Tarih
Giriş Tarihi : 17-07-2013 10:38   Güncelleme : 17-07-2013 10:38

ŞEHİDİNİ UNUTANLARIN GELECEKLERİ YOKTUR

Başbakan Erdoğan, "Şehitlerine ve gazilerine sırtlarını dönenler, onlara yüz çevirenler vatanlarına, bayraklarına, mensubu oldukları milletlere yüz çevirmişlerdir. Biz tarihimiz boyunca asla böyle vefasız bir millet olmadık"

ŞEHİDİNİ UNUTANLARIN GELECEKLERİ YOKTUR
Başbakan Erdoğan, Ankara Vilayetler Evinde Aile ve Sosyal Politikalara Bakanlığı tarafından şehit yakınları ve gazilere verdiği iftarın ardından yaptığı konuşmaya, tüm şehit yakınları ve gazilere samimi şükranlarını ileterek başladı.
 
Vatanları, bayrakları, milleti için fedakarca vazife yapmış gaziler ve bu uğurda ebediyete intikal etmiş şehitlerin iftihar vesilesi olduklarını ve her daim öyle kalacaklarını belirten Erdoğan, "Vatanları için canlarını feda etmiş, peygamberlik makamından sonraki en yüksek mertebeye ulaşmış şehitlerimizi bir kez daha hürmetle rahmetle minnetle yadediyorum. Allah onlardan razı olsun, mekanları inşallah cennet olsun. Bu mübarek ramazan akşamında Rabbim salat ve selamlarımızı tüm şehitlerimizin ruhuna bağışlasın, inşallah bizleri onların şefaetlerine nail eylesin" diye konuştu.
 
Başbakan Erdoğan, şehitlik mertebesine ulaşmak ne kadar ulvi bir dereceyse şehitlerin yakınları için de sabretmek, metanet içinde olmak ve rızayıilahiye teslim olmanın da bir o kadar büyük ve ulvi bir derece olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
 
"Kur'an-ı Kerim, yani ilahi mesaj, bize o şehitlerin ölmediğini, yaşadıklarını, bizim bunu hissedemeyeceğimizi, anlayamayacağımızı, Allah katında onların rızıklandırıldıklarını bildiriyor. Onlar derecelerin en üstüne ulaştılar, Rabbimiz rızkıyla rızıklanıyorlar. Bunun bilinciyle bunun şuuruyla bizler de onların mübarek mertebelerine layık olmak için, onların aziz hatıralarını yaşatmak için özellikle de onların mirasına sahip çıkmak için tam bir hürmet, hassasiyet içinde olmaya azami özen gösteriyoruz.
 
Şunu bilmenizi isterim: Bu vatan bizlere her şeyden önce şehitlerimizin, gazilerimizin emanetidir. İstiklal şairimizin ifadesiyle 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda / Canı cananı bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.' Bu topraklar sıradan topraklar değil, bu topraklar uğrunda şehitler verdik, bu topraklar o şehitlerimizin, gazilerimizin kanlarıyla adeta yoğruldu, hamur oldu. Biz, bu topraklar üzerinde yaşıyoruz, bu bayrağı ve bu bayrağın onurunu ve şerefini muhafaza etmek her şeyden önce bize şehit ve gazilerimizin yüklediği ayrı birer vazifedir. Bayrağımız anlamlıdır ama bunun farkında olmayan gafiller de vardır, cahiller de vardır. Bayrağımız rengini, şehidimizin kanından alıyor. Bayrağımız hilalini, bağımsızlık mücadelemizin timsali, temsili olarak ifade ediyor. Yıldız ise işte o da şehitlerimizin ta kendisidir. Çünkü her şehit bir yıldızdır, her şehidin şehadeti bir yıldızın aslında ebediyete yürümesidir bunu böyle göreceğiz, bileceğiz."
 
"Şehit yakınlarını ve gazileri kutsal emanet olarak görüyoruz"
 
Başbakan Erdoğan, vatanı ve bayrağı şehit ve gazilerin emaneti gördükleri kadar, şehit yakınlarını ve gazileri de onların birer kutsal emaneti olarak gördüklerini vurguladı.
 
Erdoğan, "Şehitlerine ve gazilerine sırtlarını dönenler, onlara yüz çevirenler vatanlarına, bayraklarına, mensubu oldukları milletlere sırtlarını dönmüş, yüz çevirmişlerdir. Biz tarihimiz boyunca asla böyle vefasız bir millet olmadık. Allah'ın izniyle de ebediyen asla vefasız olmayacağız. Şehidini ve gazisini unutan, onlardan yüz çeviren, onlara hürmete kusur eden milletler geçmişlerini unutmuşlardır. Dolayısıyla onların gelecekleri de yoktur" ifadesini kullandı.
 
"Ailelerin mağduriyetini hep gidermenin gayreti içinde olduk"
 
İstiklal şairi merhum Mehmet Akif Ersoy'un "Bizler, hepimiz şehit torunlarıyız, şehit çocuklarıyız" sözlerini hatırlatan Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
 
"Atalarımızın, ecdadımızın o mübarek, o muazzez şehitlerimizin ruhlarını unutmayacağız. Bir ülkenin ve bir milletin şehit ve gazilerine göstereceği en öncelikli vefa bir vazife olarak telakiyle bunu söylüyorum. Gazilerine ve şehitlerinin yakınlarına şüphesiz ki sahip çıkmaktır. Canlarını vatan için feda etmiş şehitlerimizin yakınları, vatanı için canlarını ortaya koymuş gazilerimiz bize emanet edilmiş en kutsal değerlerimizdir. Şehit yakını ve gazilerimizin her ihtiyacı, her talebi şüphesiz ki bizim önceliklerimiz arasındadır.
 
Şu 10 yıllık iktidarımız döneminde sürekli olarak bu konularda aldığımız kararlar, çıkardığımız kanunlar cumhuriyet tarihinde hiçbir dönemde, iddia ile söylüyorum, çıkarılmamıştır. Bizler, kıdem tazminatlarından tutunuz maaşlarına varıncaya kadar, aileden devlette görevlendirmeye varıncaya kadar, Vakıflardan kendilerine verilen desteklere varıncaya kadar hamdolsun geride bıraktıkları ailelerinin mağduriyetini hep gidermenin gayreti içinde olduk. Şehitlerimizin yakınlarının, özellikle de gazilerimizin gönül huzuru içinde, refah içinde, hiç kimseye muhtaç olmadan, hiç kimseye boyun eğmeden yaşamlarını idame ettirmeleri bizim en başta gelen görevimizdir."
 
Başbakan Erdoğan, iktidarda bulundukları 10,5 yılda şehit yakınları ve gazilere sahip çıkma konusunda çok samimi bir gayret içinde olduklarını, 2010 yılındaki halk oylamasıyla şehit yakınları ve gazileri için alınacak tedbirlerin "eşitlik" ilkesine aykırı sayılmayacağını, üzerinde kolay oynanmasını engellemek için, anayasal hükme bağladıklarını anlattı.
 
Şehit yakınları ve gazilerin durumlarını kademe kademe daha da iyileştirmeye gayret ettiklerini, 2011 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde Şehit Yakınları ve Gaziler Dairesi Başkanlığını ihdas ettiklerini, istihdam hakları, maaşlar, şehitliğin tanım ve kapsamı ve diğer destekler noktasında önemli bir yasayı geçen yıl temmuz ayında TBMM'den geçirdiklerini, bu yıl da geçen hafta şehit yakını ve gazileri çok yakından ilgilendiren düzenlemeleri kanunlaştırdıklarını anımsattı.
 
TBMM'nin 1 Temmuz itibariyle tatile çıkmasını "bu kanunlar çıkmadan Meclis tatile çıkamaz. Bunlar çıkacak, bu kanunlar çıkacak ancak ondan sonra Meclis tatil edilebilir" diyerek ertelettiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, pazar günü Meclis'in yoğun şekilde çalıştıktan sonra tatile girdiğini ve şehit yakınları ile gazileri ilgilendiren yasa hükümlerinin kabul edildiğini belirtti.
 
Başbakan Erdoğan, geçen hafta TBMM'de kabul edilerek yasalaşan, şehit yakınları ve gazileri ilgilendiren düzenlemelerin bazılarının vatandaşlar tarafından bilinmediğini belirterek, bu hakları anlattı.
 
Terörle mücadele kapsamında şehit olanların yakınları ile gazilerin kamuda bir olan istihdam hakkının daha önce ikiye çıkarıldığını anımsatan Başbakan Erdoğan, yeni yasayla bu hakkın kapsamının genişletildiğini ve yaklaşık 35 bin kişinin yararlanacağı bir düzenleme haline getirildiğini kaydetti.
 
Erdoğan, 2004 yılında terör mağduru vatandaşlara tazminat hakkı getirildiğini, geçen yıl da istihdam haklarını teslim ettiklerini hatırlatarak, şunları söyledi:
 
"Geçen hafta yaptığımız düzenlemeyle terör mağduru vatandaşlarımıza da maaş ve istihdam hakkı getirdik. Son düzenlemeyle faizsiz konut kredisinden yararlanamayan şehit yakını ve gazilerimizi de bu kapsamın içinde aldık. Hak sahipleri, 73 bin lira tutarında 20 yıl vadeli faizsiz konut kredisinden artık istifade edebilecekler. Dairelerde de onlar için bekleme söz konusu olmayacak. Vazife malullerine, derece ve kademe ilerleme imkanı getirerek, aylıklarının artmasını sağladık. Vazife malullüğü kapsamında ek ödemeyle eğitim-öğretim yardımı alamayanların artık bu haktan yararlanmalarını sağlıyoruz. Ücretsiz seyahat, su ve elektrik indirimi kapsamını genişlettik. Vazife ve harp malullüğü kapsamında, su ve elekritik ücretlerinde indirim imkanından yararlanamayanların tamamı artık bu haktan istifade edebilecekler.
 
Gazilerimizin ücretsiz seyahat hakkı bulunmaya 25 yaşından küçük çocuklarına ile anne ve babalarına da ücretsiz seyahat hakkını getirdik. 2012 yılında şehitlerimizin, anne ve babalarında aranan malullük ve muhtaçlık şartını kaldırmış, ödenen maaşa da asgari bir sınır getirerek maaşların artmasını sağlamıştık, geçen hafta çıkan düzenlemeyle bu hakkın kapsamını da genişlettik. Afyonkarahisar'da meydana gelen elim olayın ardından oradaki şehitlerimizin yakınlarını da kapsama alacak bazı düzenlemeleri de Meclisimizden geçirdik. Bu olaydan etkilenen gazilerimizi ve şehit yakınlarımızı 2330 sayılı kanun kapsamına aldık ve haklarını genişlettik."
 
"Ana sütü kadar helal olan bu hakların hayırlı olmasını diliyorum"
 
Başbakan Erdoğan, harp malulü kapsamındaki er ve erbaşların aylıklarını artırdıklarını, çalışmaya devam eden gazilerin maluliyet aylıklarının kesilmesini engelleyerek, iki aylığı birden almalarına ve emeklilik haklarına kavuşturduklarını vurgulayarak, "Geçen hafta TBMM'de yasalaşan bu kanunla şehit yakınlarımıza ve gazilerimize çok önemli haklar getirdik. İnşallah Cumhurbaşkanımızın onaylamasıyla birlikte bu haklar uygulanmaya başlanacak. Ana sütü kadar helal olan bu haklarınızın sizlere, kapsam içindeki şehit yakınlarımıza, malüllerimize, gazilerimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
adminadmin