Kültür
Giriş Tarihi : 09-12-2018 10:00   Güncelleme : 09-12-2018 10:00

Sevgili yavrum!

Sevgili yavrum!

İnsanlık hizmettedir. Büyükler hep hizmetle kazanmışlar. “Efendim himmet” denilince onlar; “Evlâdım hizmet” demişler. O halde Allah’ın kullarına hizmet et! İlminle, irfanınla, madden ve manânla hep hizmete koş!

İnsanlık hizmettedir. Büyükler hep hizmetle kazanmışlar. “Efendim himmet” denilince onlar; “Evlâdım hizmet” demişler. O halde Allah’ın kullarına hizmet et! İlminle, irfanınla, madden ve manânla hep hizmete koş! Sakın yaptığını sayma! Çünkü Allah (cc) sana verdiğini saymıyor. Sakın bir karşılık da bekleme! Karşılığı sadece Rabbinden bekle! Bilesin ki herkes kendi hanesini doldurur. Ama iyilikle ama kötülükle… Sen, iyilikle doldurmaya bak!

Yavrucuğum!

Allah’ı bil ve O’na kul ol! Bil ki, servetlerin en büyüğü O’na kul olmaktır. O’na kul olmadan yaşanılan bir hayatın anlamı olmadığı gibi, büyük bir kaybı ve hüznü de vardır. Ayrıca insan bundan dolayı hesaba çekilecektir.

Yavrucuğum!

İnsan olmak güzel bir şeydir. Ancak, insan kalmak çok daha güzel ve önemlidir. Herkes insan yaratılmış olabilir ama insanca yaşayan azdır. Onlar da ehl-i iman ve amel-i salih sahipleridir. Sen, Allah’ın sana bahşettiği iman zenginliğinin yanına salih amelleri de kat ki, gerçek bir insan yani insan-ı kâmil olasın! Kurtuluş da ancak bununla mümkündür. Bu mana Asr Suresi’nde en güzel şekilde haber verilmiştir. Şöyle ki;

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle;

1- Asra yemin olsun ki,

2- İnsan mutlaka ziyandadır.

3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır. (103)

Yavrucuğum!

Allah’ı sev, Allah’ın sevdiklerini de sev! Onları bul ve onlarla beraber ol! Bilesin ki onları tanımanın en iyi yolu, Kur’an ve Sünnet’tir. Onlar, “görüldükleri zaman Allah’ı hatırlatan kimselerdir.” (İbn Mace, Zühd 4; Ahmed, VI, 409). Onlarla beraber olanlar sanki cennet bahçesinde gibi hissederler kendilerini. Zira onlar Allah’ı unutmayan kimselerdir.

Yavrucuğum!

Hayat akıp giden bir su gibidir. Ama bilesin ki bu su, bir gün akmayacaktır. Sen bugün akmakta olan suyunla bahçelerini sulamaya bak! Zira cennet bahçeleri ancak bu dünyada elde edilir. Yoksa yarın çok pişman olabilirsin.

Yavrucuğum!

Allah’ın kullarına iyi davran! Onlarla güzel geçin! Onlara değer ver ki, Allah (c.c.) da sana değer versin! Çünkü onları yaratan da, seni yaratan da O yüceler yücesi Allah’tır.

Yavrucuğum!

Efendimizin hayatını göz ardı etme! O’na uymanın farz olduğunu unutma! O, en güzel ve en seçkin insan ve kul örneğidir. Bunu Rabbimiz ayetlerinde haber vermiştir. O halde O’nun eşsiz hallerinden örnek al ve tatbik et! Hayatının bir anlamı olsun. Gönlün Allah ve Rasûlü muhabbetiyle dolsun. Allah yâr ve yardımcın olsun!

Yavrucuğum!

Güzel ahlâklı ol! Bilesin ki güzel ahlâk insanı güzelleştirir, çirkin ahlâk ise sahibini çirkin yapar. Zira güzellikler bedende değil, asıl huydadır. Ne demişler; “insan güzel yüzden kırk günde usanır ama güzel huydan kırk yılda bile usanmaz.” Yüce Rabbimiz de Habibini överken; “Şüphesiz sen en yüksek ahlâk üzeresin!” (68 Kalem 4) buyurmuyor mu? Gördüğün gibi Cenab-ı Hakk sevgili Peygamberi’nin (sav) ahlâkını ön plana çıkarıyor. Bu da bizler için çok önemli bir uyarıdır.

Yavrum!

Nasihatlerimi iyi dinle! Sakın kulak ardı etme! Sonra pişman olursun. Zira sana dünyada ve ahirette kazanç olacak öğütler veriyorum. Bunlar Allah’ın, Rasûlü’nün ve Allah dostlarının tavsiyelerine uygundur. Rabbimiz bizleri rızasından ayırmasın.

SEVGİLİ YAVRUM!

Bizler bu dünya için yaratılmadık. Bilâkis ebedî olan ahiret için yaratıldık. Ancak, bu dünyadaki yaşayışımız, ahiret hayatını şekillendirecektir. Onun için dünyada yaptığın ve yapacağın her şeyi Kur’an ve Sünnet süzgecinden geçir. Geçmiyorsa ondan uzak dur. Zira onun hesabı ağır, üzüntüsü fazladır. Ölüm gelince de telâfisi yoktur.

Yavrucuğum!

Ölüm, ahirete geçiş noktasıdır. Onun günü bizler için belli değildir. İlmi ise Rabbimizin katındadır. Onu unutma! Ona hazırlıklı ol! Zira ne zaman geleceği belli olmaz! Aniden çıkıp gelebilir. Ama sen; “Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et!” (15 Hicr 99) emrini ve hatırlatmasını asla unutma!

Yavrucuğum!

Hakk’a yakın olan kullar hep hazırlık içinde olmuşlardır. O’nu arzulamışlar, O’nun için yanıp yakılmışlardır. Sen de Allah’a yan, O’nun muhabbetiyle gözyaşı döküp ağla! Zira ancak böylesi bir hayatın tadı vardır. Allah sevgisinden gayri hiçbir şey bu lezzeti veremez!

Yavrucuğum!

Bilesin ki, kulluk fedakârlık gerektirir. Kişi nefsinden, malından fedakârlık edecek ki Rabbine kul olsun. Nefsine düşkün olan, onu önde tutan nasıl kul olsun ki! Sıcak yatağından kalkıp sabah namazını kılmayan kul olabilir mi? Malını sevip cimrilik yapan da ne zekât verebilir, ne sadaka ve ne de misafire ikram edebilir! Oysaki cennet bunlarla kazanılır. Kişi mal biriktirerek Rabbinin huzuruna varsa hali nice olur, bir düşün! Halbuki mal-mülk O’nun değil mi? İnsan onlarla oyalanır da onların asıl sahibini unutursa buna akıllılık mı dersin? Yunus ne güzel demiş:

      Mal sahibi mülk sahibi,
      Hani bunun ilk sahibi,
      Mal da yalan mülk de yalan ,
      Var gel biraz da sen oyalan!

İYİ DİNLE YAVRUM!

İnsanlık hizmettedir. Büyükler hep hizmetle kazanmışlar. “Efendim himmet” denilince onlar; “Evlâdım hizmet” demişler. O halde Allah’ın kullarına hizmet et! İlminle, irfanınla, madden ve manânla hep hizmete koş! Sakın yaptığını sayma! Çünkü Allah (cc) sana verdiğini saymıyor. Sakın bir karşılık da bekleme! Karşılığı sadece Rabbinden bekle! Bilesin ki herkes kendi hanesini doldurur. Ama iyilikle ama kötülükle… Sen, iyilikle doldurmaya bak!

Yavrucuğum!

Kapına gelene yüzünü aç! Sakın kapatma! Gülen yüzler daima sevilir. Allah da sever, kulları da. Hem bilmez misin hadis-i şerifte;

“Müslüman kardeşinin yüzüne gülümsemen senin için bir sadakadır,” (Tirmizî, Birr 36) buyrulmuyor mu? Bu ne güzel bir kazanç değil mi?

Yavrucuğum!

Allah yolunun yolcusu ol! O’nun yolcularıyla beraber olmaya gayret et! Onlara karşı sevecen ve müşfik ol! Onlara nasihat eyle! Doğruyu ve Hakk’a giden yolu anlat! İlmini sakın saklama! Bil ki ilmin zekâtı anlatmaktır. Allah yolunu açık etsin!

Yavrucuğum!

Toprağa iyi tohumlar atmaya bak! Bilesin ki ne ekersen onu biçersin! İyilik, iyilik getirir görmez misin? İyi olmak da ancak iyilik yapmakla hâsıl olur.

Yavrucuğum!

Bil ki insan olmanın yolu kulluktan geçer. Kul olan ise, Allah’ın kullarına hizmetten geri kalmaz. Canı tende oldukça Allah için hizmete koşar. İşte kazanmanın yolu da budur.

Evlâdım!

Ana babanın dualarını almaya bak! Bil ki hizmetlerin en büyüğü onlara yapılandır. O ana ki, senin için uykusuz kaldı, yemedi sana yedirdi, belki de Yasin sütleriyle seni emzirdi. Ne mutlu o analara. Acep şimdi böyleleri var mı ola?

Yavrucuğum!

Sakın büyüdüm demeyesin. Daha pek küçücüksün, bunu bilesin! Tevazu kanadını indiresin. Rabbimiz Kur’an-ı Hakim’inde Habib-i Edib’ine; “Sana uyan mü’minlere tevazu kanadını indir” (26 şuara 215) buyurmuyor mu? Ya biz ne olabiliriz ki O’nun yanında?

Sevgili Yavrum!

Gençliğinin kıymetini bil! Hizmetten hizmete koş! Sakın yoruldum deme. Rabbimiz İnşirah (94) suresinde bak ne buyuruyor:

6.“Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.

7. Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul!

8. Yalnız Rabbine yönel.”

 

Genç İnsan!

Verimli bir toprağa benziyorsun.

Bil ki,  toprağına şimdi ne ekersen, yarın onu biçeceksin. O halde boşa verme en bereketli çağlarını.

 Şimdi ilim ek o verimli toprağına, takva ile onu sula da yarın hikmetler alasın/toplayasın.

Bil ki ilim takva ile güzelleşir.

Takva ise ilimle süslenir.

O zaman mü'min kulun kalbinde hikmet kapıları açılır ve âleme inciler,  mercanlar saçılır.

DUA

Ey Güzel Allah’ım!

Güzelliğinden güzellik kat bizlere!

Seni sevdir Allah’ım!

Sana yandır Allah’ım!

Seninle kıl Allah’ım!

Seninle sevindir Allah’ım!

Sev, sevdir, sevindir Allah’ım!

Muzaffer Dereli / Diriliş Postası

adminadmin