Genel
Giriş Tarihi : 19-04-2018 09:37   Güncelleme : 19-04-2018 09:37

İYİ Parti’den Açıklama; Bütün Seçimlere Yasal Olarak Katılma Hakkını Kazandık

İYİ Parti Genel Sekreteri ve parti sözcüsü İzmir milletvekili Aytun Çıray bir basın açıklamasıyla İYİ Parti’nin bütün seçimlere katılma hakkını kazandığını belirtti.

İYİ Parti’den Açıklama; Bütün Seçimlere Yasal Olarak Katılma Hakkını Kazandık

Yapılan açıklamada şöyle denildi;

İYİ Parti Başkanlık Divanı saray koalisyonunun küçük ortağının erken seçim talep ve teklifin tamamen danışıklı bir dövüş olduğundan hiçbir kuşku duymamaktadır. Küçük ortak sarayın çıkarlarına ve hedeflerine uygun teklifi ve talebi sanki bağımsız bir aktörmüş gibi dile getirmiştir. 

Erken seçim talebinin arkasında iki neden var; bunlardan birisi yükselen İYİ Parti korkusu; ki bu korku, birbirine en ağır sözlerle hakaret edenle iki kişiyi bir araya getirip koalisyon kurdurdu. Erken seçim talebinin ikinci nedeni de başarısızlıklarının artık ellerine geçirdikleri  medya gücüyle de örtülemeyecek boyutlara gelmesidir.

Bu yıl içinde ödemeleri gereken dış borç miktarı 185 milyar dolar, finanse edilmesi gereken cari açık 53 milyar dolardır. Önümüzdeki bir yıl içerisinde ekonominin ihtiyaç duyduğu yabancı kaynak, 238 milyar dolar düzeyinde. Saray koalisyonunun üyeleri tükenen ekonomik ve siyasal itibarları nedeni ile bu parayı bulamayacaklarını biliyorlar. Çünkü artık tutarlılıkları bitmiştir, tutarlılık yoksa güvenilirlik de yoktur.

İşsizlik çift haneli rakamlar tırmanmış, enflasyon başını almış gidiyor, atanamayan gençler intihar aşamasına kadar gelmişler, savaş naraları ve şehitler AKP’nin metal yorgunluğunu gidermenin utanç verici aracı olmuş, kesimlik hayvanlardan sonra süt de ithal edilir hale gelmiş.

İşte böyle bir tabloda biliyorlar ki seçimler 3 Kasım 2019’a yapılırsa dolar 7, avro 8.5, benzin 8.5, mazot 8 TL olacak ve ekonomi dipsiz bir çakılışa geçecek. Bir de bu saray koalisyonu uzadıkça problemler çıkmaya başlamıştır, uyumun bozulma emareleri göstermektedir. İşte bu nedenlerle koalisyon ortakları Türk Milletini,  daha korkunç ve acı sonuçlarla yüzleşmeden acilen seçimlere götürmek istiyorlar.

Erken seçim talebi İYİ Parti'den duyulan korkunun sonucu ve Sayın Meral Akşener’in önünü kesmeye yönelik nafile bir teşebbüstür. Darbe dönemlerinde yeni kurulan partilere dahi reva görülmeyen zulüm, eziyet ve baskıları aşarak geliyoruz. Bu cesaretimizin, direncimizin ve gücümüzün kaynağı milletimizdir.

İyi Parti Başkanlık Divanı, bu vesileyle, İYİ Parti’nin seçimlere katılması konusunda yaratılmak istenen ayıplı kuşkuyu gidermek için Türk milletini demokrasi mücadelesinin bir gereği olarak görmektedir.  Çünkü 1 Nisan 2016’da Ankara’da yaptığımız 1. Olağanüstü kurultayımıza milletimizin gösterdiği olağanüstü katılım ve teveccüh, müstakbel cumhurbaşkanımız Meral Akşener liderliğindeki İYİ Parti’nin Türk milleti için kurtuluşun yegâne adresi olduğunu ortaya koymuştur.

Erken seçim talebi yakın dönemde güvenlik, ekonomi ve dış politika alanında karşılaştığımız sorunların, o sorunların sebebi olan mevcut iktidarla çözüm bulamayacağının açık bir şekilde kabulüdür. İyi Parti  bu anlamda bu sorunlara yönelik açık ve  önceden tanımlanmış çözümleriyle  iktidarın en güçlü adayıdır.

İYİ Parti’nin erken seçimlere katılacağı gerçeğinin bulandırılmasına bundan ötürü asla tahammül ve müsamaha göstermemiz söz konusu olamaz.

Bu çerçevede

1.       Yeni kurulmuş bir partinin seçimlere katılma yeterliliği asla bir yorum meselesi değildir. Doğrudan doğruya ilgili yasanın hukuki şartlarını yasal süreçler ve sınırlamalar içinde yerine getirmekle ilgilidir.

2.        Mevcut yasalarımızda söz konusu hukuki şartlar, yasal süreçler ve sınırlamalar, siyasi partilerin seçimlere katılma koşullarını belirleyen 2820  sayılı siyasi partiler kanununun 36. Maddesinde belirlenmiştir.   

3.       İlgili 2820 sayılı kanunun “siyasi partilerin seçimlere katılması” başlığını taşıyan 36. Maddesi  “siyasi partilerin seçimlere katılabilmesi için illerin en az yarısında, oy verme gününden en az altı ay evvel teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olması veya Türkiye büyük millet meclisinde grubu bulunması şarttır. Bir ilde teşkilatlanma, merkez ilçesi dâhil o ilin ilçelerinin en az üçte birinde teşkilatlanmayı gerektirir”  hükmünü getirmiştir. Yani bir siyasi partinin seçimlere katılabilmesi için 81 ilin yarısında yani 42 ilde teşkilatlanmış olması gerekmektedir.

4.       Aynı hüküm  298. Sayılı yasanın 14. Maddesinin 11. Fıkrasında da aynen tekrarlanmıştır. Buna göre “ siyasi partilerin milletvekili genel ve ara seçimlerine  belediye başkanlığı ile belediye meclisi, il genel meclisi üyelikleri genel ve ara seçimlerine katılabilmeleri için illerin en az yarısında, oy verme gününden en az altı ay evvel teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olmaları veya Türkiye büyük millet meclisinde guruplarının bulunması şarttır.”

5.       İYİ Parti Başkanlık Divanı İYİ Parti’nin ilgili yasalardaki hukuki şartları yasal süreçler ve sınırlamalar dâhilinde tamamen, yani hiçbir yoruma tabi tutulamayacak bir kesinlik ve açıklık içinde eksiksiz olarak yerine getirmiştir. İYİ Parti’nin hukuksuzluğun adeta kural haline getirildiği izleniminin bir alışkanlığa dönüştüğü bir siyasi vasatta dahi seçimlere girmesinin engellenebileceği düşünülemez. Çünkü Partimizin seçime katılmanın tüm hukuki şartlarını yerine getirdiği Yargıtay cumhuriyet başsavcılığının kayıtlarına geçmiştir. Yani en yüksek yargı kurumunca tescillidir.

5.       Sonuç olarak İyi Parti Başkanlık Divanı, İYİ Parti’nin seçimlere katılmak için bütün yasal koşulları yerine getirdiği 10 Aralık 2018 tarihinden altı ay sonra yani 10 Haziran 2018 tarihini izleyen her seçime katılabileceği gerçeğinin her türlü tartışmanın ötesinde olduğunu deklare eder. Bu konuda şüphe uyandırmaya çalışanlar, Başkanlık Divanımıza göre, ya korku dağları bekler sözündeki kadar büyük bir korkuya düşmüş olanlardır veya milletimizin zihnini bulandırmaktan medet umacak kadar acizlik içindedirler. Bu iki grubun ortak özelliği tutumlarının iyi niyetli olmaması ve Türk milletinin iyiliğine hizmet etmemesidir.

6.       Sonuç: Türk Milleti medeni ülkelerin standardını herhangi bir sınırlama olmaksızın hak etmiştir.

adminadmin