Vatan sevdası bir aşktır.
Bu sevda ne yar sevdası...
Ne de can sevdasıdır.
O sevda hak ile batılın, hilâl ile haçın savaşında HAKTAN ve HİLALden yana taraf olmadır.
Bu sevda:
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda.
diyen aslan yürekli asker ve güvenlik güçleri olan evlatlarımızın sevdasıdır.
Elbette onların bu sevdasında bilinmelidir ki hiç bir zaman yalnız değildirler. Yedisinden yetmişine, kadını erkeği, genci ve dâhi ihtiyarı ve ihtiyareleri ile yanlarındadır. Bu öyle bir sevdadır ki çocuk yaşta iken oğlunu Çanakkale'ye göndermiş, adına "hey onbeşli onbeşli" diyerek türküler yazılmış bir sevdadır, aşktır.
Bugün bile 70'li yaşlarında Mersin'in Aydıncık ilçesinde yaşayan bir büyüğümüz, Şerife Buldurluoğlu ninemizin sevdasıdır, aşkıdır. Operasyon bölgesindeki güvenlik güçlerine gönderilmek üzere sebze ve meyve toplama kampanyasına 1 lirası ile yardım ettiğini bu millet unutmadı. Şerife Buldurluoğlu ninemiz "Ne olur bunu kabul edin. Çok bir değeri yok bilirim, ama bununla birkaç elma de benden gitsin oradaki Kahraman evlatlarıma" diyerek 1 lirayı kampanyanın başındaki evladına zorla verir.
Dedik ya; söz konusu vatan ise gerisi teferruattır. Yaşlısı, Şerife nine gibi ihtiyarları gibi genç kızımız Ayşegül'ün
"Yar sevdası değil bu vatan sevdası. Allah'a şükür hepimiz bilincinde ve üstümüze düşen her şeyi yapmaya her an hazırız. Tek nefes kalana kadar yılmayacağız, yıkılmayacağız." dediği gibi.
İşte bu kahraman kızımızın mektubu.
"Cizre'de destan yazan yiğitlere.
1877 yılının 8 Kasım'ını 9 Kasım'ına bağlayan gece, sabah namazından sonra minarelerden yapılan "Moskof askeri Aziziye tabyası'nı ele geçirdi!!!" çağrısıyla uyandı Erzurum halkı. Çoğu dul ve yetim çocuklardan oluşan halk, evlerinde bulunan balta, keser, nacak ne varsa alıp Nenehatun önderliğinde düştü yollara.
93 Harbi dediler bu kanlı olaya, Osmanlı-Rus Savaşı diye de anıldı sonra. Dedelerimizi de kalleşçe uykusunda vurdu düşman kelimesini bile yakışmayacak hainler. Ama vermedi bu halk bu şehri. Hiçbir zaman vermeyecek de
Şimdi can kardeşlerim, can ağabeylerim sizi bir an bile aklımızdan çıkarmıyoruz. Bir an bile dualarınızdan eksik etmiyoruz. Biz bu vatanı çok zor şartlarda muhafaza ettik, birçok cephede varımız yoğumuzla savaştık. Bu hainlerin cephesi bile belli değil. Karşınıza çıkacak yürekleri yok. Nerede ne zaman fistan giyecekleri belli olmuyor. Ama biz hep yanınızdayız, bunu hiç unutmayın olur mu?
Sizin canınız bir yanınca, bizim bin yanıyor
Yar sevdası değil bu vatan sevdası. Allah'a şükür hepimiz bilincinde ve üstümüze düşen her şeyi yapmaya her an hazırız. Tek nefes kalana kadar yılmayacağız, yıkılmayacağız!!! Bizler size sadece pasta, börek, mektup, selam göndermiyor yüreğimizi de gönderiyoruz.
Selam olsun Hak ile batılın savaşında Hakk'ın yanında olan yiğitlere.
Biz şahidiz, biz razıyız.
Rabbim'de sizden razı olsun. Bize de şehadet şerbetini içmeyi nasip etsin. Siyasi görüşü ne olursa olsun bu şehir başta olmak üzere Türk halkı minnettar size.
Allah yâr ve yardımcınız olsun aslan yürekli yiğitler. Allah'a emanet olun. Kendinize çok dikkat edin. Sizin için atan kalpler var.
Not: Bu arada annem tepsileri bana yıkattı her şey sizin için...
Ayşegül
