Güncel
Giriş Tarihi : 06-05-2015 14:10   Güncelleme : 06-05-2015 14:10

Sabah’ın Paralel Doktora Kıyak Haberine Savunma Yazdı

  Gazete Gerçek Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Hayati Kaynar bugünkü köşesini Sabah Gazetesi’nin ‘Paralel Doktora Böyle Kıyak Yaptılar’ haberine ayırdı

Sabah’ın Paralel Doktora Kıyak Haberine Savunma Yazdı
  Gazete Gerçek Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Hayati Kaynar bugünkü köşesini Sabah Gazetesi’nin ‘Paralel Doktora Böyle Kıyak Yaptılar’ haberine ayırdı.. Kaynar haberin amacının belli olduğunu ve gazetecilikten uzaktan yakından ilgisi olmadığını belirttiği köşende şunları yazdı: Amcam yazıyor!.. Yok, yok!.. Yazmıyor!.. Avazı çıktığı kadar 'Beni de görün' diye bağırıyor!.. Dün; Sabah Gazetesi'ndeki haberi okumuşsunuzdur.. Amacı belli olan, Gazetecilikle uzaktan yakından alakası olmayan, Sırf, 'Ben sana gösteririm' mantığı ile yapılmış, düzmece bir haber!.. Düzmece!.. Çünkü; Oturdukları yerden, Kafa kafaya verilip yazılan bir haber!.. Öncelikle; Ortada 20 milyonluk bir ihale yok!.. 'Hükümet Düşmanı' denilen kişi, AK Parti'nin 2004 milletvekili aday adayı!.. Ortağı ise; AK Parti'nin kadın kollarının başını çekiyor!.. Ayrıca; Firmasına ait tüm raket ve sokak bilbordlarını da 7 Haziran seçimi öncesi AK Parti'nin emrine vermiş... Hepsinden önemlisi; Malum gazetenin, Malum muhabirinin söylediğinin tam aksine, 2014 yılının Eylül ayında Bank Asya ile ilişkiler kesilmiş... Asıl bomba; Alzheimer, demans ve parkinson gibi bakıma ihtiyacı olan 100 hastaya evlerinden alınıp sağlık hizmeti verilmesi işi... Gazete; ..."Hizmet, kişi başı 50 TL'den günlük 3 öğün yemek, ulaşım ve bakımı kapsıyor. İhaleyi şubatta Yılmaz'a ait "Mavi Kuşak Yaşlı Bakım Merkezi kazandı..." diyor!.. Bunun neresi kötü anlamadım!.. Yaşlı, Alzheimer, demans ve parkinson hastalığına yakalanmış bir insanı evinden alıyorsun, Temizliyor paklıyorsun, Üç öğün yemeğini verip gerekli tedavisini yapıyorsun, Ve Bunun karşılığında 50 TL ücret alıyorsun!.. Sonra da; Birileri aklınca intikam, Aklınca bir şeyler kopartma peşine düşüp, Böylesi bir vicdana; "Paralel yapı neferidir" diyerekten, Resmen, Adres verip, DÜŞMANDIR diyor!.. Yani; Gerek meslek ahlakı bakımından, Gerek TCK'ya göre suçun kralını işliyor!.. 100'lerce çalışanı olan firmayı da, Tarumar etmeye çalışıyor!.. Böyle bir gazetecilik anlayışı görmedim... Ha!.. Zamanın birinde bu tipler var mıydı?.. Vardı!.. Eline su dökülmeyecek kadar da efsane olmuşlardı... Bir Mustafa'dan bahsedilir!.. Nam-ı diar Mustafa!.. Derler ki; Dönemin valisi şehre girişini yasaklamış!.. Hele; Mangırı çok seven benim de mahkemelik olduğum Ayhan Köksal!.. Vallahi; Adamı suya getirir, Susuz götürür dü!.. Anlayacağınız; Bugünkü gibi, Sidikli değiller di!.. Bu şehir, Bunları kabul etmedi... Zaman!.. Temizlemeye temizledi.. Ancak; Takdir edersin ki, Her temiz halının altında mutlaka kıytırıklar kalır... İşte o da Dr. Ersin Yılmaz'a rastladı... Şimdi gelin varsayımlar üzerinden konuyu değerlendirelim... Ve diyelim ki, Birileri, Mavi Kuşak Bakım Merkezini kıskanmış, Ya da; Gazeteci müsvettesi diye ortalıkta gezinen soytarı kılıklı biri REKLAM istemiş, Alamamış!.. Ya da; 'Bana bakacaksın' diye direten, Yine, Bir Gazeteci, Veya internet sahibi de böyle bir işe soyunmuş olabilir... Ya da, ne bileyim; Soytarı kılıklı gazeteci ile kıytırıkcı bir araya gelip, 'Vur abalıya' yapabilir!.. Bunlar benim aklıma gelen komplo teorileri!.. Olabilir, olmayabilir!.. Ancaaaakkk!!!!... Hatırlarsanız, Bir gazeteci buna benzer bir olaydan ötürü "ŞANTAJ yapıp, reklam alıyor" sebebi ile mahkemelerde aklanmak için uğraş vermişti... O olayla, Bunu kıyasladığım da aradaki fark, Peşin söyleyeyim, Daha ağır basıyor!.. O yüzden; Bence SAVCILIĞIN bu rezilliği dikkate alması gerekiyor... Çünkü; Amcam haber yapmamış!.. Yalan yazmış!.. Baştan aşağı kendini yalanlamış!.. Çamur atmış!.. Kimin kayığına binmiş ise de; Oturacağı ŞAPI unutmuş!..
adminadmin