STADLARIN YENİLENMESİ
Türkiye deki statların yenilenmesi Avrupa şampiyonasının İtalya ile ortak ev sahipliği yapılması yerli futbolcularımızın uluslararası sahalarda top koşturmasının ötesine geçemedi.
Stad projelerimizin devasa çapı ve bütçesi Türk firmaların projelerinin dünyaya yayılmasını sağladı; Azerbaycan’ın Milli stadının Türk firması üstlendi.
ÇİMLERİN BAKIMI
Çim sahaların bakımını kulüplerin masraflı görmesi futbolculara yapılan fahiş sözleşmeler, Türk seyirciyi futboldan uzaklaştırmaya ve bahis severlerin bile şikayet ettiği seyir zevkine yine devletin teşvikleri ile çözüm bulunabildi.
KULÜP BAŞKANLARI
Şehrin zenginlerinden destek alamayan spor kulüpleri özellikle Anadolu kulüpleri şehirlerindeki yerli politikacıların kulübe ayak basmasıyla, yerel yönetimlerin kaynaklarının kulüplere aktarılmasıyla faturanın dolaylı veyahut direkt yine devlete kesilmelerine rağmen kulüpler borç batağından bir türlü çıkamaz hale geliyor.
Siyasetçinin en iyi PR yapacağı yerin Şehrinin takımını desteklemekten geçtiğini hangi uzman danışman fikrettiyse, hizmet bekleyen halka kaçak süper lig yayını izlettirmek de hizmet kalemlerinin arasına girdi girecek gibi görülüyor.
YERLİ OYUNCU
Yetmiş küsur yıl sonra Almanya’yı yenen Milli Takım yabancı teknik direktör ve yerli oyuncularla Avrupa Şampiyonasında başarı yakalamaya çalışacak.
Burada dikkat edilmesi gereken yeni statlarda seyirci baskısına alışmış 50 bin, 60 bin kişilik statlarda kendi kulüplerinde dahil ilk on bir de yer bulamayan oyuncular, İtalyan hocanın tercihleriyle umut verir hale geldi.
Peki ne değişti?
Çok basit Milli Takımın Havası çok değişti Kara paralara bulaşan belki Bahis oynayan futbolcuların yerini artık futbol oynayan oyuncular aldı.
MİLYAR DOLAR BORÇLAR
Dört büyüklerin dışında Anadolu kulüplerin borçları da milyar dolarları geçmeye başladı.
Muhtemelen vergi indirimi isteyecekler ve onu da ödemeyecekler.
Türk futbolseverlerin beklentilerine rağmen uzun yıllar bireysel sporcuların dışında başarının gelmemesi kulüplerin artık yabancı yatırımcılara satılması hususunu yeniden gündemde tutmaya devam ediyor.
TFF BAŞKANI
Federasyonumuzda demokratik seçimle başkan olan adaylar genel de hükümetin için den ya da hükümetin belirtiği isimler dışında çıkamıyor.
Bu da ülkedeki muhalif futbol severlerin tepkisine sebep olurken futbolun sadece futbol olamayacağı tezlerine katkı sağlamaya devam ediyor.
Genelde federasyon başkanları iktidarın gösterdiği adaylardan seçiliyor.
Futbolumuzun sağlık bir şekilde gelişip serpilmesi için Belki de Politikanın el atmaması ya da yardımına koşmaması gereken tek yer TFF iken, ülke futbolunu sevk ve idare etmek için terazinin dengesini bozacak kadar işin içinde olan siyasetçilerden adaletli hakemlik beklemek günümüz şartlarında sadece Türkiye’de değil Avrupa’da hatta dünyada bile mümkün görünmüyor.
