Kültür
Giriş Tarihi : 31-01-2018 09:20   Güncelleme : 31-01-2018 09:20

Türkiye-İran Diplomatik Temsilcilikleri Tarihi; Samsun hüseyniye - acem tekkesi!

Acem Tekkesi’nin inşası ortaya çıkınca halk tepki göstermeye başladı.

Türkiye-İran Diplomatik Temsilcilikleri Tarihi; Samsun hüseyniye - acem tekkesi!

Süleyman Demirel Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Dergisi’nde, Doç. Dr. M. Sadık AKDEMİR tarafından hazırlanan, ‘Arşiv Belgelerine Göre Osmanlı Dönemi Anadolu’da İran Şehbenderlikleri’ isimli çalışmada Samsun İlkadım ilçesinde yer alan Acem Tekkesinin inşası hakkında geniş bilgiler yer alıyor.

İran’ın zaman zaman Anadolu’daki bazı şehirlere Başşehbender yani Baş Konsolos atamasıyla bu yerlere ne gibi değer atfettiğinin ortaya çıkmakta olduğunu belirten Akdemir bu illerin Erzurum, Edirne, Bursa, Trabzon ve İzmir olduğunu ifade ettikten sonra, İran’ın başşehbender, şehbender, şehbender vekili, fahri şehbender ve kârperdaz unvanıyla il bazında ve kaza bazında, Erzurum, İzmit, Antakya, Karahisar (Afyon), Edirne, Bursa, Tekfurdağı (Tekirdağ), Isparta-Burdur, Trabzon, Adana, Erzincan, Bayburt, Kars, Çorum, Sivas-Amasya, Kütahya, Ankara, Samsun, İzmir, Manisa, Balıkesir, Aydın, Mersin, Van, Diyarbakır, Elazığ, Antep, Konya, Urfa, Antalya, Malatya, Giresun, Adapazarı, Hakkari, Eskişehir. Kazalar: Tarsus, Tercan, İskenderun, Sur, Akhisar, Birecik, Bayezid (Doğubayazıt), Sandıklı’ya temsilcikler açtığını belirtiyor. 

Akdemir’in araştırması şöyle devam ediyor;

Ankara şehbender vekili Ali Ağa, şehbenderlik tercümanının iğfallerine kapılmak suretiyle Samsun ve bazı mahallerden Ankara’ya gelen birtakım serseri güruhuna pasaport vermeye kalkışarak bu kimseleri İran tebaasından gibi gösterip kendilerine ticaret ile ilgili ‘Mürur Tezkiresi’ vermeye çalışmıştır. Şehbenderlik kavası İsmail Ağa bile Altın Çakıllı Köyü’nden dört kişiye İran pasaportu vermeye kalkışmıştır.44 Yine ayrı bir sahte pasaport verilmesi vakası da İzmit’te görülmektedir. İzmit Şehbender Vekili oldukça fazla sayıda Ermeni’ye ortalama her birinden 50000 guruş karşılığında para almak suretiyle İran vatandaşlığına geçirmeye kalkışmış ve ellerine müşir kağıdı vermiştir. Durumdan haberdar olan hükümet, Hariciye Nezâreti kanalıyla İran bir ihtar yazmış ve asla bu gibi şeylerin kabul edilemeyeceğini bildirmiştir.

SAMSUN’DA NÜFUZ ALANI OLDUKÇA GENİŞLEMİŞTİR

Osmanlı Devleti’nde bulunan İran şehbenderlikleri arasında o zamana kadar pek görülmeyen ve en ilginç bir faaliyet de, İran’ın Samsun şehbenderliği tarafından gerçekleştirilmiştir. 1859 tarihinde ilk şehbenderliklerini açmakla ve şehbender vekili olarak da Yusuf Ağa’nın atanması ile birlikte İranlılar Samsun’da nüfuz alanını oldukça genişletmişlerdi. Bu bağlamda İranlılara hizmet vermesi amacıyla 1890 tarihinde burada Hüseyniye ismiyle bir tekke açmak için müracaatta bulunmuşlardı. Ancak Osmanlı makamları İran şehbenderliğinin bu isteğini kabul etmeyerek red cevabı vermiştir

O tarihe kadar Osmanlı topraklarında İran’a ait hiçbir tekke ve zaviye bulunmadığı için ileriye yönelik örnek teşkil etmemesi için olumsuz cevap verildiği muhakkaktır. Yine Samsun halkının Şii geleneklerine göre faaliyet gösterecek olan bu tekkeye tepki göstereceğinden dolayı da izin verilmemesi ihtimal dâhilindedir.

ACEM TEKKEKSİ

1890 tarihinde yapılan ilk müracaattan üç yıl sonra bir kısım İranlı gayr-i resmi olarak Samsun’un Hançerli Mahallesi’nde bir tekke inşasına başlamışlardır. Tekkenin inşası ortaya çıkınca halk tepki göstermeye başlamıştır.

Tekkenin inşasına yerel yöneticiler tarafından göz yumulduğu görülmektedir.

Prof. Dr. Osman Köse bu durum ile ilgili konuyu şu şekilde açıklamaktadır;

“Tekkenin inşasının Samsun’daki yerel yöneticilerin inisiyatifi dışında gerçekleşmediği sanılmaktadır. İran konsolosluk yetkilileri ve İranlıların Samsun’daki yerel yöneticilerle görüştükleri ve yerel yöneticilerin buna göz yumdukları ihtimal dâhilindedir. Samsun’daki İranlıların ticaret ve esnaflıkla uğraşmalarından dolayı burada bir çevre oluşturdukları kesindir. Daha sonraki yıllarda Samsun yerel yöneticilerinden bazılarının İran tarafından nişan ile taltif edilmeleri bunu teyit etmektedir.

Samsun halkı buna rağmen tekke inşası tamamlandıktan sonra burasının yıkılması için hükümete müracaatta bulunmuş, Trabzon Vilayeti Dâhiliye Nezareti’ne durumu sormuş, 26 Eylül 1893 tarihinde verilen cevapta da “İnşası tamamlanan Hüseyniye Tekkesi’nin yıktırılması yeni problemlere yol açabileceği endişesinden uygun görülmediği ve tekkenin yılda sadece bir gün yani Muharrem Ayı’nın 10. gününde açılabileceğine izin verildiği” belirtilmiştir.

Hüseyniye Tekkesi olarak kurulan bu tekke uzun yıllar İranlılara hizmet vermiş, zamanla ismi halk arasında “Acem Tekkesi” olarak değişmiştir. Tekke ve zaviyelerin kapatılmasına kadar faal olan tekke sonraları atıl bir hale dönüşmüş, 1980 senesinde koruma altına alınmış, 2007 yılında restore edilerek “Acem Tekkesi” olarak Türk Musikisi icra yeri olarak günümüzde hizmet vermektedir.

 

adminadmin