Öncelikle daha sakin bir yaşam özlemi var ilk sıralarda .Günümüzde teknoloji sayesinde her şey daha kolay bir yaşam için hizmet veriyor olsa da yine de hiçbir şeye yetişememe telaşı peşimizi bırakmıyor.Bu karmaşa da bizlerde yorgunluk, günümüzün tabiri ile tükenmişlik sendromu olarak karşımıza çıkıyor.Bu yorgunluk fiziksel aktivitelerimizden çok ruhen yaşadığımız bir yorgunluk aslında .Eski zamanlara göre insanların karşılıklı iletişimi ve irtibatı çok az denecek seviyelerde.Bu da insanların daha çok uzaklaşmasına yol açıyor.Mesajlar ve sosyal medya mecraları ile yürütülüyor arkadaşlıklar.Bu da insanlarda yalnızlaşma hissini çoğaltıyor.İşte bu nokta da eskiden böylemiydi cümlesi kullanılmaya başlanıyor.Öncelikle çocukluk çağlarına özlem dile getiriliyor. Hepimiz çocukluk yıllarımızın daha güzel olduğunu o yıllarda ki mutluluk dolu anılarımızı anlatmaktan keyif duyarız.Çocuklar yıllarımızda sokaklarda oyunlar oynar ,kendi yaptığımız oyuncaklarla düzenlediğimiz oyunlarla mutluluğu doyasıya yaşarlardık.Doğa ile iç içe zaman geçirirdik .Şimdi ki gibi telefon ve bilgisayar ekranına mahkum değildik.Tabi ki çocukluk yıllarının verdiği masumiyet küçük şeylerden mutlu olama hissinin katkısını da unutmamak gerekiyor.