Samsun Haber
Giriş Tarihi : 18-01-2012 12:10   Güncelleme : 18-01-2012 12:10

Üniversiteli Kadınlardan Anayasa önerisi

Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Samsun Şubesi, Anayasa değişikliği ile ilgili olarak değişiklik önerilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Çalışma Grubuna gönderdi.

Üniversiteli Kadınlardan Anayasa önerisi
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Samsun Şubesi’nin internet sitesinde yer alan değişiklik önerisinde kadın erkek eşitliğinin fiilen yaşama geçirilmesine yönelik özel önlemlerin alınmasının anayasal temelin oluşturulması önemli olduğuna değinilerek, kadınların yasalarda eşit haklara, eğitimin her kademesinde ve yaşamın her alanında eşit fırsatlara sahip olmalarına, demokrasinin temel kriteri olan kadın erkek eşitliğinin ülkemizde yaşama geçirilmesinin gerekliliğine değinildi.

Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Samsun Şubesi’nin Anayasa değişikliğine yönelik görüşleri şu şekilde ;
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadınların karar alma süreçlerine etkin ve eşit olarak katılamamasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, maddelere ilişkin önerilerimize anayasa çalışmasında yer verilmesini talep ediyoruz. Bu önerilerimiz, toplumsal cinsiyet eşitliğinin anayasal temele kavuşturulması amacına yöneliktir.
1982 Anayasasının çok sayıda maddesinin yıllar içinde demokratikleşme amacıyla değiştirilmiş olmasına rağmen, bir bütünlük içinde tüm değişikliklerin gözden geçirilmesine ve çağdaş bir anayasada bulunması gerekli kurallara başta toplumsal cinsiyet eşitsizliği olmak üzere ülkemizin temel sorunları da dikkate alınarak yer verilmesine ihtiyaç vardır.
TBMM tarafından başlatılan çalışmada Anayasa metninde yapılacak düzenlemelerde özellikle Anayasamızın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez nitelikteki ilk üç maddesinin, “laik, demokratik, sosyal hukuk devleti” ilkelerine ilişkin hükümlerinin muhakkak korunması gerektiği görüşümüzü önemle vurgulamak isteriz.
Anayasa çalışmasının Türkiye’nin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak çağdaş uygarlık yolunda ilerlemesinin temel dayanağını oluşturmasını, ülke bütünlüğünü, dil birliğini, toplumsal cinsiyet eşitliğini esas alan 22. yüzyıla ışık tutacak değişikliklerin yapılmasını diliyoruz. •     Ancak, özellikle günümüzde toplumun her açıdan bu denli ayrıştırılmış hissedildiği bir dönemde ülkemizde toplumsal uzlaşıya dayalı bir çalışma yapmak için zamanlamanın doğru olmadığı görüşümüzü de iletmek isteriz.

Raporumuzu, kadınların eşit haklara sahip olsa bile, hakların fiilen yaşama geçirilmesi açısından ülkemizin dünya ülkeleri sıralamasında göz ardı edilmeyecek kadar çok gerilerde (2011 Dünya Ekonomik Forumu toplumsal cinsiyet eşitsizliği raporuna göre 135 ülke arasında 122. sırada) olduğu gerçeğini de dikkate alarak hazırladık. Bilindiği gibi, kadına yönelik şiddet olayları ve “çocuk gelinler” sayısı büyük bir toplumsal sorun olarak çözüm beklemektedir. Ayrıca, Bakanlıklar Kanun Hükmünde Kararnameyle yeniden yapılandırılırken kaldırılan “Kadından Sorumlu Devlet Bakanlığının” yerine “kadın” adı konulmaksızın “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı” olarak kurulması, kadının BİREY olarak hak sahibi olması ve hakların yaşama geçirilmesi için, özellikle kadın erkek eşitliği açısından anayasal dayanağa gereksinim olduğunu göstermektedir.

Türkiye’de kamu kurumlarında, yerel yönetimlerde, siyasi karar organlarında kadınların eksik temsili aslında bir demokrasi meselesi. Bu bakımdan, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadınların yaşadıkları ayrımcılık sadece kadınları ilgilendiren bir konu olmayıp, ülkenin demokratikleşmesi, sosyal adaletin ve sağlıklı bir toplum-birey ilişkisinin sağlanması için eşitliğin yaşama geçirilmesi gereklidir.
adminadmin