Güncel
Giriş Tarihi : 09-07-2015 12:30   Güncelleme : 09-07-2015 12:30

"Şiddet, aile yapısının bozulmasıyla artıyor"

SAMSUN (AA) - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İlahiyat Fakültesi Din Psikolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof

SAMSUN (AA) - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İlahiyat Fakültesi Din Psikolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Köylü, özellikle çocukluk döneminde anne, baba sevgisi ve sıcak aile ortamının son derece önemli olduğunu belirterek, "Eğer çocuk yeteri kadar sevgiyle beslenemiyorsa bu, mutlaka ileride bozukluk olarak kendini gösterecektir" dedi.

Köylü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplumda son günlerde kadına yönelik şiddetin tek bir nedene bağlanamayacağını belirtti.

Şiddetle ilgili pek çok faktör olduğunu dile getiren Köylü, bunların başında aile hayatının geldiğini söyledi.

Aile hayatındaki bozulmaların topluma şiddet olarak yansıdığını, bu durumun aile yapısını onarmadan düzelemeyeceğini aktaran Köylü, "Özellikle çocukluk döneminde anne baba sevgisi ve sıcak aile ortamı son derece önemlidir. Eğer çocuk yeteri kadar sevgiyle beslenemiyorsa bu, mutlaka ileride bozukluk olarak kendini gösterecektir" ifadesini kullandı.

Köylü, çocukların sevgi eksikliğini kötü alışkanlıklarla doldurduğunu, bu durumun ise topluma şiddet olarak yansıdığını ifade ederek, aile hayatının yanı sıra medyanın da yayın içeriğiyle toplumda şiddet olaylarının yaşanmasında önemli rol oynadığını savundu.

Çocukların izlediği bazı çizgi filmlerin, internette oynadıkları bazı oyunların şiddet içerikli olduğunu kaydeden Köylü, "Çocuk orada teorik olarak uyguladığını, ileride pratikte uygulama yoluna gidiyor. Çocuklar küçük yaştan itibaren anne babalarından, okuldan, arkadaş çevresinden gördükleri olumsuzlukları normal gibi karşılıyor ve kanıksıyor" diye konuştu.

- "Çocuk yetiştirme konusunda değişikliğe gitmemiz gerekiyor"

Köylü, mutlaka mutlu ve huzurlu aile ortamını oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Çocuk yetiştirme konusunda değişikliğe gitmemiz gerekiyor. Tüketim medyasının da katkısıyla çocuklar son derece bencil, egoist ve narsist yetişiyor. 'Aman psikolojisi bozulmasın, ihtiyaçlarını karşılayalım' derken sürekli bir şeyler bekleyen, isteklerinin sonu gelmeyen, dünyada sadece kendisinin varlığını kabul eden, bütün canlıların kendisine hizmet etmesi gerektiğini düşünen narsist bir nesil yetişiyor. Bu çocuklara ileride en ufak karşı çıktığınızda aşırı tepkiler gösteriyor. Bu yüzden aile hayatına, mutluluğuna önem vermemiz gerekir."

Eğitim sisteminde değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunan Köylü, bu tarz konuların sadece din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde değil, bütün alanlarda işlenmesi gerektiğini dile getirdi.

Köylü, çizgi filmlerin de içeriğinin mutlaka düzeltilmesi gerektiğini savunarak, "Çocuklarımıza, insani değerlere önem veren, yardımlaşmayı, insan, hayvan, çevre ve doğa sevgisini ön plana çıkaran filmler izletmemiz gerek" dedi.

İslam inancında bir Müslüman'ın kendisi için değil, bir başkası için yaşadığı oranda değerli olduğunu kaydeden Köylü, "Mesele dönüp dolaşıp aile değerlerine, İslami değerlere ve bizim dünyaya örnek olduğumuz Türk kültürel değerlerimize geliyor. Sonuçta bu değerlerin sadece okulda verilmesi yeterli değil. Başta aile olmak üzere, okul, toplum ve medya bir bütün olarak bu konuya katkı sağlamalıdır" diye konuştu. 

adminadmin