Tarih
Giriş Tarihi : 01-09-2013 13:24   Güncelleme : 01-09-2013 13:24

MISIR DİRENİŞİNE SELAM VE DUA PROGRAMI SONA ERDİ

Samsun Sivil toplum kuruluşları tarafından her akşam Büyük Camii’de devam ettirilen Mısır ve Suriye Halkları direnişe selam ve şehitlere dua programı yapılan basın açıklamasının ardından dua ile sona erdi.

MISIR DİRENİŞİNE SELAM VE DUA PROGRAMI SONA ERDİ
Basın açıklamasını okuyan Memur Sen İl Başkanı Necdet Güneysu, “ Zulmü ve diktayı reddeden ve günlerce meydanlarda nöbet tutan Mısır halkını selamlıyoruz ve aziz Mısır’ın bütün evlatlarına diyoruz ki: Meydanlara ve alanlara inmeniz insanlığınızın gereğidir. Halkına cebr ve şiddet kullanan her türlü rejim alçaktır ve onurlu vicdanlar tarafından reddedilmelidir!” diye başladığı konuşmasına şöyle devam etti,
 
KATLİAMIN ÇOK ACI GERÇEĞİ 5000 ŞEHİT 10 BİN GAZİ
 
“Mısır’ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin serbest bırakılması ve görevine iade edilmesi talebiyle darbe karşıtlarının yaklaşık iki aydır gösteriler düzenlendiği  Adeviyye Meydanı'nda insani felaket yaşandı. Mısır güvenlik güçleri ve çeteler katliamlarına devam ediyor. Adeviyye meydanı çevresindeki  binalara çıkan keskin nişancıların hedef gözeterek gerçek mermilerle darbe karşıtı göstericilere ateş açtılar. Darbe karşıtlarına yapılan saldırıda 5000 ölü, 10.000 yaralı var.  Adeviyye Meydanı'ndaki Sahra Hastanesi yaralılara müdahale de yetersiz kaldı ve bu yüzden ölü sayısı arttı.  İskenderiye'de darbe yanlısı baltacılar yüzlerce sivili camide kuşatarak halka saldırdı. Mısır'da darbeci zalimler halkını katlederken, Suriye'de 100.000 insanını katleden Zalim Esed çocuk ve kadınları kimyasal silahlarla katletmeye devam ediyor. Doğu Türkistan, Uygur müslümanlarının ise sadece Kur'an eğitimi aldıkları için 10’larcası Zalim Çin tarafından katlediliyor. Arakan'da insanlar sadece Müslüman oldukları için yakılarak katlediliyorlar. Zulüm dünyanın dört bir tarafını sarmış ve insanlık katledilmektedir.
 
İNSANLIK İÇİN DİRENİŞ DİRİLİŞTE
Bu aşamada Samsun Büyük Camii’nde bir çok sivil toplum örgütünün katkı verdiği  “İnsanlık İçin Diriliş Direnişte…” başlıklı etkinlik akşam ile yatsı vakitleri arası 12 gün boyunca kesintisiz devam etti. Bu akşam sona erdirdiğimiz etkinliğin semeresi olarak kamuoyu ile şunları paylaşmak istiyoruz:
Bir tarafta ABD ve Avrupa öte yandan Rusya ve Çin, Batılılar ve Doğulular elbirliğiyle halkların iktidarına karşı duruyorlar. Mısır'da darbeyi alkışlıyorlar. Büyük ajanslar katliamı haber bile yapmıyor. Çünkü Müslüman kanının akması onlar için sıradan bir şey. Bu gösteriyor ki Müslüman’ın Müslüman’dan başka dostu, tutacağı dalı yok!
 
Onlar Müslümanların yaşadığı yerlerin istikrarsız olmasını istiyorlar. Yönetimleri küresel güçlerden yana olanlara ilişmiyorlar. Müslümanların sürü gibi güdülmesini istiyorlar. Nerede halkın iktidar talebi olsa orada kriz bölgesi oluşturuyorlar. Onlara göre kontrol edemedikleri, sömüremedikleri her  bölge tehdit altında.  
 
İsrail'in bölgedeki alçakça uygulamaları zaten biliniyor. Ancak Müslümanların daha sinsi ve rezil düşmanları var. Darbeciler, Suudi ve körfez ülkelerince finanse ediliyor. Bölgede Suudiler ve satılmış şeyhlik rejimleri, efendilerine minnettarlıklarını ödemek için zalimlere para akıtmaya devam ediyor. Suudi Amerika Ortadoğu'nun baş rezili olarak özgürlük taleplerine karşı ihanetini sürdürüyor. Bir yandan darbecilere para akıtan Suud rejimi diğer yandan Bahreyn'de özgürlük taleplerini tankların altına alıyor.
 
MAZLUMUN YANINDA OLACAĞIZ
Müslümanca duruşumuz şudur ki, kimden ve nereden gelirse gelsin zulmün ve istibdadın karşısında; kim olursa olsun mazlumların yanında olacağız. Bugün yeryüzünde Müslüman olmak zulme uğratılmakla bir hale getirilmişse, ümmet olmanın sorumluluğu ile üstümüzde oynanan oyunlara karşı dikkatli bir bakış açısı kazanmak zorundayız.
 
Bilinmelidir ki Müslüman halkların coğrafyamızda yaktığı devrim ateşi önce kuklaları sonra kuklacıları topraklarımızdan defedene kadar gittikçe büyüyecek!
Bilinmelidir ki halktan toplanan paralarla alınan silahları halkına doğrultan hangi güç varsa şerefini kaybetmiş bedbahttır.
 
Bilinmelidir ki kafirler ve kuklaları tarafından coğrafyamıza yapılan saldırıları şiddetle reddediyor, kafirlerin zulmüne karşı yine kafirlerden aman ve yardım dilemeyi aşağılanma olarak görüyoruz.
Yine bilinmelidir ki bu mücadele insanlığın, insanlığı yok etmeye iman etmiş küresel zorbalara karşı bir mücadelesidir.
 
Son olarak; Mısır'da,  Suriye'de, Bahreyn'de, Arakan’da, Doğu Türkistan’da Tunus’ta "Lebbeyk Ya Allah" diyerek direnen kardeşlerimizin yanlarında olduğumuzu ilan ediyor katilleri lanetliyor, Müslümanları ümmet olmanın sorumluluğuna ve izzetine sahip çıkmaya davet ediyoruz.
adminadmin