Samsun Ekonomisi, Ticaret Ve Sanayi Odası

İl ekonomimizde tarım, sanayi ve ticaret önemli bir yer tutmaktadır. Tarımsal alan miktarı 369241 ha’dır. Bu alanın 275673 hektarı toplam işlenen tarım arazisi geri kalanı ise uzun ömürlü bitki ve ağaç örtüsüdür. Tarımda önemli yer tutan başlıca ürünler, buğday, tütün, mısır, ayçiçeği, şekerpancarı, fındık, çeltik ve sebzedir. Bafra ve Çarşamba ovasında yetiştirilen, domates, biber, lahana, fasulye, kavun karpuz ve sebze türleri ekonomiye önemli katkılarda bulunur. Ülkemizde 3,58 milyar bitkisel üretim değeri,% 3 payı ile 7.sıradır.

Sanayide ise durum 621 sanayici 175 ihracatçı ortalama firma mevcuttur.

2015 ve 2016 yılı ihracat rakamları aşağıda verilmiştir.

31.12.2016 İHRACATÇI FİRMALARIN KANUNİ MERKEZLERİ BAZINDA SEKTÖR İHRACAT PERFORMANSI (1000 $)

 Sektörler                                                     2015              2016          DEĞİŞİM ORANI

2011:  447.034.000,00  $  2012 : 426.552.000,00  $ 2013: 428.638.000,00 $

2014: 467.889.000,00 $  yıllık ihracat rakamları ile 400-500 milyon dolar bazında seyrederken 2016 yılında rakamlarda ciddi şekilde düşüş meydana gelmiştir. sektörel bazda ihracat rakamlarını iyi okumamız gerekmektedir. Son dönemde Samsunda devlet yatırımları haricinde ciddi bir anlamda yatırım yapılmamış hali hazır kapasite kullanılmıştır. Samsun 2015-2016 arasında %15,62 oranında ihracatı azalmıştır. Samsun Potansiyel olarak 2-3 milyar dolar ihracat rakamlarına ulaşabilecek potansiyele varken, neden ihracat rakamlarımız artmıyor? Neden düşüyor?

Samsun son dönemde İNŞAAT (Gerçek anlamda katma değer üretmez) sektörü haricinde gelişen büyüyen bir sektör maalesef yok denecek kadar az.

Samsun ekonomisinin en büyük eksikliği lideri yok. Lider olması gereken kurum ya da kişi de aslında Ticaret ve Sanayi Odası Başkanıdır.

45 yıldır samsunda yaşayan ve 22 yıldır ticaretin içinde birisi olarak Samsun Ticaret ve Sanayi odasının ne liderliğini, ne de öncülüğünü gördük. Bu sadece benim kanaatim değil odaya üye olan insanların büyük çoğunluğunun görüşüdür. Sadece aidat almak, yurt dışı gezilerine katılmak ve üyelerin sicilini tutmaktan öteye gidemedi. Bu sadece samsuna mahsus bir şey değil, ekonomisi geri kalmış şehirlerdeki Odalarda da aynı durum vardır. Samsun’a vizyon katacak, büyütecek bir sinerji kurulamadı. Devlet bürokrasisi yapısı ve memuru anlayışında olan odamızın adı var, kendisi yok.

Bana göre Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı  Validen, Belediye Başkanından ve Milletvekillerinden daha önemli bir konuma sahipken. Şehrimizi ayakta tutan ekonomik güç olmasına rağmen. Bu enerji ve gücü başarı ile yönetilmedi. Samsun ekonomisi kendi içinde desteksiz büyüyen, büyüme arzusunda olan, zincirlere vurulmuş bir güçtür. Bu gücü neden harekete bir türlü geçiremiyoruz diye düşünürken aklıma benimde kayıtlı olduğum odamın yönetim kuruluna bakmak geldi. Ticaret ve Sanayi Odasının yönetiminde kaç tane sanayici var merak ettim.  Sanayiciler azınlık da kalmış. Hep ticaret ağırlıklı bir yapı oluşmuş. üretimin olmadığı yerde sanayi olmaz  tabi. Sanayicinin derdinden tabi ki de sanayici anlar              

SİHİRLİ SÖZ ŞU; ÜRETMEK, ÜRETMEK, ÜRETMEK

Üretimin yapılamadığı, ihracatın az olduğu cari açık dengesinin açıldığı, dışa bağımlılık oranlarının fazla olduğu ekonomiler dış ekonomilerden ve politikalardan fazla miktarda etkilenir.

Ülke içinde iç dinamikler için inşaat sektörü önemlidir. Ama inşaat sektörünü büyüterek KATMA DEĞER üretemezsiniz. Bir ülkede sanayicinin ve üreticinin itibari, değeri, yap sat müteahhidinden aşağıda ise, cari açıkta, dışa bağımlılıkta, tüketim topluluğu olmayı da, kur dalgalanmalarında ekonominin sarsılmasına katlanmak ve yaşamak mecburiyetindeyiz.

Aslında Samsun Ticaret ve Sanayi Odası, SAMSUN TİCARET ODASI ve SAMSUN SANAYİ ODASI diye ikiye ayrılmalıdır. Bunun sebeplerini ilerde uzun uzun yazmak isterim.

Samsunda her şey var ama iç dinamikleri hayata geçirecek irade birlikteliği yok. Bu düzen böyle gider mi derseniz, kafa yapıları değişmedikçe, kişilerin çıkarları samsunun çıkarlarının önünde giderse, Samsun ekonomisi buna rağmen büyür ama istenen seviyeye ve güce kavuşamaz. Düzen devam eder gider

Samsunun bir sıkıntısı da topu başkalarına atma. Aslında biz büyüyecektik, fabrikalar açacaktık, istihdam sağlayacaktık, büyüyecektik, yapacaktık, edecektik. Bize mobbing uyguladılar. Bizim önümüzü kestiler. Sanayici geldi de biz mi engel olduk. Dediler de ne yapmadık, Belediyeler ve bürokrasi bize engel oldu, arsa üretmedi, alt yapı getirmedi, şunu yapmadı, yok şöyle olmadı diye habire her iki taraf konuşur, konuşur, konuşur, konuşuruz…

Hangi belediye başkanı kendi bölgesine fabrika kurulmasını istemez ki? Hangi milletvekili şehrim büyüsün gelişsin istemez ki? Şu da bir gerçektir. Bürokrasi her zaman ekonominin önünde engeldir, ama aşılmaz değildir. Bu engelleri ortadan kaldırma iradesini gösterecek olan Oda başkanları, Vali, Belediye Başkanı, Milletvekilleridir. Bu zamana bu iradeyi gösteren var, gösteremeyenlerde var inkar edemeyiz. Ama hepsi bir araya gelip, birlik de makinenin dişlileri gibi hareket edemiyorlarsa üretim olmaz. Çarklar dönmez. Samsun şehrimizde olduğu gibi suçlu arar oluruz.

Samsun’un acilen kendi iç dinamiklerini harekete geçirecek bir öndere, abiye ihtiyacı vardır. Ekonomiyi 7-8 kişinin tekelinden çıkartıp tabana yaymak, ekonomik iç dinamiklerimizi tespit etmek, analizleri, planları doğru yapmak, büyütmemiz, geliştirmemiz gereken sektörleri belirlemek gerekmektedir?  Samsun ekonomisi kaybettiği zamanı acilen telafi etmelidir. Artık sesli konuşma vaktidir. Ekonomimiz büyürse bir kişi değil hepimiz büyürüz.

Son sözümüzde şu olsun.;

Ne şart olursa olsun ÜRETİM yapacağız. ÜRETİM demek;    

Ekonomisi güçlü SAMSUN demek. Güçlü TÜRKİYE demektir.

KARADENİZ YEŞİLİ, DENİZİ VE İNSANIYLA GÜZELDİR.

KARADENİZİN YEŞİLİ HİÇ BİTMESİN, YEŞİL HEP YEŞİL KALSIN…