Sağlık
Giriş Tarihi : 06-05-2019 11:31   Güncelleme : 06-05-2019 11:31

Ramazan’da doğru bilinen yanlışlar!

Samsun Büyük Anadolu Hastaneleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Uzm. Dyt. Elanur Yılmaz, Ramazan’da birçok insanın sıkça doğru olarak uyguladığı hatalara değindi.

Ramazan’da doğru bilinen yanlışlar!

Özellikle kulaktan duyma bilgilerle, sağlıklı olduğu düşünülen bazı uygulamaların oldukça yanlış olduğunu bildirdi. Uzman tavsiyelerini dikkate almalarını öneren Yılmaz, sıkça uygulanan bazı hataları açıkladı.  

1- Sahura kalkmamak

Ramazan ayında uzun süre besin alınmamasına bağlı olarak metabolizma hızında azalma görülür. Sahura kalkmamak ise metabolizma hızında azalmanın yanı sıra iftarda aşırı miktarda besin tüketilmesine yol açabilir, bunun sonucunda da kan şekerinde dengesizlikler ve gastrointestinal sistemde rahatsızlıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu yüzden Ramazan’da sağlıklı beslenmeyi sürdürmenin ilk koşulu sahura mutlaka kalkmaktır.

2-Vücudun ihtiyacı olan suyu meyvelerle / meşrubatlarla karşılanması ve Çay/Kahvenin susuzluğu önlediği yanılgısı

Meyveler ve meşrubatlar yüksek oranda su içerirler ancak vücudun kaybettiği suyu meyvelerle ve meşrubatlarla karşılamaya çalıştığımızda vücudumuza fazladan kimyasallar ve şeker almış oluruz.

Bilinenin aksine, çay ve kahve su atımını arttırdığı için daha çok susamaya neden olmaktadır. Bu yüzden tüketimi sınırlandırılmalıdır, bol su tüketimine özen gösterilmelidir.

3-Akşamdan kalan yemeklerin sahurda yenmesi

İftarda yediğiniz yemekler sahur için yağlı ve tuzludur bu yüzden de vücudun dinleneme geçtiği gece vakitlerinde bünyeyi fazla yormaktadır. Bunun yerine kahvaltı yapılması daha doğru olacaktır. Kahvaltıda tüketilebilecek olan haşlanmış yumurta, peynir, süt / yoğurt tok kalmayı sağlarken; domates, salatalık ve mevsim yeşillikleri vücudun su ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunacaktır.

4-Karpuz, kavun gibi şeker oranı yüksek meyvelerin tek başına / ölçüsüz tüketimi

Uzun süren açlıktan sonra dolaptan çıkan bir karpuzun hayır denilemeyecek kadar masum ve güzel durduğunu biliyoruz ancak her güzel şeyin olduğu gibi karpuzun da bir ölçüsü vardır ve şeker oranı yüksek meyveler sınıfında olduğu için porsiyon miktarına dikkat edilerek tüketilmelidir. Bunun yanı sıra karpuzun yanında tüketilebilecek olan peynir hem besleyiciliğini arttıracak hem de kan şekerinin aniden yükselmesini engelleyerek dengede durmasını sağlayacaktır. 

5-Her iftarda tatlı tüketilmesi / Şerbetli tatlıların tercih edilmesi

Her iftarda tatlı tüketilmesi uzun süren açlığın üzerine adeta kişilerde koşullanmış bir durum haline gelmiştir oysaki meyve tüketimiyle şeker ihtiyacı önemli ölçüde karşılanmış olur yani her iftarda tatlı tüketmek vücuda fazladan şeker alınması anlamına gelmektedir. Yine de biz biliyoruz ki diyetlerde yasaklar olmamalı, yeterli ve dengeli beslenme için kısıtlamalar yapılmalıdır. Bu yüzden haftada bir kez bir küçük kâse sütlü tatlı tüketilmesi hem kan şekerinde dengesizliğe yol açmayacak, hem de kişinin motivasyonunu sağlayacaktır.

6-İftarda hızlı yemek yenilmesi / çorba ve ana yemek arasında mola verilmemesi

Uzun süren açlık nedeniyle hızlı yemek tüketilmesi / geçişler arasında mola verilmemesi kişinin hem doygunluk hissinin oluşmasını engeller hem de sindirim sisteminde rahatsızlıklara yol açar. Beyine tokluk sinyalleri geç ulaştığından orucu çorbayla açtıktan sonra 10–15 dk mola verilmesi metabolizmanın uyanmasını sağlayacaktır. Besinlerin iyice çiğnenerek yutulması da sindirim sisteminin yükünü azaltır, kişiye zaman kazandırır hem de tokluk hissinin oluşmasını sağlar.

7- Su ihtiyacının birden karşılanması

Su ani ve hızlı bir şekilde içilmemelidir. Bu şekilde tüketimi mide bulantısına, mide-barsak sisteminde aşırı genişlemeye bağlı olarak kan basıncında ani düşüklüğe, baş dönmesine neden olabilir. Su tüketimi aralıklı olmalıdır. Örneğin orucu açtıktan sonra her yarım saatte bir bardak su içerek su ihtiyacınızı doğru bir şekilde karşılayabilirsiniz.  

8-Makarna /Pilav/Ekmeğin aynı öğünde tüketilmesi

Makarna, pilav ve ekmeğin ortak özelliği tahıl grubu besinlerdir ve karbonhidrattan zenginlerdir. Bu besinler kolayca sindirilip emilerek kan şekerinin yükselmesine yol açarlar. Bu yüzden değişim oranları dikkate alınarak aynı öğünde kullanılmak yerine farklı öğünlerde birbirlerinin yerine kullanılmalıdır.

adminadmin