Yanlış bilgi gözlerimizi bozar, gördüğümüz yanlış olur.
Yanlış bilgi kalbimizi bozar, anladığımız yanlış olur.
Yanlış bilgi inat ettirir, yarışmak yanlış olur.
Yanlış bilgi ‘ben bilirim’ dedirtir, iddiamız yanlış olur.
Yanlış bilgi kusur buldurur, sürekli kusur aramak yanlış olur.
Yanlış bilgi çok konuşturur, sözle taciz yanlış olur.
Yanlış bilgi unutturmaz, geçmişi sürekli hatırlatmak yanlış olur.
Yanlış bilgi değerleri göstermez, değerleri yok saymak yanlış olur.
Yanlış bilgi ‘sevgimin adeta kölesi ol’ der, sevgiden bunu anlamak yanlış olur.
Yanlış bilgi kendisini değil karşısındakini gösterir, kendisini görmemek yanlış olur.
Yanlış bilgi mutlu olacağı nimetleri değil de hayatında olmayanları gösterir, nimetleri görememek yanlış olur.
Yanlış bilgi sadece kendi anladığı kadarıyla hareket ettirir, doğru olanı bilgisiyle sınırlandırmak yanlış olur.
Yanlış bilgi bildiğini yeterli gördürür, öğrenmeye açık tutmaz, öğrenmeden hayatı doğru yaşayacağını sanmak yanlış olur.
Yanlış bilgi kendisine benzeyenleri dost seçtirir, insanı dibe çeken insanlarla ahbaplık yanlış olur.
Yanlış bilgi anlamadığını yanlış saydırır ve insanı uzak tutar, hakikati aramamak yanlış olur.
Yanlış bilgi insanı rast gele konuşturur ve karşısındakinin dengesini bozdurur, ağzımızdan insanlara zarar verecek sözlerin çıkması yanlış olur.
Yanlış bilgi, Allah (c.c) önce öğren, oku, bilgilen dediği halde, ‘yoğunum’, ‘okuyanlar ne oldu ki?’, ‘benim bilgim bana yeter’ der ve yere kök salmış bitki gibi bilgi köklerini yerinden kımıldatmaz, her an yenilenmemek ve her an yeni şeyler öğrenmeye açık olmamak yanlış olur.
Bu maddeleri daha da artırmak mümkündür. Anlıyoruz ki zihin, bilgi benzini ile hareket eden bir motor gibidir. Katkılı veya yetersiz benzinle yolda kalırsak bu motorun ya da yolun suçu değildir. Rabbini (c.c) sevmek kendini sevmekten geçiyorsa, kendini sevmek kendisinin iyi durumda olmasına zemin hazırlamak anlamına geliyorsa, beyin verdiklerimizi kullanıyorsa, hayatın anlamı ve anlamsızlığı tamamen hangi niyetle hangi bilgiyi kullandığımıza bağlı ise; o zaman kendimizi sevelim ve gereğini yapalım. Bu yanlışların kıskacından kurtulmak için bir şeyler yapalım. ‘Ben daha doğru yaşamayı hak ediyorum’ diyelim.
Gülümseten inancı, doğru davrandıran bilgiyi ve insanlara iyi gelecek tutumu edinmek üzere, Rabbimiz (c.c) bize bugün de fırsat verdi. Belki bir saniye sonramız olmayacak. Hangi niyetle ölürsek, o niyetle yaşıyormuşuz gibi muamele göreceksek, önce niyet, sonra bilgi doğruluğu ve onu hayata geçirme azmi; Rabbimizin (c.c) engin rahmet yağmurlarını gönül toprağımıza isabet ettirsin ve inşallah imanımızın güçleneceği yeni ufuklar bize yol olsun.
Ya ilâhi, doğru düşünmeyi, doğru anlamayı, doğru konuşmayı ve doğru yaşamayı nasip et. Bizi anlayışlı ve anlaşılır kıl. Son nefesimize kadar zihnimiz, bizi Sana yaklaştıracak bilginin, modelin, ahlâkın ve yaşama biçiminin peşinde olsun. Hayırlı bir gidiş bizim nasibimiz olsun, her şeye gücü yeten ey Rahmeti Rahman (c.c).
Saliha Erdim / Diriliş Postası
