Thomas More'un Utopia’sına da Platon'un Devlet’ine de; HAYIR.
Başkan’a da halk oy veriyor, Cumhurbaşkanı’na da halk veriyor. Hangisine hangi yetkiyi verdiğimiz belli değil çünkü ikisi de lider, ikisi de yetkili, ikisi de amir. Üstelik birbirlerinin imzalarına muhtaçlar. Milletle alay eden şu saçmalığın ortadan kaldırılmasına; EVET.
Osman Yüksel Serdengeçti 1944 Mayıs’ında meydana gelen olaylara karıştığı için hapis yatmış, hapisten çıkınca öğrenimine devam etmek için üniversiteye başvurunca kabul edilmemiş. Serdengeçti, bunun üzerine dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel'e yazdığı ve "Yüksek makamın alçak vekiline" yazısı yüzünden yeniden hapse atılmıştır.
İşte o yıllarda CHP’nin Ankara Valisi Nevzat Tandoğan, Serdengeçti'yi çağırır ve ona, “Ulan öküz Anadolulu! Sizin milliyetçilikle, komünizmle ne işiniz var? Milliyetçilik lazımsa bunu biz yaparız. Komünizm gerekirse onu da biz getiririz. Sizin iki vazifeniz var: Birincisi, çiftçilik yapıp mahsul yetiştirmek. İkincisi, askere çağırdığımızda askere gelmek.” der.
İşte bugün Nevzat Tandoğan denen öküzün aklını kim temsil ediyorsa, kim onun izinden giderek halkın cahil, eğitimsiz, gelişmemiş bir avam olduğunu varsayıp; “Sen sadece çalış devleti biz yönetiriz” diyen askerlere, akademisyenlere, STK’lara, gazetecilere, aydınlara(!), elitlere, istihbarat veletlerine, örgütlere angaje olmuş militan odalara, büyükelçilere ve ucuza kiralanan gazetecilere; HAYIR.
Seçimler yaklaşınca Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın telefonuna bile çıkmayan yetkiyi kimden aldığı meçhul bürokratik vesayetin ortadan kalktığı hızlı ve halktan aldığı yetkiyi sonuna kadar kullanan Cumhurbaşkanı’na; EVET.
Bakanların odasından çıkmayan, sürekli oy hesabıyla baskı kurup atama ve bölge işini takip eden milletvekili sistemine; HAYIR.
Meclis’te çalışıp kanun yapan, bütçeyi ve Cumhurbaşkanı’nı denetleyen, çalışan milletvekili sistemine; EVET.
Halka güvenen ve halkın tercihlerinden başka hiçbir gücü olmayan hükümet sistemine evet; locadan, lobiden, vesayetten, Amerikan büyükelçilerinden güç alan her türlü sisteme; HAYIR…
Erem Şentürk / Diriliş Postası
