.   Yazıyor musunuz?   "Yüreğinize, bir tutam kıskançlık, bir tutam hırs, bir tutam ego, bir tutam nefsinizden koyun. Öfke rüzgarıyla karıştırın.    Karışımı yavaş yavaş kararmış yüreğinize dökün.   Dedikodu ve iftira fırının da yaklaşık 2-3 saat pişirin.    Nefret yemeğiniz hazırdır. Afiyet olsun!!   Kendimize iyilik yapmaktır   Aslında sevmek.   Seven , dudaklar gülümserken,   Ruhumuzu saran sıcaklık tır.   Sevmek!   Üç günlük dediğimiz, değil midir?   Bu dünya!   Geldik gidiyoruz.   Varsın aşımız sevda olsun.   Varsın yüreğimiz aklımıza hükmetsin.   Aşk olsun sizlere…   Sevemeden gidilir mi?   Sonsuz aleme.   Nefret duygusu;"seni uçan balona bağlıyorum. Ve ipini ellerim den bırakıyorum. Gökyüzünde kaybolman dileğimle.Sevgilerimle  seni yolcu ediyorum. Nefretim aslında, seni bile seviyorum . Senin vesilenle ,sevmenin hazzını yaşıyorum. Tüm yüreğimle."   Sizlerin yüreğinde bir parça sevgi ile   Yazılarımla kalmak istiyorum.   Kabulünüz olur mu?   Değerli okurlarım!   Sevgilerimle