Siyaset
Giriş Tarihi : 01-10-2013 09:26   Güncelleme : 01-10-2013 09:26

PAKET TÜRKİYE’NİN İTİBARINA BÜYÜK KATKI YAPACAK

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Bugün Sayın Başbakanımızın açıkladığı kapsamlı demokratikleşme paketi Türkiye'nin yurt dışındaki itibarına büyük katkı yapacaktır" dedi.

PAKET TÜRKİYE’NİN İTİBARINA BÜYÜK KATKI YAPACAK
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan demokratikleşme paketini basın mensuplarına değerlendiren Davutoğlu, bir bütün olarak demokratikleşme süreçlerinin Türkiye'nin dışarıdaki itibarına olağanüstü katkı sağladığını söyledi.
 
Artık, bir ülkenin dünyadaki gücünün ve itibarının sahip olduğu askeri güçle, ekonomik güçle ölçülmediğine işaret eden Davutoğlu, insan hakları konusunda ulaşılan standart, demokratik haklar konusunda ortaya konulan faaliyetin belki de ekonomik ve askeri güç kadar, bir ülkenin yumuşak gücünü artıran sonuçlar doğurduğunu ifade etti. Davutoğlu, şöyle konuştu:
 
"Bugün Sayın Başbakanımızın açıkladığı kapsamlı demokratikleşme paketi bu anlamda Türkiye'nin yurt dışındaki itibarına büyük katkı yapacaktır. Bu paketin unsurları gerek siyasal katılıma teşvik eden unsurlar gerek kültürel haklar bağlamındaki unsurlar gerekse yaşam tarzı ve kişisel verilerin korunması da dahil olmak üzere insan hakları ve özgürlükleri konusundaki hususlar demokratik standartlar konusunda Türkiye'nin aldığı mesafeyi ortaya koyuyor."
 
Paketin, Parlamentonun yeni çalışma döneminden 1 gün önce ve ayrıca AB ilerleme raporundan hemen önce ilan edilmiş olmasının da hem içeride hem de dışarıda geniş yankı uyandıracağına işaret eden Davutoğlu, "Ben bu paketin ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu yönde atılacak her adımın, insan hakları konusunda atılacak her adımın ülkemizin itibarına olağanüstü katkı yapacağına inanıyorum. Bundan sonra da bu demokratikleşme süreci, nihayet mükemmele hiçbir zaman hemen erişilmiş olmaz bundan sonra atılacak adımlar konusunda da toplumumuzun bilinçli bir çaba içinde olmasını diliyorum." diye konuştu.
 
İsviçre temasları
 
Basın mensuplarının, İsviçre'de gerçekleştirdiği temaslar konusundaki sorusu üzerine Davutoğlu, son bir haftada New York'ta birçok açıdan yoğun bir şekilde önemli toplantılar gerçekleştirdiklerini anımsattı.
 
Cenevre'de de Suriye'nin komşuları ile BM üyelerinin birlikte gerçekleştirdikleri mülteciler ve insani durumla ilgili özel oturuma katıldığını ve üye ülkelere hitaben konuşma yaptığını anlatan Davutoğlu, "Konuşmada da vurguladığım gibi, Suriye krizinin belki bizim açımızdan en önemli boyutu insani boyutudur. 21. yüzyılın belki de en büyük insani trajedisi Suriye'de yaşanmıştır, şu ana kadarki. Daha önce görülmemiş ölçekte sivil kayıplara yol açan ve ilk defa bir kimyasal silah saldırısının da yaşandığı bu gelişmelerden Suriyeli kardeşlerimiz derinden etkilenmişlerdir" dedi.
 
Uluslararası toplumun şu ana kadar Suriye'deki insani durumla ilgili istenilen, beklenilen ve üzerine düşen görevi yapmadığını, yapamadığını ve bu konuda hiçbir BM Güvenlik Konseyi kararı alınamadığını vurgulayan Davutoğlu, BM mekanizmalarının son derece yavaş olduğunu, bazen bütün iyi niyetlere rağmen istenilen hedeflere ulaşmakta geciktiğini söyledi.
 
Suriye'ye komşu ülkeler toplantısının ikincisini de gerçekleştirmiş olduklarını dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:
 
"Bu toplantının BM mekanizmalarını harekete geçirmesi bakımından verimli olmasını diliyoruz. Burada, konuşmada da vurguladığım gibi bir derin hayal kırıklığımı da ifade etmek istiyorum. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde geçtiğimiz hafta kabul edilen tasarıda, ki hepimiz destekledik. Kimyasal silahların tasfiyesine yönelik önemli bir karar tasarısı kabul edildi. Ancak bu karar tasarısında çok talep etmemize ve birçok ülke talep etmesine rağmen insani boyutla ilgili bir atıf söz konusu olmadı. Bunu uluslararası forumlarda dile getirdik, ikili görüşmelerde, özellikle Amerika, İngiltere, Fransa nezdinde dile getirdik. Onlar en kısa zamanda bu kez insani durumla ilgili ayrı bir karar tasarısı çalışması yürüttüklerini, onunla ilgili ayrı bir karar kabul edileceğini ifade ettiler. Ümit ederiz bugün de vurguladığım gibi, bu karar tasarısı en kısa zamanda çıkar ve Birleşmiş Milletler'in alandaki faaliyetlerine bir anlamda yetki katacak, mültecilerin Suriye içinde kalmasını temin edecek bir çalışma yürütülür."
 
Türkiye'nin her zaman Suriyeli kardeşlerine yardım eli uzatmak için açık kapı politikası takip ettiğini ve 500 bini aşkın Suriyelinin Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Davutoğlu, aynı zamanda Suriyelilere Suriye içinde yardım etmek için de yoğun bir çaba sarf ettiklerine dikkati çekti. Davutoğlu, Suriye'de Türkiye sınırına yakın bölgelerde oluşan kamplara gıda, ilaç ve tıbbi yardım yaptıklarını anımsattı.
 
Bugün ikili görüşmeler kapsamında BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un insani işlerden sorumlu yardımcısı Valerie Amos ile de bir araya geldiklerini ve yeni bir karar tasarısının kabulü konusunda neler yapıldığını ele alma imkanı bulduklarını belirten Davutoğlu, "Bizim onlardan da bütün BM yetkililerinden talebimiz, Suriye'deki mülteci kardeşlerimizin orada ihtiyaçları karşılanacak şekilde, kendi ülkelerinde kalması, bu konuda da çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz" dedi.
 
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı Fuat Oktay ve diğer yetkililerin de Cenevre'de olduğunu ve görüşmelerini sürdürdüğünü kaydeden Davutoğlu, bugün gerçekleştirilen toplantının uluslararası toplumun bu konudaki duyarlılığını artırmak için önemli bir platform olduğunu söyledi.
 
Bakan Davutoğlu, Cenevre'de Valeri Amos'un yanı sıra Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı William Burns ve Katar Dışişleri Bakanı Halid Bin Muhammed El Atiyye ile ikili görüşmeler yaptı.
adminadmin