Kültür
Giriş Tarihi : 12-11-2017 14:00   Güncelleme : 12-11-2017 14:00

Ümit Veren Yegâne Kuşağın 100 Yıllık Öyküsü

1916’da kurulan ve İttihat ve Terakki Fırkası’nın gençlik örgütlenmesi olan Türk Talebe Birliği’ne kadar uzanan MTTB’nin hikayesinin Türkiye Cumhuriyeti’nin hikayesine uygun biçimlendiğini söyleyebiliriz. ‘100. Yılında MTTB’ isimli sempozyum kitabı özellikle 1990’lı yıllardan itibaren siyaset, akademi, medya ve bürokraside etkili olmaya başlayan bir kuşağın hikayesinin sosyolojik değerlendirmelerine yer veriyor.

Ümit Veren Yegâne Kuşağın 100 Yıllık Öyküsü

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin belki de en önemli ve yaygın gençlik örgütlenmesi Milli Türk Talebe Birliği’dir. 4 Aralık 1916’da kurulan ve İttihat ve Terakki Fırkası’nın gençlik örgütlenmesi olan Türk Talebe Birliği’ne kadar uzanan MTTB’nin hikayesinin başka bir açıdan Türkiye Cumhuriyeti’nin de hikayesine uygun biçimlendiğini söyleyebiliriz. Cumhuriyetle birlikte Milli Türk Talebe Birliği adını alan örgütlenme geçtiğimiz yıl kuruluşunun 100. yılında Birlik Vakfı’nın düzenlediği bir sempozyumla ele alındı. 100. yılında MTTB adıyla Mahmut Hakkı Akın ve Serkan Yorgancılar’ın editörlüğünde hazırlanan kitap bu sempozyuma sunulan bildirilerden oluşuyor.

Cumhuriyet’in kuruluşundan 1960’lı yıllara dek CHP’nin bir gençlik örgütlenmesi olarak algılayabileceğimiz ve hatta 27 Mayıs darbesine de arka çıkan yönetimlere sahip MTTB’nin hikayesini ilgi çekici kılan olay ise 1965’teki kongrede yönetime Rasim Cinisli başkanlığında genel olarak sağ görüşlü, milliyetçi, muhafazakar ve dindar bir yönetimin seçilmiş olmasıdır. Böylelikle MTTB üniversite okumak için Anadolu’dan büyükşehirlere gelen dini hassasiyetlere sahip öğrenciler için önemli bir örgütlenme imkanını teşkil etmiştir.

KISAKÜREK ETKİSİ

1965-1980 yılları arasında Necip Fazıl Kısakürek’in etkisi altında olan MTTB, Necip Fazıl Kısakürek için elbette çok farklı bir anlama sahiptir. Bir yerde Kısakürek’in 1943’te yayınlamaya başladığı Büyük Doğu dergisi etrafında biçimlendirdiği davası, mücadelesi ve fikriyatının hedefi ve ürününü MTTB gençliği oluşturmuştur denebilir. Öyle ki, 1975’te yayınlanan Babıali kitabında kendini yakın bulduğu tüm siyasi oluşum ve partileri eleştirirken bu eleştiriden MTTB’yi istisna tutmuş, MTTB gençliğinden ümitli olduğunu, geleceğe dair ümit veren yegane örgütlenmenin de MTTB olduğunu belirtmiştir.

Rasim Cinisli, İsmail Kahraman ve Burhanettin Kayhan’ın genel başkanlık yaptığı dönemlerde, yani 1965-1970 arasında MTTB sağcı, milliyetçi ve kısmen İslamcı bir pozisyondadır. 1971’deki genel kongreyle açılan 50. döneminden itibaren MTTB’nin 12 Eylül darbesi sonrası kapatılacağı döneme kadar İslamcı bir ruhu koruduğu ve 1916’dan 1975’e kadar ambleminde yer alan bozkurtu, Kur’an-ı Kerim’i simgeleyen kitap figürüyle değiştirdiği de bilinmektedir.

Celalettin Yanık, Muhammed Özmen, Onur Türkölmez, Hakan Savaş, Ertuğrul Meşe, Abdülazim Şimşek, Serkan Yorgancılar, Kurtuluş Kayalı, Mahmut Hakkı Akın’ın bildirilerini ihtiva eden sempozyum kitabı özellikle 1990’lı yıllardan itibaren siyaset, akademi, medya ve bürokraside etkili olmaya başlayan bir kuşağın hikayesinin sosyolojik değerlendirmelerine yer veriyor. Halit Refiğ, Metin Erksan ve Yücel Çakmaklı’nın katıldığı 1973’te MTTB Sinema Kulübü tarafından düzenlenen Milli Sinema Açık Oturumu’nu o döneme flashback yaparak değerlendiren Kurtuluş Kayalı hocanın bildirisi de ayrıca dikkat çekiyor.

İlk muhafazakar sosyolojik perspektif

Türk sosyoloji tarihinde Prens Sabahattin üzerindeki etkisiyle bildiğimiz Frédéric le Play bir İlk maden mühendisi olmasına rağmen sosyal bilimlere de ilgi duyan bir Hıristiyan muhafazakardır. Kitapta Le Play’in çalışmalarından seçilerek Türkçe’ye çevrilen aile, mülkiyet, din, çalışma koşulları gibi konuları muhafazakâr bir perspektiften inceleyen metinler yer alıyor. Sosyolojinin doğuşundaki “muhafazakâr” özü temsil eden isimlerin başında geliyor Le Play. Derlemede yer verilen metinler Le Playcilik ile Durkheim’ci ekolün yakınlığı ve uzaklığını izlememize de imkan tanıyor. Seçilmiş Metinler, Frédéric Le Play, çev. Ahmet Kerem Yılmaz, 2017

1965 SONRASI SAĞ SİYASETİN DERİN HAFIZASI

1965 yılında zorlu bir mücadele sonucunda MTTB genel başkanı seçilen Rasim Cinisli sağ siyasetin önemli figürlerinden biridir. Özellikle MTTB başkanlığı yaparken imza attığı başarılı faaliyetlerle sağ gençliği lideri olarak sivrilen Adalet Partisi’nden Erzurum milletvekili seçildi. Ancak Süleyman Demirel’e muhalif 41’ler Hareketi içinde de yer aldı. Demokratik Parti’nin kurucularından oldu ve 1973 seçimlerinde yeniden parlamentoya girdi. 1990’lı yıllarda kısa bir süre de DYP İstanbul İl Başkanlığı yaptı. Cinisli, yakın tarihimizde bizzat tanıklık ettiği önemli olayları, unutulan veya unutturulmak istenenleri paylaşıyor. Bir Devrin Hafızası, Rasim Cinisli, Doğan Kitap, 2017

Kaynak: STAR - MURAT GÜZEL - Açık Görüş Kitaplığı

 

adminadmin