Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 13-01-2017 08:52   Güncelleme : 13-01-2017 08:52

Kim Ne Derse Desin Önümüz Açık

Felaket senaryoları havada uçuşuyor da dayanağı ne?

Kim Ne Derse Desin Önümüz Açık

Defalarca test edilmiş konularda bu defa olayların farklı gelişeceğine ve her şeyin altüst olacağına inanılmasını gerektiren ne var?

Felaket tellalları kaçıncı defa duvara çarptığında akılları başına gelecek.

Felaket ihtimali olan bir yere yüz milyar dolar yatırım seçeneğini kim tartışır.

Körfez bölgesinden Türkiye’ye yatırım seçeneklerinin konuşuluyor olması bile, felaket senaryolarının ne kadar boş olduğunu gösteriyor bana göre.

Parası olanların hayata bakışı farklı oluyor ve parası olanlar risk konusunda herhangi birimizden farklı değerlendirmeler yapıyor.

Yüz milyar dolardan söz ediyoruz. Yüz milyar doları olan, krizin bırakın yakınından geçmeyi, krizin konuşulduğu yerin bile yakınından geçmez.

Bir gösterge aranıyorsa, en önemli gösterge bu.

Bu trend artarak devam edecektir.

Türkiye, ihtiyacı olandan çok çok fazla seçeneğe sahip.

Bu seçeneklerin kullanılması ise bir tercih.

Türkiye tercihlerini nasıl kullanır, bu siyaset tarafının işi.

Ancak önünde bu kadar tercih bulunan bir ülkenin krizde olduğunu hiç kimse söyleyemez.

Dövizdeki artışın negatif tarafları olduğu gibi pozitif tarafları da var.

Türkiye, dövizdeki fiyat artışının oluşturacağı negatif etkileri ortadan kaldıracak tedbirleri almaya yetecek kadar gücü ve ekonomik derinliği olan bir ülke.

Bir krizden söz edebilmek için, karşınızda bulunan risklere karşı seçeneğinizin olmaması, buna ilaveten de negatif etkileri karşılayacak derinliğe de sahip olmamanız gerekir.

Türkiye yeterli seçeneklere de, gerekli derinliğe de sahip olan bir ülke.

Şu anda Türkiye’de bulunmayan, yani bir kriz olacaksa şu an itibariyle bunun riskini üstlenmemiş olan fonların, krizin eşiğindeki bir Türkiye’ye yönelmeleri mümkün mü?

Trump’ın başlamasıyla birlikte dış politik risklerde büyük bir değişim yaşanacaktır. Buna bağlı Türkiye’nin terör riskleri de ciddi şekilde azalacaktır.

Türkiye’nin teröre karşı savaşta bütün insani seçenekleri denedikten sonra başladığı politik, insani, hukuki, hatta her açıdan meşru savaşındaki başarısı, dış politik konjonktür ile birleştiğinde kısa zamanda kesin sonuçlarını verecektir.

Türkiye sağlam bir politik akıl etrafında da birleşmiş durumda. 

Yeni Türkiye paradigması inşa ediliyor.

Milleti bir arada tutacak alternatif bir ortak akıl projesi önermek ve savunmak yerine, marjinal eğilimlerin peşinden koşanlara yer bırakmayacak bir anayasal model geliyor.

Türkiye’yi kucaklayacak alternatif bir politik eksen önerisi yapamayan, tuzu kuru azınlığın fantezilerinin peşinde koşan, Türkiye’nin birliğini savunmayanlara yer kalmayacak.

Hiç canınızı sıkmayın.

Önümüz açık. İşler iyi olacak.

Yaşar BAŞ

adminadmin