Samsun Haber
Giriş Tarihi : 06-03-2012 12:01   Güncelleme : 06-03-2012 12:01

Uluslararası İnsancıl Hukuk İhlalleri Semineri düzenlendi

Türk Kızılayı’nın desteği ve Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı’nın ev sahipliği ile Girne’de düzenlenen Uluslararası İnsancıl Hukuk İhlalleri Semineri’nde, Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Hareketi’nin, Ada’nın tek resmi temsilcisi olarak Güney Kıbrıs Kızılhaçı’nı tanıması tartışıldı.

Uluslararası İnsancıl Hukuk İhlalleri Semineri düzenlendi
Türk Kızılayı’nın desteği ve Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı’nın ev sahipliği ile Girne’de düzenlenen Uluslararası İnsancıl Hukuk İhlalleri Semineri’nde, Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Hareketi’nin, Ada’nın tek resmi temsilcisi olarak Güney Kıbrıs Kızılhaçı’nı tanıması tartışıldı. Karara tepkili olan ulusal dernekler, tek ses olabilmek için Kuzey Kıbrıs’ta bir araya geldi.
 
Düzenlenen seminere Türk Kızılayı Samsun Şube Başkanı ve Genel Merkez Denetçiler Kurulu Üyesi Mustafa KESKİN, Denetçiler Kurulu Üyeleri Murat SULUOĞLU ve Tuncay KOPUZ 'da iştirak etti.
 
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi ülkelerin Kızılay ve Kızılhaç Dernekleri ile uluslararası kuruluşların temsilcilerinin katılım sağladığı toplantıda, İİT üyesi ülkelerde yaşanan insancıl hukuk ihlalleri masaya yatırıldı. Silahlı çatışmalar esnasında yapılan ihlaller ile bu ihlallere karşı alınacak yasal ve insani önlemlere ilişkin yaklaşımlar etkinlikte ele alındı. Seminer kapsamında, yakın tarihimizde İslam coğrafyasında yaşanan insancıl hukuk ihlalleri üzerine vaka çalışmaları gerçekleştirilerek, hukuki sunumlar ve konu ile ilgili tartışmalar yer aldı.
 
Ada’daki her iki devletin Ulusal Derneklerinin eş zamanlı başvurusuna rağmen, 22 Şubat 2012 tarihinde, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) tarafından sadece Güney Kıbrıs Kızılhaçı’nın resmen tanınmasının, uluslararası insancıl hukuka ne kadar uygun olduğu, seminerin ana gündem maddesini oluşturdu. Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı’nın başvurusunu defalarca gündeme alacağını ifade etmesine rağmen aksi yönde hareket eden Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin (ICRC), elinde bulundurduğu yetkiyi ayrımcı ve ırkçı bir anlayış ile kullandığı dile getirildi. Farklı ülkelerin ulusal derneklerinin temsilcileri, Komite’nin aldığı kararın haksız, hukuksuz ve politik olduğu fikrinde birleşti.
 
Uluslararası Hilal İslam Komitesi, Türk Kızılayı ve Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı temsilcileri, Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin tutumunun, Kızılay Kızılhaç Hareketinin dayandığı insani değerlere zarar verdiğini ifade ettiler. Bu özel değerlerin, Uluslararası Hareketin prensip ve değerlerini inkâr eden, bağnaz ve yanlı tutumuyla Komite’ye emanet edilemeyecek kadar önemli olduğunu belirten katılımcılar, Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin yapısının da tartışılması gerekliliğinin ortaya çıktığını dile getirdiler.
 
Akar’dan ICRC Eleştirisi
Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin (ICRC) Kıbrıs’ta sadece Güney Kıbrıs Kızılhaçı’nın resmen tanınmasının, ICRC’nin temel prensiplerine aykırı, adaletsiz, ayrımcı ve eşit olmayan bir karar olduğunu belirten Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Uluslararası Hilal İslam Komitesi’ni, ICRC’nin keyfi ve bağnaz tutumuna karşı mekanizmaları harekete geçirmeye çağırdı. ICRC’nin kararını sert bir şekilde eleştiren Akar, “Hiçbir hukuk anlayışıyla veya insani değerle açıklanamayacak bu kararıyla ICRC, yansızlığını ve tarafsızlığını yitirmiş, etnik kökene ve inançlara dayalı, ayrım gözeten bir tercih ortaya koymuş ve insani alanı siyasallaştırmıştır” şeklinde konuştu.
 
Uluslararası Kızılhaç Kızılay Hareketi’nin 149 yıllık mirasını hiçe sayan bu hukuk dışı karar ve altında yatan anlayışı insanlığa karşı bir tehdit olarak algılandığını söyleyen Genel Başkan Akar, “Biliyoruz ki, ICRC’nin bu yanlış kararı, hareketin unsurları, uluslararası toplum ve tarih tarafından sorgulanacaktır. Bu karara karşı her türlü tedbiri alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Tüm dünyaya tekrar ilan etmek isterim ki, her türlü platformda ICRC’nin temel prensiplere aykırı, adaletsiz, ayrımcı ve eşit olmayan bu tutumunu haykırmaktan geri kalmayacağız. Gün bugündür. Bu Harekete ihanet eden kurum ve kuruluşlara gereken cevabın verilmesi; bundan sonra da hükmedenlerin adil olmasını sağlayacaktır. Hepimiz üzerine düşen görevi yapmalıyız. Uluslararası Hilal İslam Komitesi’ni göreve davet ediyorum. Bu keyfi ve bağnaz tutuma karşı mekanizmaları harekete geçirmeli, insani hareketi rayına oturtmalıdır.” ifadesinde bulundu.
 
35 ülkeden 90 temsilcinin katılımıyla, İİT’ye bağlı olarak insancıl hizmetler yürüten Uluslararası Hilal İslam Komitesi’nin 27. Oturumu kapsamında gerçekleştirilen seminerin onur konuğu, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu oldu. KKTC Hükümetini temsilen bakanların katıldığı etkinlikte, Türk Kızılayı’nı Genel Başkan Ahmet Lütfi Akar başta olmak üzere Yönetim Kurulu Üyeleri ve üst düzey yöneticiler temsil etti. İki gün boyunca gerçekleştirilecek oturumlarda uluslararası insani hukuk ihlallerinin önlemesi yolunda önemli kararlar alınması hedefleniyor.
 
Türk Kızılayı’nın Deklarasyonu
Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC)’nin, 23 Şubat 2012 tarihinde “Kıbrıs Kızılhaç Derneği” adı altında faaliyet gösteren Kıbrıs Rum Kızılhaç Derneği’ni Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi’nin “Ulusal Derneği” olarak tanıdığını öğrendik.
 
Türk Kızılayı olarak, en başından bu yana ICRC ile Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi’nin, Kıbrıs Rum Kızılhaçı ile Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay Derneği (KKTKD)’ne eşit mesafede durması gerektiğini savunduk. Bu bağlamda, Kıbrıs Adasında iki ayrı toplum ve yönetim bulunduğunu, biri münhasıran Kuzey’de, diğeri de münhasıran Güney’de olmak üzere iki ayrı insani yardım kuruluşunun mevcut olduğunu, Kıbrıs Rum Kızılhaçı’nın Kıbrıs Türklerini temsil etmediği gibi Ada’nın tümünde faaliyet de göstermediğini, dolayısıyla anılan kuruluşların ICRC’ye yaptıkları başvuruların, bu parametreler ışığında ve tümüyle insani yardım perspektifinden değerlendirilerek, her iki kuruluşun birlikte ulusal dernek olarak tanınması gerektiğini ICRC ve IFRC (Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu) nezdinde çeşitli defalar vurguladık.
 
Bununla birlikte, ICRC 23 Şubat’ta başta ülkenin tamamına hizmet götürmesi koşulu olmak üzere, ulusal dernek olarak tanınmak için gerekli koşulları karşılamadığı açıkça ortada olan Kıbrıs Rum Kızılhaç Derneği’ni, hukuka aykırı bir şekilde tüm Ada adına “Ulusal Dernek” olarak tanıma yoluna gitmiş, çeşitli defalar tanıma başvurusunda bulunan KKTKD’nin tanıma başvurusunu sonuçsuz bırakmıştır. Böylelikle, ICRC tamamıyla insani bir konuda siyasi bir karar vermeyi tercih etmiştir. Bu karar, Kıbrıs’ta 1960 Cumhuriyetinin ortak kurucusu olan Kıbrıs Türk Halkının eşit statüsünden kaynaklanan haklarının bir kez daha çiğnenmesi anlamına gelmektedir. Bu karar aynı zamanda, Kıbrıs Türk Halkının, Ortaklık Cumhuriyetinin Rumlar tarafından yıkılmasından itibaren maruz bırakıldığı ekonomik ve siyasi kısıtlamaların bu kez insani alanı da kapsayacak şekilde genişletilmesi sonucunu vermekte, bu bakımdan BM Genel Sekreterleri’nin, Kıbrıs Türk Halkına kısıtlama uygulanmasının meşru bir zemini bulunmadığına dair defaatle vurguladıkları yaklaşımla da çelişmektedir.
 
Kurulduğu yıldan bu yana her türlü zorluğa karşı göğüs gererek, insani alanda gerek ülke içinde gerek ikili ve çok taraflı işbirliği faaliyetlerine olanaklar ölçüsünde etkin bir şekilde katılmakta olan KKTKD’nin, ICRC’nin bu haksız ve meşruiyetten uzak kararına rağmen etkin biçimde faaliyet göstermeye devam edeceğinden şüphe duymuyoruz. Türk Kızılayı olarak biz de, her zaman olduğu gibi KKTKD’nin faaliyetlerini güçlü şekilde desteklemeyi sürdüreceğiz.
 
IFRC’nin kuruluşuna öncülük eden Osmanlı Hilal-i Ahmeri’nin ardılı konumundaki Türk Kızılayı, Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi’ne önemli katkılarda bulunmuştur. Türk Kızılayı bundan böyle de Uluslararası Hareket’in unsurları ile yapıcı bir anlayışla işbirliğini sürdürerek, uluslararası insancıl hukukun geliştirilmesine ve uygulanmasına katkıda bulunacak, öte yandan, Hareket’in saygınlığına ve etkinliğine gölge düşürülmesine yönelik gelişmeleri önleme konusunda özen gösterecektir.
 
Bu bağlamda, Türk Kızılayı olarak ICRC’yi, KKTDK’nin başvurusunu ivedilikle yeniden değerlendirmeye ve hak ettiği şekilde kısa sürede olumlu sonuçlandırmaya davet ediyoruz.
adminadmin