Samsun Haber
Giriş Tarihi : 28-12-2017 08:56   Güncelleme : 28-12-2017 08:56

SAMKON Başkanı Sezgin Gümüş Özeleştiri yaptı

​SAMKON Genel Başkanı Sezgin Gümüş, "Davası büyük ancak kendisi cüce olmuşuz. Sen-Ben kavgaları, yüksek egoizm, protokolde yer bulabilmek için başkanlık savaşları, sosyal medya üzerinden sahte derebeylikler, Samsun’un adamı olma yerine adamın adamı olmak ve Samsun’un ahlaki değerlerine uymayan sataşmalar adeta benim dediğim olsun da isterse SAMSUN paramparça olsun anlayışlarını hayretle ve ibretle izliyorum" diyerek özeleştiri yaptı.

SAMKON Başkanı Sezgin Gümüş Özeleştiri yaptı

GEÇMİŞTEN ÖRNEKLER VERDİ

Gümüş, yaptığı yazılı açıklamada geçmişte yaşanan zorluklara ve verilen büyük emeklere dikkat çekerek;'Yıllar evvel bir avuç samimi samsunlu ile başlattığımız büyük SAMSUN hareketi pek çok acı-tatlı hatıralarla bu günlere kadar geldi. O yıllarda tam inanmış bir avuç insanla çok daha başarılı ve seviyeli işlere imza atmıştık. Sayımız azdı ancak özgül ağırlığımız oldukça fazla idi. Her sene Ocak ayında İstanbul’un muhtelif yerlerinde Neyzen Tevfik ve Yaşar Doğu anma programları tertiplerdik Örneğin, Türkiye gündemine yönelik, başkanlık sistemi gibi, panel ve konferanslar düzenlerdik.

Türkiye ekonomisi ile ilgili zirveler yaparak önemli isimleri (Mithat Melen, Burhan kuzu, Recep Yazıcıoğlu gibi) konuşmacı olarak misafir ederdik. Burada onlarca otobüsle Samsun’a gidip Karadeniz kurultayı yaparak Karadeniz’in önemli isimlerini samsunda misafir eder ayrıca 3 gün süren kurultayda Samsun’un büyük ilçelerinin tamamında paneller düzenlerdik hatta merhum Ömer Lütfü Mete’yi konuşmacı olarak Samsunda misafir edebilmenin mutluluğunu yaşamıştık. 1997 yılında Gülhane parkında tarihin ilk samsun buluşmasını düzenleyerek yaklaşık 20.000 Samsunlunun huzurunda Orhan Hakalmaz’a sahne verdik. Her sene 16 Mayıs’ta Atatürk’ün Şişli’deki evinden Beşiktaş’a yürüyerek Bandırma Vapuru'na binişini mizansene ederek ulusal medyada gündem oluştururduk. Bir 19 Mayıs’ta Şişli Belediyesi'ne ait olan dünyanın en uzun Türk bayrağını onlarca otobüs eşliğinde Samsun’a götürerek o meşhur Türk bayrağını Samsun valisine hediye edip gün boyu ulusal televizyonlarda canlı yayınlarla Samsun’un reklamını yapmıştık. Beykoz’da Samsun buluşmaları düzenleyerek 30-40 bin hemşehrimizi Beykoz Çayırı’nda buluşturuyorduk. Ulusal ve yerel basında sürekli haber yapıyorduk özellikle Remzi Kozal ağabeyim birlik Başkanı sıfatı ile bugün bazıları gerçekleşen ama o yıllarda hayal bile edilemeyen mimari projeleri ulusal gazetelerde sayfalarca haber yapılınca kıskançlık yerine mutluluktan çıldırıyorduk. işte bu mümeyyiz vasıfları ile Samsun hareketi siyasetin ilgi odağı olmuş partilerin arayıp aday yapmak için isim istediği bir yapı haline gelmiştik.' dedi.

DEV GİBİ ORDULARI YENDİK

2004 yerel seçimlerinde İstanbul’da 5 ilçe ile 2 beldede biri AK Parti olmak üzere Samsunlu belediye başkan adayı çıkarabilme başarısını elde ettiklerini belirten Gümüş; 'Aynı seçimlerde onlarca hemşehrimiz belediye meclis üyesi seçilerek belediye Meclislerinde görev aldılar. Bütün bunları bir avuç tam inanmış adamla yaptık. Azdık ama çok inanmıştık, azdık ama özgül ağırlığımız çok fazla idi, azdık ama çok daha samimi idik, azdık ama yüksek karakter ve ideal sahibi idik, azdık ama bütün sorunlarımızı sosyal medyadan sahte derebeyliklerle değil yüzyüze konuşarak çözerdik, azdık ama birbirimize sonsuz güvenirdik, azdık ama hem eğitimli hem de nitelikli idik (Remzi Kozal, Sezgin Gümüş, Zekeriya İde, Sadi Keskin, Veysel Bilen vb isimler) zaman zaman karayolları bölge müdürümüz Yusuf Ziya Yılmaz’da toplantılarımıza gelirdi. İçimizde eğitimi en düşük İş adamı Erdal Aslan idi ancak içimizde en inanmış, en çok para harcayan ve en çalışkanda kendisi idi. Netice olarak tam inanmış bir avuç insanla adeta dev gibi orduları yeniyorduk.' diye konuştu.

GELİNEN NOKTADAN MUTLU DEĞİLİM

Bugüne ise gelinen noktadan ve oluşan manzaradan mutlu olmadığını ifade eden Gümüş; 'Bugün gelinen noktada üzüntülü ve yaşananlardan mutlu değilim. Adeta mecnunun Leyla’sına kavuştuğunda bu mu benim ömrümü harcadığım dilber demesi gibi davası büyük ancak kendisi cüce olmuşuz. Sen-Ben kavgaları, yüksek egoizm, protokolde yer bulabilmek için başkanlık savaşları, sosyal medya üzeriden sahte derebeylikler, Samsun’un adamı olma yerine adamın adamı olmak ve Samsun’un ahlaki değerlerine uymayan sataşmalar adeta benim dediğim olsun da isterse SAMSUN paramparça olsun anlayışlarını hayretle ve ibretle izliyorum. İşte bütün bu gayrisamimi manzaralar ise ilk bölünme ile başladı. Bu derin hafıza ve hatıraları bilmeyen bu arada bölünmeyi de öğrenen yeni yetme bazı mahfiller acımadan, sızlanmadan böldüler de böldüler. Her zaman her yerde şu sözü haykırdım “Bölünen, küçülen Samsun’da kimseye yer yok Oysa birleşen ve büyüyen Samsun’da hepimize ziyadesi ile yer var” Alınteri, gözyaşı ve irfanla kurduğumuz Büyük Samsun lobisinin daha fazla bölünerek küçülmemesi ve itibar kaybına uğramaması için ilk konfederasyon fikrini bendeniz tartışmaya açarak kuruluş toplantılarını tanzim ettim.' şeklinde konuştu.

NEYİ BÖLÜŞEMEDİK ANLAYAMADIM

Cemiyet ve siyaset hayatında hep tek adaylı yarışların bölünmenin önüne geçeceğini savunduğunu ifade eden Gümüş; 'Bu anlayışı SAYSİAD gibi lobi yapılanması içerisinde müstesna yeri olan bir yapı içerisinde oturtabildik ancak SAMKON'da gerek 2015 genel kurulunda gerekse 2017 genel kurulunda oyların %70’ni alarak yapıyı sandıkta birleştirmemize rağmen çok adaylı yarışlardan kurtaramadık inşallah zaman içerisinde tek adaylı yarış kültürünü geliştirerek yapıyı kongre çekişmelerine kurban etmeyiz. 12 kasım 2017 tarihinde bir genel kurul yaşadık her yarışın bir kazananı olacağı gibi birde kaybedeni olacaktır. Kongreden sonra yaptığım konuşmada ise bu yarışın kaybedeni olmadığı Samsun’un kazandığını bu saatten sonra oy veren vermeyen herkesin genel başkanı olacağıma and içerek ilk ben aradım ve ziyaretlerimi muhalif olmuş federasyonlara yaptım. Bendeniz çalmadım, çırpmadım, küçük hesaplar peşinde koşarak sosyal medya üzerinden algı operasyonu yapmaya çalışanları muhatap alarak küçülmedim ve Samsun lobisinin imajına zarar vermedim. Hafif meşrep masa ve mekanlarda düzeysiz sohbetlere Samsunluları meze yaparak öylesi metruk yerlerde Samsunluları temsil etmedim. Çocuklarımın süt paralarını SAMKON’a harcayarak kurumu tarihinin en büyük bütçesi ile idare ettim. Helali hoş olsun. Hiç bir zaman kurumlar arası kavgadan yana olmadım bilakis kurumlar arası barışın ve huzuru için çalıştım. Sosyal medyadan yazıp çizerek büyüyen Samsun lobisine parçalanmış, birbiriyle didişen yapı imajı veren kardeşlerime sormak istiyorum: Bir gün olsun olsun SAMKON’un kapısını çaldınız mı? Bir gün olsun SAMKON’un halini-hatırını sordunuz mu? Birgün olsun bizde bir kenarından tutalım dediniz mi? Bir gün olsun bir proje geliştirip sundunuz da değerlendirilmedi mi? Bir öneride bulundunuzda sizinle ilgilenilmedi mi? Peki genel kurul sonrası bütün samimiyetimize rağmen bir telefonla bile hayırlı uğurlu olsun nezaketini gösterdiniz mi? O halde nedir bu hezeyan, nedir bu kin ve nefret? Neyi paylaşamadık anlamış değilim. Yoksa sadece Samsun doğumlu olmak böylesi bir hak mı veriyor sizlere?' dedi.

HIRS VE EGOLARIMIZI BIRAKALIM

Geleneklerine sahip çıkan bir hemşehri grubu olduklarını belirten Gümüş sözlerini şöyle tamamladı;' “kan kusup kızılcık şerbeti içtim” atasözünün idraki içerisinde hareket etmeliyiz. SAMKON ağabeydir herşeye rağmen hamiyetperver ve müşfikperver kollarıyla herkesi kucaklayacaktır. Bu bir iyi niyet adımıdır ümit ediyorum ki ayrı düşündüğümüz Samsunlu hemşehrilerimde aynı adımı atacaktır. Kimse bu makamlara kazık çakamadığı gibi bu makamlardan iaşesini de temin etmiyor. Bu makamlarda acı, elem ve çileden başka bir şey yok. 'Mevcut yönetim ortaya bir iddia attı en az bir seçim dönemi yaşamalıyız' diye bu hedefe emin adımlarla yürümekteyiz. Her zaman her yerde söylediğim gibi listelerde Samsunlu adaylara yer verilmemesi halinde kendimi başarısız atfedip istifa ederim. Mağlubiyet psikolojisi yerine bu işlerin bir nöbet değişimi olduğunu bilerek olgunlukla karşılamalıyız. Artık Samsun lobisi adına dedikodu değil iş yapma zamanıdır. Dün olduğu gibi bugün de kapım, gönlüm ve telefonum herkese sonuna kadar açıktır. Samsun lobisi adına her türlü samimi diyaloğa açık birisiyim varsa yanlışım yüz yüze gelip yerden yere vurun beni. Gerçekten ziyadesiyle mutlu olurum sosyal medyadan sahte derebeyliklerle eleştiri benim hemşehrilerime asla yakışmıyor. Samsunlularının birleşme adresi başka yapay adreslerde değil bilakis hakta, hakikatte ve SAMKON bayrağının altındadır.'

adminadmin