Kültür
Giriş Tarihi : 19-08-2018 11:00   Güncelleme : 19-08-2018 11:00

Saman kafalılar

Saman kafalılar

İnsanları ayrıştıran ve birleştiren şeylerin neler olduğu konusunda açık söylemek gerekirse -ki gerekir- değişmez, değiştirilemez ve belli meselelerin olduğunu düşünmüyorum ben. Her manada çıkarına dokunduğunuz biri, kendi çıkarının, itibarının, durduğu ya da olmak istediği yerin sarsıldığını düşünen biri sizin yanınızda ya da yakınınızda olsa da hadi daha açık söyleyeyim; akrabanız, tanıdığınız, sevdiğiniz, saygı duyduğunuz biri bile olsa hayret edilecek bir şekilde kendinden ve kendine benzeyenlerden başka herkesin siyasi düşüncesi, güncel mevzular için söyledikleri, yaptığı ve ettikleri için bütün o akrabalık, dostluk, muhabbet, saygı ne varsa hukuku çiğneyip ezebiliyor ve tuhaf olanı bunda ısrar ediyor. Hatta şöyle diyor; saman kafalılar…


Meseleyi biraz daha açmak zorunda olduğumun farkındayım ama aynı şeyleri tekrar etmekten de çekinmiyor değilim. Lakin bazen başka çare yok. Zira her göz görmek için değil demek ki. Göremiyor ya da görse de görmek istemiyor, istese de söyleyemiyor, söylese de yanlış söylüyor.

Şu birkaç zamandır açık açık yaşadığımız ve bütün dünyanın gözü önünde cereyan eden “Ekonomik ve ahlaksız, namert savaş” ve ucuz hileler karşısında insanların durumları, yaptıkları ve yapmaya çalıştıkları hatta susuşları bile onların safını bir turnusol kâğıdı gibi apaçık döktü önümüze. Ben kendi durduğum yeri açık açık söyledim ama yine söyleyeyim; amasız, fakatsız, lakinsiz devletin yanında durmak hem de sapasağlam durmak gerekir. Üç beş ne söylediği anlaşılmayan, nereye çevirirsen oraya giden, kime yakıştırırsan ona yakışan cümlenin ardından “ama” ile başlayan cümleler kuran her kim ise bana göre yanlış yerde duruyor, yanlış yerden bakıyor, ihanet ediyor, etmiyorsa da meylediyordur. Kıvırmaya ve kıvranmaya gerek yok. 

Utanmasanız devlet batıyor, dolar çıkıyor falan gibi martavallarla düğün bayram edeceksiniz. Etmemenizin sebebi de bana kalırsa içinde doğup büyüdüğünüz gelenek. Ezberlediğiniz siyasi kemikleşmiş düşünceleriniz devlete sahip çıkmanıza bile mâni oluyor. Devletin yanında duramıyor ve bu duramayışınızın da bir duruş olduğunu söylüyorsunuz. Zaten kazanamayacağınız bir şeyi yine kaybettiniz. Biz aynı mahallenin insanları değil miydik? Aynı derdi dert ediniyor, aynı davayı savunuyor, aynı hayali hayal ediyorduk ya, etmiyormuşuz, edemezmişiz. Açık ve net söylüyorum; dinime, inancıma, vatanıma, namusuma aykırı olmadıktan sonra, hangi siyasi düşüncede, hangi yaşayışta, hangi tavırda olursa olsun devletinin, milletinin ve vatanının yanında duran benim için adamdır. 

Ve hakaretler, hakaretler… Saman kafalı öyle mi? “Milyon doları en pahalı halinde bozduruyor adam sonra da devletin yanındayım diyor” falan gibi cümleler sizin ağzınızda eğreti, başkalarının cümlesi bunlar. Diğer tarafa neden bakmıyorsunuz? “Almanya’dan oğlum geldiğinde verdiydi” deyip de el sürmediği on euroyu devlete ben de destek olurum diyerek bozduran teyze mi saman kafalı? Oğlumu evermek için biriktirip dolar ettiydim dediği doları bozdurup da “para dediğin gelir, Allah devlete zeval vermesin” diyen amca mı saman kafalı? İsveç’te öğrenci olan ve cebindeki tüm paraları Türk Lirası’na çevirip de bizlere “Yanınızdayız” diye mesaj gönderen Suriyeli kız çocuğu mu saman kafalı? 

Ne diyeyim; size rağmen de kazanacağız.

Fatih Duman / Diriliş Postası

adminadmin