SAMSUN GÖLGE ADAM YAZDI

Kıtalardan bölgelerimize kadar yaşanan açmazların tek ve herkesçe kabul edilebilir problemi "doğru alternatif" üretememe. Maddi imkansızlık deyin,  izin vermiyorlar deyin ne derseniz deyin.
 
Bilimde, teknolojide, sanayide olduğu gibi kamu idaresi ve siyasette de yapıcı alternatifler üretemiyoruz.
 
Alternatiften ne anladığımız bile yanlış. İllaki birinin ak dediğine diğerinin kara demesinden bahs etmiyorum. Taş üstüne taş koymak, egolardan, hırslardan arınıp nefes alıp verdiği topraklara hizmet
edebilme adına bayrak yarışı koşturabilmek kastım.
 
Hal böyle olunca da belli bir süre sonra iktidarı elinde tutanlar, belki de işin kimyası gereği sırça köşklerinden "sokaktaki" duruma vakıf olamıyorlar. Hatta bir adım öteye geçip hizmet denen şey benim verdiğim kadar demeye başlıyorlar.
 
En makbul proje O'nun yaptığı, en iyi ölçü O'nun koyduğu, en iyi hizmet O'nun sunduğu ve beklide en vahimi  O'nun yapacak daha çok işi var ...
 
İşin diğer tarafı da bu süre zarfında iktidardan nemalananların bu kısır döngüye alabildiğince hizmet ediyor olması.
 
Bu paradoks böyle sürüp gidiyor...
 
İfade edilmeye çalışılanlar "kitabın ortası cümleleri" geldiyse buyurun olayları ete kemiğe büründürelim.
 
Önümüzde hizmetlerinin tamamının hepimizi doğrudan etkilediği yerel seçimler var.
 
Öyle bir İl ve Büyükşehir Belediye Başkanı hayal edin ki; Başkan ve doğal olarak ekibi göreve geldiğinde ilkokuldan mezun olan çocuklar şimdi okulu, askerliği bitirip yurt yuva kurmuş olsun.
 
Ama ekip hala aynı ekip, Başkan hâlâ aynı başkan olsun!
 
Son yerel seçimde oy kullanan yaklaşık 300 bin seçmeni,  bunlardan mevcut Büyükşehir Belediye Başkanına oy veren 144 binden fazla kişi olsun.
 
Ama bu kitlenin