Tarih
Giriş Tarihi : 12-08-2013 12:33   Güncelleme : 12-08-2013 12:33

O DEVİRLER GERİDE KALDI

Genelkurmay'dan eski dönemlerdeki tarz ve tonda açıklamalar bekleyenlere cevap geldi; "Açıklama beklemeyin o devirler geride kaldı"

O DEVİRLER GERİDE KALDI
Askeri yetkililerle görüşen Vatan Gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Çelik, geçmiş dönemlerdeki gibi Genelkurmay'ın siyasete ve ülke yönetimine müdahil olacak şekilde açıklamalar yapmamasının nedenlerini sordu.

Askeri kaynakların verdiği cevap netti: "Orgeneral Özel, önceki dönemlerde gündemdeki konularda TSK adına yapılan açıklamaların, hem Silahlı Kuvvetler'i hem iktidarları yıprattığına, dolayısıyla ülkeye zarar verdiğine inanıyor."

İşte Murat Çelik'in askeri yetkililerle yaptığı görüşme ile ilgili notları:

"Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) komuta kademesi, mensuplarının yargılandığı davalar konusunda sessiz mi? Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve kurmayları pasif davranıp, başında bulundukları kurumun muvazzaf ya da emekli personelinin haklarını savunmakta yetersiz mi kalıyor?

Eski Genelkurmay Başkanı, emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un cezaevinden Hürriyet Gazetesi'ne gönderdiği mektupta kullandığı ifadeler ve ardından dünkü Milliyet'te Fikret Bila'nın kaleme aldığı yazı, yukarıdaki soruları tekrar gündemin ilk sırasına taşıdı ve tartışma alevlendi.

Artık açıklama yok

Ergenekon davasında mahkemenin müebbet hapse mahkum ettiği Eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ'un mektubu ve Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Bila'nın kaleme aldığı yazı sonrası, askeri kaynakların gelinen nokta ile ilgili görüşlerine başvurdum.

Aldığım yanıtlar, TSK'da 'Necdet Özel dönemi'nin kodlarını da açıkça ortaya koyuyor. Askeri kaynakların verdiği bilgileri şu başlıklar altında toplamak mümkün:

- Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, geçmişte gündemdeki tartışmalı konularda TSK adına yapılan açıklamaların, hem Silahlı Kuvvetler'i hem de siyasi iktidarları yıprattığına, dolayısıyla ülkeye zarar verdiğine inanıyor.

- Orgeneral Özel, "ülke gündemindeki tartışmalara Genelkurmay'ın kurum olarak müdahil olup, siyasi polemiklerin içinde yer almasının TSK açısından da, sivil otorite için de prestij ve güven kaybına yol açtığı, sonuç olarak bu durumdan ülkenin zarar gördüğü" yönündeki görüşünü kurmaylarıyla paylaştı ve döneminde bu anlayışa göre hareket edileceğini ifade etti.

- Sonuç olarak Necdet Özel, Silahlı Kuvvetler'i siyasi tartışmaların tarafı haline getiren (ya da en azından bu yönde bir algıya yol açan) gündeme ilişkin açıklama yapma alışkanlığına son verdi. Özel'in göreve geldiği günden beri bu konuda sergilediği hassasiyet bundan sonra da devam edecek. Yani Genelkurmay'dan artık eski dönemlerdeki tarz ve tonda açıklamalar beklemeyin. O devirler geride kaldı. Bu demokrasinin ve demokrasiye olan inancın bir gereğidir.

Pekiyi ya son açıklamalar?

Yukarıdaki anlayışı açıkça seslendiren askeri kaynaklara, "Pekiyi başta geçen haftaki (6 Ağustos 2013 tarihli) olmak üzere, son dönemde yapılan açıklamalar bu söyledikleriniz ile çelişmiyor mu?" diye sordum.
Aldığım yanıt aynen şu oldu:
- O açıklamaların her kelimesi büyük bir özenle ve hukukçular ile de istişare edilerek yazıldı. Son Ergenekon açıklamasının bir benzeri, Balyoz davası konusunda da yapılmıştı. Her iki açıklamada da, bağımsız yargıya müdahale olarak algılacak hiçbir unsur yok. Yapılan sadece TSK'nın temennilerini dile getirmek ve yargılanan mensupları ile ailelerine moral destek vermekten ibarettir.

Aynı kaynaklar 6 Ağustos tarihli, Ergenekon davasında mahkemenin verdiği kararlar üzerine yapılan açıklamanın iki cümlesine özellikle dikkat çekti:

1. "... TSK mensuplarıyla ilgili soruşturma ve kovuşturmalar yakından takip edilmekle birlikte sabır, metanet, soğukkanlılık ve aklıselimle hareket edilerek yanlış anlaşılmalardan daima kaçınılmaktadır."

2. "... adil yargılanma ilkesi çerçevesinde, söz konusu yargılamanın hakkaniyete uygun, kesin bir hükümle neticeleneceğine inanmaktayız."

Kaynaklar, 26 Temmuz 2013 tarihinde yapılan Balyoz davası ile ilgili açıklamasından da,

"Sayın Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel, göreve geldiği tarihten itibaren hukukun üstünlüğü ve kanunlara saygıçerçevesinde görevini yerine getirmektedir. Bu itibarla, adil yargılanma hakkını güvence altına alan Anayasa ve Kanun hükümleri uyarınca hareket etmeye özellikle dikkat ve özen göstermektedir" cümesinin altını çizdi.

Aldığım bilgiler arasında dikkat çekici bir nokta da şu:

Genelkurmay, devam eden davalarda görev yapan savcı ve hakimlerin, TSK'nın iç işleyişine ilişkin yeterli bilgiye sahip olmadığını düşünüyor. Son açıklamadaki "yargılamadaki hakkaniyet" vurgusu da işte buradan kaynaklanıyor.

Yaşlar da yanmasın

Komuta kademesi, yargılanan TSK mensuplarından (özellikle de general seviyesinin altındaki rütbelerde bulunan personelin) büyük bölümünün sadece verilen emirler gereği yaptıkları çalışmalar sebebiyle (Ergenekon'un yanı sıra özellikle Balyoz ve 28 Şubat davalarında) hüküm giydikleri görüşünde ve bu konudaki rahatsızlığını yasal platformlarda muhataplarına iletti, iletiyor. Yani Genelkurmay Başkanı; davalarda 'sap ile samanın ayrılmasını', 'kuruların yanında yaşların da yanmamasını' istiyor. (Ergenekon da geçerli ama Özellikle Balyoz ve 28 Şubat davalarında)

Özel, hep anlattı

Bu düşüncelere sahip olan Özel'in göreve geldiği günden bu yana söz konusu yargılamalara ilişkin uyguladığı yöntemin detaylarına ilişkin aldığım bilgilere gelince...

- Özel ve Genelkurmay 2'nci Başkanı (Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanan) Orgeneral Hulusi Akar, TSK'nın devam eden davalara ilişkin görüşlerini, başta MGK ve terörle mücadele gibi güvenlik konusunun ele alındığı platformlarda, Adalet Bakanı ve diğer siyasi muhataplarına defalarca aktardı.

- Özel, haftalık olağan görüşmelerinde Başbakan ve Cumhurbaşkanı'na elinde bulunan bilgileri sundu ve düşüncelerini iletti.

Bu noktada, TSK; Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın başta İlker Başbuğ hakkında söz konusu davalara ilişkin kamuoyuna açıkladıkları görüşlerde, Orgeneral Özel'in verdiği bilgiler ve ilettiği görüşlerin belirleyici etkisi olduğunu düşünüyor."

Kaynak: VATAN
adminadmin