Güncel
Giriş Tarihi : 21-03-2015 17:30   Güncelleme : 21-03-2015 17:30

Öcalan'ın nevruz mesajı

SAMSUN (AA) - Samsun'da bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, İmralı'da ömür boyu hapse mahkum edilen Abdullah Öcalan'ın Diyarbakır'da okunan mektubundaki çağrıyı önemli buluyor

Öcalan'ın nevruz mesajı

SAMSUN (AA) - Samsun'da bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, İmralı'da ömür boyu hapse mahkum edilen Abdullah Öcalan'ın Diyarbakır'da okunan mektubundaki çağrıyı önemli buluyor.

Dost Eğitim Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği (DOSTDER) Başkanı Hüseyin Mutlu, bin yılı aşkın süredir oluşan ve son 40 yıldır bozulan ve çatışma ortamına dönüştürülen kardeşliğin, tekrar bir dönüşüm noktasına girdiğini belirtti.

Abdullah Öcalan'ın mektubunun önemli olduğunu anlatan Mutlu, "40 yıldır kardeşliğimizi bozan çatışma ortamından çıkabilmek için silahsızlanma kararı alınmış olması, silahlı mücadeleden vazgeçilmiş olması gerçekten bin yıldır birlikte olduğumuz kürt kardeşlerimizle tekrar gelecekle ilgili kardeşlik kurgulamamızın yapılabileceğiyle ilgili umutlarımızı artırmıştır" dedi.

Mutlu, şöyle konuştu:

"Buna bağlı olarak yapacakları silahsızlanma kongresiyle, silahsız, demokratik düzgün bir yapılanma ve görüşmeler ortamının sağlanması Türkiye geleceği için önemlidir. Bu kardeşlik oluştuğunda bizim Ortadoğu'daki etkinliğimiz daha büyük artacak. Selahattin Eyyübiler nasıl bir zamanlar, Kürt komutanlar Kudüs'ü almaya gitti ve Filistin'in kurtuluşu oldularsa, yine o kardeşlerimizle Ortadoğu'daki bütün mazlum halkların yanına yine birlikte omuz omuza aynı kardeşlik duygusuyla gidebileceğiz. Önemli olan birbirimizin hukukunu çiğnemememiz."

Provokasyonlar yaşanabileceğini aktaran Mutlu, "Kürt kardeşlerimizden değil Kürt kardeşlerimiz içinde aldatılmışlığı olan, dış güçlerin, emperyalist güçlerin, siyonist güçlerin dürtmeleriyle büyük provokasyonlar gündeme gelebilir. Burada provokasyona karşı tepkimizi akıllı, duygusal davranmaksızın, mantık çerçevesinde yerine getirmemiz gerekebilir" ifadesini kullandı.

- SİYAH Başkanı Ömer İdris Akdin

Samsun İnsani Yardım Hareketi (SİYAH) Başkanı Ömer İdris Akdin ise onlarca yıldır bölgede olan bir şiddet örgütünün şiddet unsurlarını geri çekmesi ve demokratik açıdan direkt halka gidilerek çözüme ulaşılmasının önemli olduğunu söyledi.

Kürt vatandaşların üzerindeki silahlı baskı kalktığında gösterecekleri sivil tepkinin önemli olduğuna değinen Akdin, şunları kaydetti:

"Bir şiddet örgütünün şu anda silahları bırakıyor olması aynı zamanda dünya konjonktürüyle de alakalı bir durum. Çünkü artık silahlı mücadele halkta karşılığını bulmayan ve halkı bunaltan bir mücadele haline geldi örgüt açısından. Abdullah Öcalan'ın bu anlamdaki çözümlemeleri ile şiddet örgütünün Kandil bölgesindeki gerilla unsurlarının çözümlemeleri arasında fark olduğunu düşünüyoruz. İnşallah bu fark ortadan kalkar, sivil yapılanma askeri yapılanmanın önüne geçerek daha demokratik, daha insani, daha evrensel kurallar çerçevesinde çözüm bir sonuca ulaşır."

Güncelleme (21 Mart 2015, 19:30):

SAMSUN (AA) - Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın, "Bu yaşadıklarımız 77 milyon insanımızın bütün farklılıklarımızla bir ve beraber bir arada yaşama mecburiyetimizi pekiştirdiğine, 780 bin kilometre karelik vatan toprağımızı canımız pahasına bir ve beraber tutma sorumluluğumuzu bize bir kez daha hatırlatmıştır" dedi.

Aydın, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında İmralı'da ömür boyu hapse mahkum edilen Abdullah Öcalan'ın Diyarbakır'da okunan mektubundaki çağrıyı değerlendirdi. 

"Türkiye'mizin normalleşmeye ihtiyacı vardır. Ülke gergindir" diyen Aydın, "Yanı başımızda Suriye, Irak ve Libya’nın halini görünce, Arap baharıyla İslam ülkelerinin düşmüş olduğu durumu görünce son 3-5 yıldan beri ülkemizde de yürütülen birkaç süreçlerin ülkemizin huzuru ve kardeşliği adına neye mal olup olamayacağı konusunda da ciddi kaygılarımız vardır. Türkiye’de siyasi partilerin ülke menfaatini kendi siyasi partilerinin menfaatlerinin önüne koyarak, tercihlerini yeniden gözden geçirme zaruretleri vardır" diye konuştu. 

Tüm Türkiye'de olduğu gibi Diyarbakır'da da Nevruz Bayramı nedeniyle kutlamalar düzenlendiğini, açıklamalar yapıldığını kaydeden Aydın, şiddetin, kanın, gözyaşının, acının olmadığı haliyle kutlamaların tamamlanmasını önemli bir merhale olarak gördüklerini ifade etti.

Nevruzun, umutların yeşermesine milletin birliği ve dirliğine vesile olması temennisinde bulunan Aydın, şöyle konuştu:

"Yapılan açıklamalar kim tarafından yapıldı, nasıl yapıldı onlar ayrı bir konudur. Fakat bildiğimiz bir şey var. Bu yaşadıklarımız 77 milyon insanımızın bütün farklılıklarımızla bir ve beraber bir arada yaşama mecburiyetimizi pekiştirdiğine, 780 bin kilometre karelik vatan toprağımızı canımız pahasına bir ve beraber tutma sorumluluğumuzu bize bir kez daha hatırlatmıştır. 

Hem millet olarak bir arada yaşamak hem de ecdadımızın kanlarıyla neredeyse her metrekaresini suladıkları bu vatan toprağını misak-i milli sınırlarımızı 780 bin kilometrekarelik toprağımızı bir vatan olarak bir ve bütün olarak tutma bilinci ve şuurunu yaşanan hadiseler daha çok elzemiyet kesbedecek şekilde aşılamıştır.

Umarım bu hususta ülkemizi idare edenlerde bundan sonraki süreçlerde daha temili olurlar. Netice itibariyle bu gün kaygı verici sürecin müsebbibi de dün öngörüsüz, dün attığı adımın söylediği sözün neye tekabül ettiğini bilemeyen idarecilerimiz sebebiyle olmuştur. 'Zararın neresinden dönülürse kardır' deyimi ya da sözünden hareketle ülkemizi idare edenlerin umarız bundan sonra söyledikleri söze atıkları adıma her zamankinden daha fazla dikkat ederler, Irak'ın, Suriye'nin, Mısır'ın, Libya'nın içinde bulunmuş olduğu bu vahim durumdan ders alarak daha sağlıklı politikalar gerçekleştirirler."  

 

Güncelleme (22 Mart 2015, 14:30):

TRABZON (AA) - Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Atilla Uğur, Abdullah Öcalan'ın nevruz kutlamalarındaki mesajına ilişkin, "Diyarbakır'da şehitlerimizi mezarlarında ters döndüren, gazilerimize tekrar o acıları yaşatan ve Türk milletine sövülen bir açıklama yapıldı" dedi.

Partisinin Trabzon il başkanlığı binasının açılışında, görevde olduğu dönemde Abdullah Öcalan'ın 1999 yılında kendisinin de olduğu sorgu kayıtlarını partililere izlettiren Uğur, burada yaptığı konuşmada, içinin kan ağladığını belirterek, "Dün Diyarbakır'da şehitlerimizi mezarlarında ters döndüren, gazilerimize tekrar o acıları yaşatan ve Türk milletine sövülen bir açıklama yapıldı. İmralı'daki terörist başı Türk milletine emirler yağdırdı. Buna bizi idare edenler sebep oldu. Diyarbakır'da bizim bütün değerlerimize sövülürken Ordu'da da Trabzon'da da buralara sığmamalıydık. Anayasa'nın bize verdiği haklar doğrultusunda ayağa kalkmalıydık. Bu yakında olacak" diye konuştu.

Uğur, Türk milletinin 7 Haziran'da Öcalan'ın serbest bırakılıp ülkenin bölünmesi veya hak ettiği cezayı çekip çekmemesi için karar vereceğini söyledi. Uğur, "Sonra ağlamanın ya da sızlamanın bir anlamı yok. Türk milleti, Karadeniz bölgesi kararı siz vereceksiniz" diyen Uğur, Öcalan'ın genel af ya da prostat kanseri gerekçesiyle serbest bırakılması karşısında tek başına kalsa da gidip İmralı'nın kapısına yatacağını vurguladı. Uğur, "Beni paramparça etmeden onu çıkaramazlar. Size bu sözü veriyorum" ifadesini kullandı. 

Karadeniz bölgesi ve Trabzon'da binlerce şehidin olduğunu ifade eden Uğur, "Bir sürü kucağımda kaybettiğim Mehmetçik var. Ne oldu? Şehitlerin kanı nereye gitti? O şehitlerin anaları, sabaha karşı ellerini açıp Fatiha okurken kimsenin ruhu duyuyor mu? O gazilerimiz, gencecik evlatlarımız kollarını, gözlerini ve bacaklarını kaybettiler. Bugün geldiğimiz nokta ne? Analar ağlamasın. Bunu en son askerler olarak biz isteriz. Ama analar ağlamasının bedeli, bu değil. Güneydoğu'da binlerce polis ve asker evladımız şehit. Bu mübarek topraklar, şehitler üzerinde duruyor" değerlendirmesinde bulundu.

adminadmin