Röportaj
Giriş Tarihi : 22-11-2016 13:50   Güncelleme : 22-11-2016 13:50

Samsun agd Başkanı Şenol Altun; Gençlik merkezleri gençliği kurtarmalı!

Samsun’da gençliğin içinde bulunduğu durumu değerlendiren Anadolu Gençlik Derneği Başkanı Şenol Altun Akasyam Haber’e gençliğin meselelerini değerlendirdi.

 Samsun agd Başkanı Şenol Altun; Gençlik merkezleri gençliği kurtarmalı!

Gençliğimiz bizim için bir cevher ve biz bu cevherleri doğru şekilde şekillendirmediğimiz sürece körelecekler ve olumsuz yollara madde bağımlılıklarına ve şiddet içeren yönlere çekilecekler. Onları kurtarmak gerek eğitimle gerekse güzel ahlak bilgisi ile topluma faydalı sağlıklı bireyler haline getirmek devletin ve sivil toplum kuruluşlarının görevi olmalı.

ANADOLU GENÇLİK DERNEĞİ’NİN FAALİYETLERİ

Samsun Anadolu Gençlik Derneği Başkanı Şenol Altun, “ Genel Merkezi Ankara’da olan Türkiye’nin 81 ilinde yapılanması olan Samsun’un 17 ilçesinde de aktif faaliyet gösteren bir dernektir. Dernek’te 3 yaşında ki çocuktan 25 yaşında ki gencimize kadar onları bilgilendiren eğitim hayatına hazırlayan çalışmalar mevcut. 3 yaşındaki çocuklara Samsun’da aktif olan 3 tane anaokulu var, burada eğitim hayatlarına ilk adımı atıyorlar. AGD komisyonlara ayrılarak daha verimli hizmet sağladığından 13 yaşına kadar olan çocuklarımıza ortaokullar komisyonumuz faaliyet vermekte. Burada onların gerek eğitimine destek veriliyor gerekse ahlaken manen iyi birer birey oluşmasında yardımcı oluyor. Çocuklarımıza iki ayrı kurs olarak yazın YAZET (yaz etkinliği) kış ayında verilen kurslarımıza da KIŞET (kış etkinliği) olarak isimlendiriyoruz. 18 yaşına kadar olan Lise öğrenimi gören çocuklarımıza da çeşitli konferanslar ve seminerler vererek onların eğitim ve ahlak bilgilerini daha verimli hale getirmeye çalışıyoruz. 25 yaşına kadar olan Üniversite komisyonumuz da üniversiteli öğrencilerimizin kaldığı yurtlarımız da aynı diğer çocuklarımıza verildiği gibi ahlaken ve manen vatanına milletine inancına bağlı başarılı gençler yetişmesine vesile oluyoruz” diye anlattı.

SAMSUN’DA GENÇLİK

Samsun Karadeniz’in incisi olarak tabir edilen bir şehrimiz diyen Şenol Altun, “ Samsun Karadeniz’in metropol şehri adeta küçük bir İstanbul çünkü Samsun’da her şehirden insanlarımız var. Tabi ki her etnik guruptan vatandaşlar yaşayınca medya da haliyle bazı kötü haberlerde duymak kaçınılmaz oluyor. Biz bu halk arasında çatışmaları ve olumsuzlukları medya aracılığı ile yayınlanan programlara, dizi ve sinemalara da bağlıyoruz. Bir diğer faktörde ekonomik olanaksızlıklar, kandırılmaya ve istismara açık kapılar bırakıyor. Özenti ile ne yazık ki gençlerimiz de bu tuzaklara çekiliyor, bu yüzden en fazla gençlerimiz ile alakalı bu haberler medyada yer alıyor. Bizlerde sivil toplum örgütleri olarak seyredip dövünecek değiliz. Elimizden geldiğince gençlerimizi bu bataklıklardan ve kötü yaklaşımlardan kurtarmaya çalışarak güzel ahlak ve sağlıklı birey olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Bir insanı olumlu bir çalışma ile meşgul etmezseniz o insan mutlaka olumsuz bir şey ile meşgul olur. AGD olarak tüm çalışmalarımız gençliğimize doğru yaklaşımlarla olumlu bireyler haline getirmeye yönelik çalışmalarda bulunmaktır” diye ifadede bulundu.

GENÇLİK MERKEZLERİ GENÇLİĞİ KURTARMALI

Samsun’da yapılan spor salonları ve Gençlik Merkezlerini değerlendiren Altun, “ Samsun’da faaliyet gösteren Gençlik Merkezlerinin ve spor dallarının sokakta yetenekli ama kendisiyle ilgilenilmediği için kötü amaçlar edinen gençlere yönelik yapılması gerektiği tarafındayız. Bu gençler mahallelerden veya olumsuz gurupların içinden bulunarak gençlik merkezlerinde topluma geri kazandırılması gerekmekte. Eğer bu şekilde yapılırsa biz gençlik arasında yaygınlaşan suç oranlarının düşeceğini savunuyoruz. Önceden gençlik lideri adın altında insanlar istihdam edilmişti bunun şimdi yeniden uygulanması ve mahallelerde bu tür becerisi olan ama bir şekilde eğitimini sonlandıran yanlışa kapılan gençlerimizi bulup onları yeniden şekillendirmesi gerekmekte. Gençlik merkezlerinin yapmış olduğu çalışmalar genelde okullara yönelik, öğretmeni tarafından becerisi belirlenen ve bu merkezlere yönlendirilmiş belirli bir seviyeye gelmiş, toplum için zararlı bir davranışta bulunmayan gençlerimiz. Kendimizi yüksek duvarlar ile çevrelenmiş, kapısına güvenlik yerleştirilmiş kapılar ardında koruyamayız. Sonuçta hepimiz hayatın içindeyiz. Kendimizi köşeye çekmek yerine soruna odaklı çalışmalar ile hem gençliğimizi hem de toplumumuzu iyi yerlere getirmeye yönelik çalışmalarda bulunmalıyız” şeklinde konuştu.

GENÇLİKTE MADDE BAĞIMLILIĞI

Toplum içerisinde kötü maddelere bulaşan o birkaç gencimizi bile kurtarmak bizim için önemli diyen Başkan Altun, “ bir sepette bulunan çürük elma gibi birbirine bulaşınca diğerini de çürüten bu ciddi sorunu yok saymamalıyız. Dışlayıp atmak yerine bu gençlerimizi doğru şeylerle meşgale ederek temizleyebiliriz. Bu gençlerle hem Devlet olarak hem Gençlik Spor il Müdürlüğü olarak sadece Gençlik Merkezleri olarak sınırlandırmadan onları geri kazanmanın yolunu düşünmeliyiz. Biz onları dışlayıp görmezden geldikçe sorunlar çözülmez daha da büyür, kendini dışlanmış hisseden gencimiz o batağın içine daha fazla düşer ve etrafına zarar vermeye başlar. Kendine önem verildiğini hisseden gencimiz bulunduğu ortamın yanlış olduğunu fark edecektir. Sokaktaki tiner, bonzai ve çeşitli uyuşturucu kullanan gencimizden Allah bizi korusun derken onların da aslında yine bizim çocuklarımız olduğu unutulmamalı, kurtarma arayışı içinde yer almalıyız” şeklinde ifade etti.

EĞİTİM SİSTEMİNDE YANLIŞLAR VAR

Biz adımızda da olduğu gibi gençliğimizle alakalı çalışmalarda bulunan bir derneğiz diye ifade eden AGD Başkanı Altun, “ Gençliğimiz bizim için kıymetli, ülke olarak dünya olarak gençlik bizim için bir cevher. Tüm yatırımımızı gayretimizi gençliğimizin üzerine kuruyoruz ve onları daha verimli hale getirmek için çabalıyoruz. Okullarımızda öğretim yapıyoruz ama eğitim yapmakta zorlanıyoruz. Bunun tabi birkaç ayağı var, bunlardan bir tanesi çocuklarımızın yetenekleriyle ilgilenmiyoruz. Bir çocuk bir meslekte usta olabilecekken ona illa sen mühendis olacaksın sen mimar, doktor, öğretmen olacaksın diye zorluyoruz. Çocuklarımız arada kalıyor ne usta olabiliyor nede doktor, mühendis vs. olabiliyor yeteneğini kaybediyor. Devletimiz en kısa sürede eğitimle beraber yetenek belirlemeye dayalı bir öğretim sistemi belirlemeli, bunu yetkililerden talep ediyoruz. Çocuklarınızın yeteneklerini bilmeden çocuklarınıza sen o ya da bu olacaksın diye zorlamayınız. Eğitim sistemindeki yanlış çocuklarımız yeteneğine göre değil sınavlarda yapılmış olan puanlandırmalara göre değerlendiriliyor.  Çocuk gideceği okula mecbur bırakılıyor, bir yeteneği varsa da bu köreltiliyor. Meslek lisesine mesleki puanına göre gidiyor o mesleğe olan yeteneğinden dolayı değil. Dünyanın en genç nüfusuna sahipken bu gençliğimizi olumlu manada değerlendiremiyoruz. Elimizin altında ki mücevheri ne yazık ki kendi ellerimizle köreltiyoruz” diye eğitimde değişiklikler olunması yönünde konuştu.

Gül Gülsüm GÜNDÜZ

adminadmin