Uğruna savaştığınız değerleri ihmâl ederek zafer kazanamazsınız!

Değerleriniz...
Anneniz, babanız, eşiniz, çocuklarınız.
Davanız...
İlah-i Kelimetullah, bayrak, ezan.
İnançlarınız...
Kuran, Namaz...

Hepsini alt alta sıraladığınız zaman hayatınızın mana ve önemini belirleyecek DEĞERLER MANZUMESİ ORTAYA çıkar.
Bu değerler üzerinde samimiyetle ve ihlas ile yaptığınız her şey elbette Cenab-ı Allah'ın izni ile muvaffak olur.

Her şeyin özü samimiyette...
Her şeyin özü İhlâsta...
Çünkü samimî bir ihlâs, şerde dahi olsa neticesiz kalmaz. Evet, ihlâs ile kim ne isterse Allah verir. (19.Lema)

Bugün hepimiz rıza-i ilahi için elimizle, dilimizle ve lisan-ı halimizle bir şeyler yapmaya gayret ediyoruz. Elbette bu işleri yaparken birinci önceliğimiz İHLAS, İHLAS,  İHLAS...
Lâkin bunları yapar iken ihmallerimiz,  vurdum duymazlıklarımız var ise ki illâ olduğunu düşünüyorum.
O halde  nasıl başarılı olacağız?
Nasıl kalblere hitap edeceğiz?
Nasıl gönülleri fethedeceğiz?
Nasıl???
Nasıl???

Hz. Ali ve beraberindekiler bir kaleyi kuşatmışlar, kale düştü düşecek; ama akşam namazı vakti girmiş.
Hz. Ali demiş ki, “Yarınız saldırmaya devam etsin, yarınız da namazını kılsın; vakti kaçırmayın”
Komutan cevap vermiş, “Efendim! Düştü düşecek...
Bekleyelim biraz daha, ondan sonra kılarız”
Hz. Ali’nin verdiği cevap çok manidardır;
“UĞRUNA SAVAŞTIĞIMIZ DEĞERLERİ İHMAL EDEREK ZAFER KAZANMANIN HİÇBİR ANLAMI YOKTUR.”
Karşımızda müthiş bir yangın var. İçinde evladın, imanın, değer verdiğin ve davam dediğin her şey ya yanıyor yâda yanmak üzere iken önemsediğimiz değerleri bu yangın ve zehirli oklara karşı korumak kollamak ve bir adım önde olmak istiyor isek UĞRUNA SAVAŞTIĞIMIZ DEĞERLERİ İHMAL EDEREK DEĞİL, BİZZAT YAŞAYARAK ZAFER KAZANILACAKTIR.
Selam ve dua ile.
Bülent ERTEKİN.