Bir yanda kötü ve kötülük...
Diğer yanda iyilik ve iyiliksever...
Birisi tokat atar...
Diğeri gül atar sevgi ve şefkat...
Zordur seçmek...
Zordur dostu...
Arkadaşı...
Seveni ve sevmeyi bileni bulmak.
Bir altın gibidir...
Bulunduysa nereye koyacağını bilemezsin...
En güzel yeri ise YÜREKTİR.
Silinmez..
Silemezsin...
Kapıya değil mezara kadardır.
Çölde yolculuk eden iki arkadaş hakkında şöyle bir hikaye anlatılır:
Yolculuğun bir aşamasında iki arkadaş tartışırlar biri ötekine bir tokat atar. Tokadı yiyenin canı çok yanar ama tek kelime etmez ve kum üzerine şu sözleri yazar:
"BUGÜN EN İYİ ARKADAŞIM BANA BİR TOKAT ATTI."
Yıkanabilecekleri bir vahaya rastlayana dek yürümeyi sürdürürler. Tokadı yiyen yıkanırken batağa saplanır. Tam boğulmak üzereyken kendisine tokat atan arkadaşı tarafından kurtarılır.
Boğulmak üzere olan arkadaş selamete çıktıktan sonra bir kaya parçası üzerine şu sözleri kazır:
"BUGÜN EN İYİ ARKADAŞIM BENİM HAYATIMI KURTARDI."
Arkadaşının hayatını kurtaran kişi ona şöyle der:
Senin canını yaktığımda bunu kum üzerine yazdın. Ama şimdi kayaya kazıyorsun, neden?"
öbür arkadaş ona şöyle cevap verir: "Biri bizi incittiğinde bunu kum üzerine yazmalıyız ki bağışlama rüzgarı estiğinde onu silebilsin. Ama biri bize iyi bir şey yaparsa onu kayaya kazmalıyız ki hiçbir rüzgar onu yok etmesin.
İNCİNMELERİMİZİ KUMA, GÖRDÜĞÜMÜZ İYİLİKLERİ KAYALARA KAZIMAYI ÖĞRENMEK DUASIYLA.
Kötülükleri unutanlara...
Unutabilen koca yüreklilere selam olsun..