Yok saymak, olmadığı anlamına gelmez
Yıllardır yok saydığımız, 'yok'un kabulü için uğraştığımız, ama yapılması gerekenleri de yapmadığımız için bugün birilerinin dayatması ve aşağılamasıyla karşı karşıyayız
Köşe Yazıları - 26-12-2011 19:05
Yıllardır yok saydığımız, 'yok'un kabulü için uğraştığımız, ama yapılması gerekenleri de yapmadığımız için bugün birilerinin dayatması ve aşağılamasıyla karşı karşıyayız.
Yıllardır bu konuyla ilgili hiçbir kurum tarafından doğru dürüst bilimsel bir çalışmanın yapılmadığı gerçeği hepimizi üzmektedir.
Biz tarihçi değiliz ama olayların bir mantığı olduğu belli. Bu manada bilimin ve evrensel hukukun kabul edeceği bir çalışmayı ortaya koyamamak bir aciziyet ya da işgüzarlıktır.
Hep şu soruldu, şu öğretildi, o mantık üzerinden savunma yapıldı. Bizde bu sorunun cevabını merak ettiğimiz için üç arkadaş kalktık Ermenistan'a gittik, soykırım müzesini gezdik resimleri gördük.
Resimler çok korkunçtu. Ama daha beterini, Bosna'da, Çeçenistan'da, Hocalı'da, hem de dün diye bileceğimiz bir tarihte görmüş lanetlemiştik. Evet uzun yıllar Ermenilerle birlikte barış içinde yaşamıştık. Ne değişmişti de bizim iddiamıza göre onlar ihanet etti ? Ya da ne değişti de onların iddiasına göre biz onlara soykırım uyguladık? Ya da iki halkın uzun yıllar barış içinde yaşaması, birbirlerine ilelebet yanlış yapmayacakları anlamına mı gelir? Bu sorular cevaplanmalıdır.
Meseleyi sadece 'Biz size asırlarca bir şey yapmadıkta o zaman mı yapacağız?' gerekçesi eksik bir gerekçedir. Aynı soruyu onlarda soruyor: 'Biz size asırlarca ihanet etmedikte o zaman mı edeceğiz?' diye...
O zaman ne yapmak gerekiyordu? Korkmadan geçmişle yüzleşerek bu meseleye üçüncü ülkeleri karıştırmadan kendi aramızda çözmemiz gerekiyordu.
Sorduğumuz, yıllarca birlikte huzur içinde yaşadık ne değişti de bu süreç yaşandı sorusuna: Evet Osmanlı'da yıllarca birlikte yaşadık ama ne zaman Osmanlı'ya pantürkizm, panislavizm geldi. Bize bunlar dayatılmaya başlandı bu sürece gelindi cevabını verdiler.
Şimdi biz burada böyle bir süreç yaşanmadı biz bunlara bir şey dayatmadık gibi savunmalar yapılabiliriz. Ama yine bir sonuç çıkmaz. Büyük bir ihtimal bu süreç önümüzdeki yıllarda başka ülkelerinde bu yasa tasarısını tanımasıyla devam edecektir. Hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşınıp belki tazminat ve toprak talebi de istenecektir. Türkiye'nin bunları da düşünerek, hesaplayarak gelecek planlaması yapması gerekir..
Bize göre rakamlar ortadadır. Devlet politikası olarak bir eylem bir cinayet olmamıştır. Ama Türklerle Ermeniler birbirlerini vahşice öldürmüştür.
Devamında Ermenilerin güvenliğinin sağlanamayacağı endişesiyle göçe karar verilmiştir. Göç esnasında da gerek iklim şartları, gerekse diğer
etkenlerden dolayı çok ciddi kayıplar yaşanmıştır.
Ama bu işlerden sonuç alınması için hem Rusya'nın, hem ABD'nin, hem Ermenistan'ın hem de Türkiye'deki arşivlerin açılarak ne olup bittiğini bütün dünyaya göstermemiz gerekiyor
Esen kalın