Sistematik bir şekilde Filistin topraklarını işgal eden, İslam’ın ebedi parçası Kudüs’ü başkent ilan edip, Müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa’ya baskınlar düzenleyerek gözdağı veren, Gazze’yi adeta açık hava hapishanesine çeviren haydut İsrail’in havası, Aksa Tufanı ile yerle bir oldu.
Sistematik bir şekilde Filistin topraklarını işgal eden, İslam’ın ebedi parçası Kudüs’ü başkent ilan eden, Müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa’ya baskınlar düzenleyen ve Gazze’yi adeta açık hava hapishanesine çeviren haydut devlet İsrail’in maskesi fena düştü. Hamaslı mücahidlerin önceki gün başlattığı ve bölge tarihinde benzeri görülmemiş “Aksa Tufanı” operasyonu, İsrail istihbarat birimi MOSSAD gafil avlanırken, hava savunma sistemi “Demir Kubbe” ise Filistinli mücahidlerin füzeleriyle delik deşik oldu. Paramotorlarla ve motosikletlerle işgal altındaki topraklara giren İzzeddin El Kassam Tugayları, yüzlerce İsrail askerini öldürürken, aralarında üst düzey generallerin de olduğu çok sayıda İsrail askerini de esir aldı. Çok sayıda tank ile zırhlı araçlar ve askeri mühimmat da Filistinli mücahidlerin eline geçti.
Güvenli ülke, MOSSAD bitti
Siyonist işgalcilerin acınası halini Akit’de değerlendiren Orta Doğu Uzmanı Abdulkadir Şen, şunları söyledi: “Aslında çöken sadece İsrail’in Gazze sınırındaki güvenlik bariyerleri ve Demir Kubbe değil. Onlarla birlikte İsrail’in istihbarat bariyeri de çöktü. Uzun zamandır Hollywood filmleriyle ya da çeşitli vasıtalarıyla Orta Doğu’da, hatta tüm dünyada ‘en başarılı istihbarat örgütü’ olduğu ve herhangi bir saldırıyı çok önceden tespit edebildiği şeklinde algı yürütülen MOSSAD efsanesi yerle bir oldu. Filistinliler, bütün kısıtlı imkânlarına rağmen bunun bir masal olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldu. Şimdiye kadar belki de ilk defa MOSSAD’ın bu derece başarısız olduğu, binlerce kişinin müdahil olduğu bir operasyondan bile habersiz olabilecek derecede gafil avlandığını biz görüyoruz. Bu durum ayrıca Hamas’ın bünyesinde artık muhbir barındırmadığını, kendi bünyesindeki İsrail muhbirlerine göz açtırmadığını da gösterir. Bu sadece MOSSAD efsanesinin değil işbirliği içerisinde olduğu CIA efsanesinin de çöktüğü anlamına geliyor. Ayrıca övgüyle bahsettikleri Demir Kubbe de delinmiş durumda. İslami Direniş Hareketi dünden beri füzeler ateşliyorlar. Deniz yoluyla da ya da para motorlarla da saldırılar gerçekleştiriyorlar. Bu da gösteriyor ki Hamas’ın elinde İsrail’e karşı başka kozlar da bulunuyor. Bu vakitten sonra İsrail’in kendi vatandaşlarına uzun yıllardır söylediği ve onları ikna ettiği ‘güvenli ülke’ algısı da çökmüş durumda.
Fareler gibi kaçtılar
“İsrail halkı dünden beri güvende olmadığını gördü ve hissetti. Bunun Filistinlilere bir özgüven olarak yansıdığını da zaman içerisinde göreceğiz. İsrail halkının havalimanını akın etmesinin sebebi de bu güven kaybı. Orada işgalci olduklarını ve o toprakların kendilerine ait olmadığını artık biliyorlar. Dolayısıyla o insanlar ilk fırsatta işgal ettikleri yerleri terk ettiler. Tıpkı fareler gibi gemiyi terk etmeye başladılar.”
Yenilmez algısı çöktü
Dış Politika Uzmanı Mustafa Öztop ise, şunları söyledi: “Bir gücün önüne belli bir süre geçilemediği zaman sanki yenilemeyecekmiş algısı oluşuyor. Ama gerçekten ciddi bir güçle karşılaştığı zaman bu defa fiyasko karşılaşıyor. Yani bu sadece İsrail’e özgü bir durum da değil. Rusya için de aynısını yaşadık. Filistinliler de senelerdir bu şekilde kapsamlı bir operasyon yapmadılar. Bu operasyon karşısında tabii İsrail şok oldu. Burada İsrail’in iç kırılganlıkları da var. Yargı reformu sürecinde Netanyahu’ya tepki olarak 130 tane askerin görev bıraktığı ve bu askerlerin elit askerlerden oluştuğu söyleniyor. Bu yüzden İsrail’in güvenliğinde ciddi bir zafiyetin oluştuğu görülüyor. Bu operasyon, İsrail’in ‘yenilmez’ olduğu algısını yıktı. ‘Hamas kendini bitirdi. Toplu kıyım olacak. Gazze yerle bir edilecek’ yorumlara katılmıyorum. Eğer İsrail Ordu Sözcüsünün bile ‘İslam Hamas’ın bu şekilde saldırısına meşru görmüyor’ diyorsa, burada bir düşünmek lazım. Hamas’ın ise ciddi bir mesajı var; ‘Biz buradayız’, ‘Bu hapishanede yavaşmaya mahkum edilmek istemiyoruz’, ‘Buna ilişkin gerekiyorsa her türlü bedeli ödemeye hazırız’ diyor.”
Kaynak: Zekeriya SAY – YeniAkit Gazetesi
