Genel
Giriş Tarihi : 26-03-2019 09:26   Güncelleme : 26-03-2019 09:26

Vatanına aşık bir dava adamı: Şehit Muhsin Yazıcıoğlu!

​Sivas'ta 1954 yılında başlayan fırtınalı hayat, 5.5 yılı hücre olmak üzere 7.5 yıllık hapis ve fırtınayla gelen ölüm.

Vatanına aşık bir dava adamı: Şehit Muhsin Yazıcıoğlu!

25 Mart 2009 tarihinde, Kahramanmaraş mitinginden Yozgat mitingine hareket etmek üzere içinde bulunduğu helikopter bilinmeyen bir sebepten dolayı düştü. Kazadan 47 saat sonra da helikopterin enkazına ve Muhsin Yazıcıoğlu dahil 6 kişinin cesedine ulaşıldı.

PEKİ KİMDİ MUHSİN YAZICIOĞLU?

Yazıcıoğlu, ilk ve orta öğrenimini Şarkışla'da, üniversite eğitimini Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde yaptı. 1968'de cemiyetçilik çalışmalarına başlayan, Şarkışla'da Genç Ülkücüler Hareketi'ne katılan, üniversite eğitimi için 1972'de Ankara'ya geldikten sonra da, Ülkü Ocakları Genel Merkezi'nde görev yapmaya başlayan Yazıcıoğlu, sırasıyla; Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı'nda bulundu. Yazıcıoğlu, 1978'de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği'nin de kurucu Genel Başkanı oldu.

1980 yılına kadar MHP'de Genel Başkan Müşavirliği görevinde bulunan Muhsin Yazıcıoğlu, 12 Eylül 1980'den sonra MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda yargılandı. 7,5 yıl Mamak Cezaevi'nde kalan Yazıcıoğlu, bu davadan herhangi bir ceza almadı.

Yazıcıoğlu, cezaevinden çıktıktan sonra, cezaevindeki ülkücüler ve onların ailelerine yardım amacıyla kurulan Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı'nın başkanlığını yaptı. Yazıcıoğlu, 1987'de Milliyetçi Çalışma Partisi'ne (MÇP) girdi ve Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundu. 20 Ekim 1991 Milletvekili Genel Seçimlerinde, Refah Partisi (RP), Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) ve Islahatçı Demokrasi Partisi'nin (IDP) oluşturduğu ittifak bünyesinde milletvekili adayı olan Muhsin Yazıcıoğlu, Sivas'tan milletvekili seçildi.

Yazıcıoğlu, 7 Temmuz 1992'de, "içinde bulunduğu partinin siyasi anlayışıyla uyuşamadığı" gerekçesiyle 5 milletvekili arkadaşı ile beraber MÇP'den ayrıldı. Muhsin Yazıcıoğlu, 29 Ocak 1993'de, MÇP' den ayrılan bir grup arkadaşı ile beraber Büyük Birlik Partisi'ni (BBP) kurdu ve partinin Genel Başkanı oldu. 24 Aralık 1995'te yapılan erken genel seçimlerinde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak yeniden parlamentoya giren Yazıcıoğlu, 28 Şubat 1996'da ANAP'tan istifa ederek, BBP'ye döndü. 8 Ekim 2000 tarihindeki 4., 20 Temmuz 2003 tarihli 5. ve 30 Nisan 2006 tarihli 6. Olağan ve 15 Nisan 2007 tarihli 2. Olağanüstü Büyük Kurultaylarda yeniden genel başkan seçilen Yazıcıoğlu evli ve iki çocuk babasıydı. 22 Temmuz 2007 seçimlerinde Sivas'tan Bağımsız Milletvekili olarak TBMM'ye girmiştir ve tekrardan seçimlerden önce bıraktığı BBP Genel Başkanlığına seçildi.

SON BİR BUÇUK YILDA DÖRT KEZ KAZA GEÇİRDİ

Önce Yozgat Çalatlı mevkiinde bir minibüsün sıkıştırması sonucunda Gülefer Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu araç şarampole yuvarlandı ve araçtakiler yaralandı. Bu olaydan 8 gün sonra da 21 Mayıs 2007'de bu kez Muhsin Yazıcıoğlu kaza geçirdi. Ordu'dan Ankara'ya dönerken Samsun'da bir araçla çarpışan otodan yaralı olarak kurtuldu. 25 Ağustos 2007 gecesi de, Sivas'ın Akıncılar İlçesi'nde Yazıcıoğlu'nun aracı bir karaltıya çarptı. Çarptıkları aracın traktör olduğunu düşünen Yazıcıoğlu, kaza sonrası yaptıkları araştırmada yolda ve etrafta çarptıkları nesneye rastlayamadı.

ÖLÜMDEN DÖNDÜ

Son kaza ise en kritik biçimde gerçekleşti.  Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu araç, Bolu tüneline girişte, öndeki kamyon sürücüsünün direksiyonu sola kırması nedeniyle, ani fren yapması sonucu meydana geldi. Partisinin Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısına katılmak için BBP İstanbul 2. İl Başkanı Cemal Eğin ile birlikte, İstanbul'dan Ankara'ya dönen Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu araç, Bolu Tüneline girişte, önlerinde bulunan bir kamyonun direksiyonu sola kırmasıyla ani fren yaparak kamyona çarptı. Kazada Eğin'in burnu kırıldı. Yazıcıoğlu da hafif yaralandı.

ÜÇ GÜN ÖNCE KARAMAN'DA ÖLÜMÜ BÖYLE ANLATMIŞTI

BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu, partisinin Karaman Seçim Bürosu'nda şunları söylemişti:

"Şimdi bakın yoldan geldik, yola gideceğiz. Hiç birimizin garantisi yok. Şurada ayakta duranın da, oturanın da garantisi yok. Yani, ruh bir saniyeliktir. Küf dedi mi gitti. Bunun da nerede geleceği, nasıl geleceği, ne şekilde yakalayacağı belli değil. Bir saniyenize bile hakim değilsiniz. Bir saniyesine bile hakim olamadığınız, hükmedemediğiniz bir hayat için, bir dünya için, bu kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur. Düz yaşayacağız, düz duracağız, düz yürüyeceğiz. Dik duracağız, doğru gideceğiz. Allah'ın izniyle hayatım boyunca hep böyle gittim. Allah'ın izniyle, olsak da milletle olacağız. Olmasak da, milletle olmayacağız. Yarın ahirette Allah, bize 'Niye iktidar olmadın' diye sormayacak. Sorsa da 'Vermediniz' diyeceğiz."

Dünya Bülteni/ Haber Merkezi

 

adminadmin