Gündem
Giriş Tarihi : 12-03-2014 13:19   Güncelleme : 12-03-2014 13:19

OSMANLI DEVLETİ'NDEKİ PARALEL YAPI!

A Haber’de Can Okanar moderatörlüğündeki “Anlatılmamış Öyküler”e konuk olan Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci, Osmanlı Devleti’nde Sultan Abdülhamid’i tahttan indiren ‘Paralel yapı’ ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.

OSMANLI DEVLETİ'NDEKİ PARALEL YAPI!
 “ABDÜLHAMİD ÇÖKÜŞTEKİ DEVLETİ AYAKTA TUTTU”
 
Sultan Abdülhamid, gerçek bir Tanzimat padişahıdır. Memleketi demir ağlarla, karayollarıyla donatmış, her kasabaya bir ortaokul, büyük şehirlere lise açmış, bugün işleyen ne varsa üniversiteler mesela İstanbul Üniversitesi onun eseridir. Bunlar hiç anlatılmamıştır. 30 sene çöküşün eşiğindeki bir memleketi ayakta tutmuştur. Çünkü 93 Harbi’nde Ruslar, Yeşilköy’e kadar geldiler. Bu antlaşmayı en salih şekilde yaparak belayı defetmiştir. Fakat bu istihbarat ağına, bu sıkı idaresine rağmen 30 yıl sonra tahtını kaybetmiştir. Almanlar’ın desteklediği 1908 İhtilalı ile İkinci Meşrutiyet ilan edildi. Osmanlı’da bir paralel yapı oluşmuştu o zamanlar. Askerler, memurlar hep ittihatçılara mensuptu. Hatta Abdülhamid Manastır Valisi’ne bir telgraf çekmişti. “Manastır’da ne kadar ittihatçı var, bildirir misiniz?” diye. “Bendeniz dışında herkes ittihatçı, bütün memurlar, subaylar…” yanıtını almıştı. Yani iktidar elden gitmiş. Bir padişahın iktidarı var, bir de İttihat ve Terakki’nin iktidarı var. Paralel yapı. Sultan Hamid tahtta kalmak üzere Meşrutiyet ilan edildi. Bütün yetkileri budandı padişahın. Padişah, Avrupa’daki emsallerine benzer parlamenter bir monark oldu. Osmanlı devleti için bir demokrasi tecrübesi.
 
“PİNTİ HAMİD PİYESLERİ, PESPAYE KARİKATÜRLER…”
 
Meşruiyet’in ilan edildiği gün aynı zamanda da basın bayramıdır. Ertesi gün sansür kaldırılmıştır. O zaman kadar gazetelerde sansür tatbik edilirdi. Gazeteler basılmadan önce sansüre giderdi. Ama bu sansür heyeti korkunç insanlar değildi. İlim sahibi kimselerdi. Halkı galeyana getirecek, halkın aklına tehlikeli olduğu düşünülen görüşler sokacak haberler, yazılar çıkarılırdı. Sansürcüler o kadar ileri gitmişlerdi ki padişahın çizdiği sınırların içine ne olur ne olmaz diyerek birkaç sınır daha çizmişlerdi. Gülünç olmuştu sansür. Ama vardı. Sansür kaldırıldı, ne güzel! Basın hürdür, sansür edilemez. Abdülhamid devri okuma-yazma oranının en yüksek olduğu dönemdir. Çok fazla gazete vardı. Bu da çok bilinmez. Gazeteler her gün Abdülhamid’i yere seren, pespaye eden yazılar yazdılar, karikatürler çizdiler. Kadınlar oynatan, yılan şeklinde. Pinti Hamid piyesleri oynatıldı. Sultan Hamid o zamana kadar muhafazakarlar tarafından çok sevilen, halife olduğu için kendisine bağlanılan, halifelik siyasetiyle dünya siyasetine ve Türklere çok yardımcı olan, halkın sevdiği bir padişahtı. 9 ay içinde Sultan Abdülhamid milletin gözünden düşürüldü.

STAR
adminadmin