Eğitim
Giriş Tarihi : 03-08-2020 15:50   Güncelleme : 03-08-2020 16:30

ÖNDER Başkanı Kamber Çal "İmam Hatip Ortaokulu Ve Lisesi Öğrencileri Türkiye Genelinde Sınavlarda İyi Dereceler Alarak Ülkemizin Yüzünü Güldürdü!"

28 Şubat sürecinin üzerinden bir buldozer gibi geçtiği İmam Hatip okullarının önündeki "katsayı" uygulaması kaldırılınca başarı grafiği yeniden zirveye çıktı.

ÖNDER Başkanı Kamber Çal

Milli ve manevi değerlerle donatılan öğrenciler matematik ve fen dahil diğer bütün alanlardaki Türkiye birincilikleriyle göz doldurdu.

 

Bir dönem ülkenin kaderini elinde tuttuğuna inan cuntacı zihniyetin ayaklarına pranga vurduğu İmam Hatipler eski parlak günlerine yeniden dönüyor.

Kısıtlama ve haksız uygumalar ortadan kalkınca son sınavlarda elde ettikleri ivmeyle Türkiye geneli başarının yüzde 32’lik dilimine damgasını vuran İmam Hatipler, birilerinin uykularına kaçırsa da bu ülke kazanıyor.

Geleneğinden ve tarihinden miras aldığı zenginlikten beslenen bu ülkenin öz evlatları kendilerine imkan sağlandığında neler yapabileceğini gösteriyor.

Bugün sadece Türkiye’nin değil artık dünyanın İmam Hatip nesline ihtiyacı var.

Biz de bu başarının sırrını ÖNDER Başkanı Kamber Çal ile konuştuk.

 

LGS ve YKS maratonu bitti ve sonuçlar açıklandı. İmam hatip liseleri nasıl bir sınav verdi dersiniz?

Güzel bir sınav verdiğini düşünüyorum. İmam hatip ortaokulu ve liselerinde eğitim alan öğrenciler, Türkiye genelinde sınavlarda iyi dereceler alarak imam hatip camiasının ve ülkemizin yüzünü güldürdü. LGS’de 6 imam hatip öğrencisi 500 tam puan alarak diğer liselerden arkadaşlarıyla birinciliği paylaştı. Bizleri gururlandıran bu gençlerimizin her birinin umutları, hayalleri var. Örneğin bu isimler arasından Kayseri 50. Yıl Dedeman İmam Hatip Ortaokulu öğrencisi Ahmet Faruk Yurdakul, mühendis olup yerli otomobil tasarlamak istiyor.

Akıl oyunları ve kodlamayı seven Çorum Belediyesi Hayrettin Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Hafız Yasin Yazıcı da hedefinde mühendislik olan gençlerden. YKS’de geçen yıl ilk yüzde 17, ilk binde ise 134 gencimiz yer almıştı.

Bu sene henüz tüm sonuçlar elimize gelmedi ama bu başarının katlanarak arttığını görüyoruz. Bu yıl da marka okullarımızdan Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden hafız Sümeyra Karacan YKS’de Eşit Ağırlık puan türünde

Türkiye 4.’sü oldu. Sözelde ise Mahmut Esad Şahindaş Türkiye 11.’si. Okulun ilk 100’de 10 öğrencisi, ilk 1000’de de 38 öğrencisi bulunuyor. Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Ali Arda Dalseçkin Dil 6.’sı oldu. Okuldan ilk 100’de 11 öğrenci, ilk 1000’de de 44 öğrenci var. Türkiye genelinde 5 imam hatip lisesi öğrencisi de TYT Ek Yerleştirme puanlarıyla birincilik aldı.

Tabii başarılı öğrencilerimiz, derecelerimiz bunlarla sınırlı değil. Bilgiler netleştiğinde başarıları daha net olarak göreceğiz.

 

MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ

Bu başarılara rağmen bir dönem ezilen ve horlanan imam hatiplerin bu ülkede sahip olduğu vizyon yeterince anlaşıldı mı sizce? Ya da mevcut tabloya baktığınızda yapılacak daha çok işimiz mi var diyorsunuz?

Elbette, daha söyleyecek çok sözümüz, yapacak çok işimiz var. Biz zaferle değil, seferle mükellefiz; rahmetli Necip Fazıl’ın dizelerinden ilhamla “Tohum saç bitmezse toprak utansın” diyoruz. Bizim işimiz; ülkemiz için, gençlerimiz için daha iyi bir eğitim, daha iyi bir gelecek nasıl sağlarız bunun cevabını vermek ve bu cevaba uygun çalışmalar yapmaktır. Bizim görevimiz ülkemizin bilişim, teknoloji alanındaki yeni beyinlerini hazırlamak, yerli yazılım ve donanımlarımız için mühendisler yetiştirmektir. Milli teknoloji hamlemize büyük katkılar sunan Selçuk Bayraktar gibi gençlerin, ülkemize ve tüm insanlığa hizmet edecek Nobel ödüllü fizikçimiz Prof. Dr. Aziz Sancar gibi, Fuat Sezgin gibi isimlerin aramızdan çıkmasıdır. Kültür-sanat, spor, edebiyat, İslami ilimler alanında donanımlı gençler yetiştirmektir. Ülkemiz için, dünya Müslümanları için ve tüm insanlık için hedeflerimiz ve hayallerimiz var; ancak ne kadar anlaşılabiliyoruz? Tam da anlaşıldığımızı düşünmüyorum açıkçası. Ama biz bugün bize bu yolu açanları nasıl rahmet ve minnetle anıyorsak bizden sonrakiler de geriye dönüp baktıklarında hakkı teslim edeceklerdir. Biz yeter ki üzerimize düşenleri tam olarak yerine getirelim.

 

GÖNÜLDEKİ EĞİTİM YUVASI SİNERJİSİ

28 Şubatta tabiri caizse köküne kibrit suyu dökülen imam hatiplere fırsat verildiğinde başarı çıtasını bir anda nasıl yukarı taşıdığını görüyoruz bu başarılarda. Bunun sırrı nedir sizce?

 

Öncelikle üniversiteye girişte imam hatiplere katsayı uygulamasının kalkması, yanlış bir yoldan dönülmesi çok önemli bir adımdı. Allah’a şükür bu haksızlığın ortadan kalkmasından sonra imam hatipli öğrencilerimiz kendilerini göstermeye başladı; yıllar içinde artan bir başarı grafiği yakaladı. Diğer bir husus ise 2014 yılında eğitim hayatına başlayan proje okulları ile okullardaki branşlaşma; çeşitli ilgi alanlarına göre ayrılan bölümlerin eğitime dahil olması. Bu çerçevede imam hatiplerde fen ve sosyal bilimler, dil, sanat, uluslararası, hafızlık, temel İslam bilimleri, spor ve teknoloji olmak üzere 8 ayrı bölüm bulunuyor. Gençlerimiz ilgi ve yetenekleri doğrultusunda eğitim alma fırsatını yakaladığında, gönlündeki eğitim yuvasını tercih ettiğinde başarıları daha da yükseliyor.

 

Son yıllardaki başarı grafiğine baktığımızda imam hatip ruhunun yeniden canlandığını söyleyebilir miyiz?

Biz hiç imam hatip ruhunun öldüğünü düşünmedik ki! İmam hatipler bu ülkede halkın talepleri ile açılmış; baskıcı, halkın değerleriyle kavga eden tek parti iktidarında tüm olumsuzluklara rağmen kurulmuş, yıllar içinde teveccüh bulmuş ve sürekli bu okullara yönelik talep artmış kurumlar. Geçmişte imkansızlıklarla, halkın cebinden verdiği paralarla kurulan okullar, tüm olumsuzluklara karşı sürdürülmeye çalışılan eğitim, bugün değişen düşünce yapısı ve fiziki imkanlarla birlikte daha iyi bir noktaya gelmiştir. Dün olduğu gibi bu okullarda münazaralar da yapılmakta 40 Hadis Yarışmaları da düzenlenmekte, kitap okuma halkaları da kurulmaktadır. Hemen hemen her okulumuzda bir dergi çıkmakta, kongreler ve panellerde ulusal-uluslararası konular ele alınmaktadır. Gençlerimizin çok yönlü bir eğitim sürecinden geçmekte, bir taraftan da milli ve manevi değerleriyle, köklerinden aldığı güçle hedefe yürüyen gençler yetişmektedir.

 

GENÇLERLE TEKNOLOJİYİ BULUŞTURDUK

Kendim de bir imam hatipli olarak soruyorum. Bizim zamanımızda teknoloji bu kadar hayatın içinde değildi. İmam hatip öğrencileri bu dönemde teknolojiyi ne düzeyde işler vaziyette ve bu alanda başarı düzeyi nedir?

 

Bizim kuşağımızda teknoloji hayatımızın içinde değildi. Pek az imkan elimizin altındaydı. Bugün artık gençlerimizin sadece teknolojiyi kullanma becerisi göstermesi değil, teknoloji üretiminde yer almaları gerekiyor. Bizim hedefimiz bu yönde ve bunun için çalışıyoruz. ÖNDER olarak geçtiğimiz dönemde pilot okullarımızda Tekno ÖNDER adını verdiğimiz teknoloji kulüpleri kurduk. Yine okullarımızda Tekno Önder Bilim Söyleşileri ve “Dört Dörtlük Buluşmalar” gerçekleştirdik. Gençlerimizle teknolojiyi ve hayatımızdaki yerini konuştuk. Biz bu konuya çok önem veriyoruz. Tam da gençlerimizin teknolojiyi işlemeleri, yeni teknolojileri üreten beyinler olarak yetişmeleri için çalışıyoruz. Bu çerçevede Türkiye genelinde pek çok okulumuzda çalışmalar, atölyeler yapılıyor, uluslararası yarışmalara iştirak sağlanıyor. Yurtdışında ülkemizi temsil eden takımlarımız kupalarla, başarılarla dönüyor. Tabii biz henüz yolun çok başındayız. Küçük küçük denemeler ve tecrübelerin daha ileri noktaya taşınması ve sürekliliğinin sağlanması gerekiyor.

 

Yine buradan bakınca imam hatip okullarının geleceğini nerede görüyorsunuz?

İmam hatiplilerin bugün proje okulları, 8 ayrı dalda verilen eğitim, 9 yabancı dilin bu okullarda öğretilmesi ile artık kendilerini göstermiştir. Türkiye’de 80 ülkeden gençlerimizin eğitim gördüğü 13 uluslararası imam hatip mevcuttur. Yurtdışında ise 22 ülkede 54 okul imam hatip müfredatı uygulamaktadır. İmam hatipler Türkiye’ye özgü bir model olarak yurt dışında da kabul görmekte ve sayıları hızla artmaktadır. Bunun hem Müslüman topluluklar ve ülkeler, hem de diğer ülkeler açısından önemi büyüktür. Çünkü bu okulların temel felsefesi Kur’an ve sünneti referans alan mutedil Müslümanlar yetiştirmektir. İslam’ın da öngördüğü ‘vasat müslüman’ tipi; ahlaklı, ailesine, ülkesine milletine ve tüm insanlığa karşı sorumluluk hisseden, elinden-dilinden herkesin emin olduğu insan tipi bugün tüm dünyanın ihtiyaç duyduğu insandır.

 

ULUSLARARASI BİR VİZYONA SAHİP

İmam hatiplerin ayrıcalığı kendi öz medeniyet kodlarıyla modern çağın nabzını tutuyor olabilmeleri diyebilir miyiz?

İmam hatipler bu toprakların mayasıdır. irfanıdır. Köklerinden ilham alarak hedefe yürüyen gençler, geleceğimizi inşa edecek, medeniyetimizi yeniden ayağa kaldıracaktır. Bu çocuklar gerçekten şanslı, çünkü; köklerini ve içinde bulundukları toplumu tanıyor ve bu kodlara göre yetişiyorlar. Dindar, kültürüyle barışık aynı zamanda onu yaşatan bir taraftan da dünya üzerindeki akranlarıyla rekabet edebilecek birikim ve donanıma sahip gençlerden söz ediyoruz.

 

İmam hatip vizyonunun uluslararası sahada temsili noktasında neler yapılıyor? Bununla ilgili hedefler neler?

Biz imam hatip modelinin yerli ve milli bir model olduğuna, bu topraklara özgü bir eğitim modeli olduğuna inanıyoruz. Bu yüzden hem İslam ülkeleri, hem Müslümanların yoğun olarak yaşadığı ülkeler hem de batı ülkelerine bunu öneriyoruz. Türkiye’de de uluslararası alanda da “Bizi bizden tanıyın, başarılarımızı görün ona göre karar verin” diyoruz. Karalama, kara propaganda ve algı operasyonlarına karşı imam hatiplere önyargısız, sadece bir eğitim kurumu olarak yaklaşılmasını, bu ülkenin çocuklarının yetiştiği eğitim yuvaları olarak bakılmasını istiyoruz. Uluslararası alanda da aynı şekilde kendimizi anlatmak istiyoruz. Batı toplumlarının ve ideolojilerinin çıkmaza girdiği bir dönemde bizim insanlığa söyleyecek sözümüz var.

Bunu başarabilirsek ve bir alternatif sunabilirsek ne mutlu bize.

Diriliş Postası / Muhammed Şimşek

Recep YAZGANRecep YAZGAN