https://www.akasyam.com/files/uploads/user/-4aa572fa73.png
Ali KAYIKÇI

Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/11

01-08-2018 07:59

Saygıdeğer Okuyucularımız!..                                                                                                              

Başta “TGRT EF” olmak üzere, “Millî Gazete”, “Diriliş Postası” ve “Anadolu Gençlik Dergisi” gibi sesli ve yazılı basın-yayın organlarında “Millî Dil: Türkçe” üzerine gereken hassasiyetin gösterilmeyip şu mahût “Uydurukça/Ecerufça/Arı Dil” ile konuşulup yazıldığını gördükçe, “Hem Okudum Hem de Yazdım/3 (Dil ve Millî Kültür Konulu Köşe Yazısı-Şiirler” adını verdiğimiz  (Samsun, Aralık 2015) adlı eserimizde yer alan bâzı köşe yazılarımızı buraya taşımanın faydalı olacağını düşündük. Bugün de, kaldığımız yerden devam eyliyor ve bu kitabımızda yer alan bu makâlelerimizi Siz Saygıdeğer Okuyucularımızın bilgilerine aynen sunuyoruz…                                                     

Kalbî sevgi ve saygılarımızla…          

  TÜRK’ÜN “CAN DAMARI”/2

* “Neiçin Türkiye’deki Türk Şâirleri bizim ana veznimiz olan hica vezninden imtina etmişler? Hica vezni bizim, güzel dilimizin kanunlarından doğmuş bir mûsıkîdir. Şiirde mûsıkîden, ahengden (harmoniden) nasıl imtina etmek olur?..” (Prof. Dr. Bahtiyar Vahabzâde-Mart 1993)

* “Bugün yaklaşık 220 milyon konuşuru bulunan Türk dili, Moğol ve Mançu-Tunguz dillerinin de yer aldığı Altay dil ailesinin en fazla konuşulan koludur. Yayılma alanı Kuzey Buz Denizi’nden başlayıp Hindistan’ın kuzeyine, Çin Halk Cumhuriyeti’nin içlerinden Avrupa’nın en uç noktasına kadar uzanan yaklaşık 12 milyon kilometrekarelik bu coğrafyada en geçerli dil, Altay dil ailesinin en büyük kolu olan Türk dilidir.” (Prof. Dr. Şükrü H. Akalın-Türk Dil Kurumu Başkanı)                       

Saygıdeğer Okuyucularımız!..

Karaman’da, “Karamanoğlu Mehmet Bey”in; Türkçeyi resmî dil ilân edişinin 735’nci yıl dönümü kutlamaları kapsamında; öncesinde bir “Dil Treni”nin hazırlanarak çevre illere gönderilmesi, ardından da “Piri Reis Kültür Merkezi”nde “Gençliğin Türkçe Kurultayı” adını taşıyan bir program düzenlenmesi ve burada da “Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Kemal Esengül”ün örnek konuşması, bizim gibi “dil/kültür sevdâlıları”nı bahtiyâr eyledi.

Sn Esengül’ün bu konuşmasından bir bölümü, işbu köşe yazımızın birinci kısmında sunmuştuk. Konu ile ilgili olarak bir başka güzel değerlendirme de “Türk Dil Kurumu Başkanı Sn Prof. Dr. Şükrü H. Akalın” tarafından yapıldı ki, ilk iki cümlesini (1’nci bölümde) yukarıya aldık.

Sayın Akalın daha sonra şunları söyledi:

“Türk dili, yoğunluğu Orta Asya ve Orta Doğu’da bulunan ve en azından son bin yıldır yerleşik halklar hâlinde olan; Türkiye Cumhuriyeti, eski Sovyetler Birliği’nden bağımsızlaşmış Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan gibi Türk Cumhuriyetleri, Balkan Ülkeleri, Rusya Federasyonu, İran, Irak, Afganistan, Çin Halk Cumhuriyeti gibi devletler içinde konuşma dili veya yazı dili olarak yaşayan yirmi yazı dili koluna ayrılmaktadır. Dil mirasının çok büyük bir kısmını oluşturan kelimeler, atasözleri, deyimler ve temel kavramlar bu Türk topluluklarının dillerinde ortaktır. 

Bugün Türk dili, yaklaşık 12 milyon kilometre karelik bir alanda 220 milyon nüfusun konuştuğu, yüze yakın ülkede öğretiminin yapıldığı, kökleri tarihin en eski dönemlerine kadar uzanan, 600 bini aşkın söz varlığına sahip bir dünya dilidir. Geçmişi boyunca Çinceden Farsçaya, Arapçadan Macarcaya kadar pek çok dille etkileşim içerisine girmiş olan Türk dilinin bir kolu olarak yalnızca Türkiye Türkçesinin dünya dillerine verdiği kelimelerin sayısı 11 binin üzerindedir. Genel Türk dili olarak diğer dillere verdiğimiz kelime sayısı ise 20 binin üzerindedir. Özellikle giyim, yiyecek, askerlik başta olmak üzere hemen her alanda çok sayıda Türk dili kökenli kelime ile tarihte ve bugün Türk soylu halkların yaşadığı coğrafyalardaki Türk dili kökenli çok sayıda yer adı dünya dillerinde varlığını bugün de sürdürmektedir. Dünyanın hemen her bölgesinde öğretimi yapılan, ilmî araştırmalara konu olan, dünya dillerine katkıda bulunan Türk dili, en yaygın ve en köklü dünya dillerinden biridir.

Türk diline hizmet anlamındaki çalışmalarımız son nefesimize kadar sürecektir. Karamanoğlu Mehmet Bey’in 1277 yılında yayınladığı ferman; “Bugünden sonra divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste, meydanda; Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır” ve Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk Milletinin dili, Türkçedir. Türk Dili, dünyanın en güzel, en zengin ve en kolay dilidir. Türk Dili, Türk Milletinin kalbidir; beynidir. Millî his ile dil arasındaki bağ, çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olması, millî hissin inkişafında başlıca müessirdir. Türk Dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki bu dil; şuurla işlensin” ifadeleri bizim azmimizi tetiklemektedir.

Türkçemiz, tarihî derinlik ve coğrafî yaygınlık itibariyle, kelimenin tam anlamıyla bir imparatorluk dilidir. Ancak tarihin değişik dönemlerinde maalesef dilimizin kıymetini yeterince bilememişiz. Âşık Paşa’nın “Türk diline kimesne bakmaz idi; her giz gönül Türklüğe akmaz idi” diye feryat edip yakınması ondandır. Âşık Paşa’yı o siteme sevk eden dilimiz üzerindeki Arapça, Farsça baskısı idi. Dönemin aydın geçinenlerinin Türkçeyi ve Türkçe konuşanları hor ve hakir gören ruh sefillikleriydi. Bugün de Türkçemiz benzer bir tehlike ile karşı karşıyadır. Bugünkü tehlike de maalesef batıdan ve özellikle de İngilizceden kaynaklanmaktadır. Başta gençlerimiz olmak üzere insanlarımızın, Tanzimat alafrangacılığıyla yarım yamalak İngilizce konuşmayı veya İngilizce biliyor görünmeyi Türkçeye tercih etmeleri, milletimizin geleceği için büyük ve birinci önemde bir tehdittir.

Şunu da vurgulamak isterim ki, bugün İngilizce bilmek ve hatta konuşmak başlı başına bir meziyet değildir. Aydın ve kültürlü olmanın ölçüsü hiç değildir. Eğer öyle olsaydı; o takdirde batı dillerini batılılar kadar iyi konuşan, ana dillerinin yerine ikame eden pek çok Asyalı ve Afrikalı sömürge ülkeler ihyâ olmuş olurlardı. Türkiye asla bir sömürge veya dominyon değildir ve hiçbir zaman da olmayacaktır. Bu bakımdan Avrupa Birliğine tek yanlı bağlanma aşkıyla millî değerlerimizin pazara çıkarılmasına kesinlikle müsaade etmemeliyiz. Üç beş yüzyıllık bir tarihi geçmişleri olan Fransızların dili koruma ve sevdirme girişimlerine ve hassasiyetlerine en az onlar kadar biz de sahip olmalıyız.” (Kümbet Altında Dergisi; S. 45, s. 3-4’den)

Sn Akalın Hocamıza burada aynen katılıyor ve rahmetli Bahtiyar Vahabzâde’yi de saygı ile anıyor ve “Hece Vezni” başlıklı bir şiirimizin mısraları ile her ikisini ve de Siz Saygıdeğer Okuyucularımızı selâmlıyor, selâmlıyoruz…

Kalbî sevgi ve saygılarımızla…

               * - * - * - * - * -

Kıydılar hecemize, gündüze-gecemize…

Bir “hafif müzik” çıktı, her şeyi “yaban” bize…

 

“Pop” der “popo” sallarlar; “seks”e sinyâl yollarlar;

Paçalar püskül-müskül; el aç “sadaka” yalvar…

 

Telif mi tercüme mi, dilimize “güme” mi?..

İngilizce baş tacı(!), Türkçe başka “küme” mi?..

 

Güzel dilim “hece”yle, “muamma-bilmece”yle;

“Şah”ları şahtır elbet, “sultan”ları “ece”yle…

 

Güzel dilim “destan”dır, bağ’dır hemi “bostan”dır;

Kadın ipektir-dantel, güzel süsü “fistan”dır…

 

Bir bluz bir pantolon, işte “antre” şu “salon”;

İki kıvır bir salla, dokuz üzerinden on(!)…

 

Kadın bu mu, kız bu mu; cevher bu mu, öz bu mu?

Ben ışıldak isterim, sen yakıyorsun mumu…

 

“Türkü”lere ne oldu, “mani”ler “sahur”luk mu?

Bu nasıl “show”lar böyle, Maykıl’ca “gâvur”luk mu?..

 

KAYIKÇ’Ali dertliyim, dertlerim hece-hece;

Ne mûsıkî, ne ahenk; sanırsın bir bilmece…

                                                               (Devam edecek)

Derebahçeli/Ali KAYIKÇI

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/9 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/8 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/7 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/6 ​ “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/5 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/4 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/3 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/2 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/1 “ABD”yle Bir “Fabrika” Kurdular!.. Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/19 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/18 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/17 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/16 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/15 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/14 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/13 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/12 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/10 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/9 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/8 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/7 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/6 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/5 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/4 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/3 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/2 Derin Bir Yara ki O Dil Yaresidir /1 Kim Demiş AB’ye Girmedik Diye?.. Sen Necip Fâzıl’ımız, ne anladın, ne sevdin!.. “Yak Bi Cigara” Daha, “Coni-Capon” Kazansın!../4 Yak bi cigara daha, coni-capon kazansın!../3 Bir asra yaklaştı, şu feci tablo!.. 13 Kişi Öldürene İdâm var, 43 Bini Öldürene Tereddüt!.. “Yak Bi Cigara” Daha, “Coni-Capon” Kazansın!../2 Yak bi cigara daha, coni-capon kazansın!../1 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/6 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/5 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/4 Yavan Ekmek İle Bir Edebî Ziyâfet/3 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/2 Yavan Ekmek İle Bir Edebî Ziyâfet / 1 Büyükşehir, pislik köyü!.. Şu Derebahçe”de, bahçeler bitti!.. Büyükşehir’in “Virüsleri Böyyük Başkana Mezar Yeri Amazon’a paraları yedirdin!.. Amazon Hastası Başkanlarımız Var… İzzet/şeref İslam’da, amazonlar ziyânda!... Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/4 Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/3 Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/2 Saymış bizim suudi(!), milyon-milyon doları!../1 Halime Gürbüz yazdı, ben de saza söyledim!.. Oldu mu ya Sıtkı Hocam, yakıştı mı ilm’ irfâna?.. Moda hastalığında bir teşhis: bunlar otçu olmuş!.. … Sonrasında Demirbaş Yazdı, Ben de… Şu moda hastalığı, salgınlaşıyor!.. Yaz-baharla birlikte moda hastalığı da geliyor!../4 Yaz-Baharla Birlikte Moda Hastalığı Da Geliyor!../3 Yaz-Baharla Birlikte Moda Hastalığı da Geliyor!../2 Yaz-baharla birlikte moda hastalığı da geliyor!../1 13 Temel Konu Var, Kitâbımız Kur’ân’da!.. Din-î İslam hamuru, kovanda petek balı!.. Can bedene emanettir!.. Bilir misin?, bilmezsin; sormazsın ki bilesin!.. Îmân’da neredeydik, ne hâllere düştük? Bak!.. Varsa-yoksa her şey dünya!.. Gel isrâfı isrâf eyle!.. Sevr’den Sevr’e Kudüs’e; ibretle bak, nazar kıl!.. İnsan ki… Hayat tarzı yazsanız, ekran kararmaz inan!.. Çüş!.. Desem edebim var, oha!.. Desem çok ayıp!.. Dört Hak Kitabın Yazısı Canlı Dört Göz Olabilmek İşittin mi “Korkut Ata?”/ “Leylâ bebek” “terörist”miş!.. Böylesi bir cömerte karşı, bu nasıl cimriliktir?.. Firavun”lar hâmânlar, deccâldı bir zamanlar!.. Samsun’da Eski Ramazanlar… Avrupa sevmez bizi, sevmedi-sevmeyecek!.. Asırlık en sinsî düşman... Oldu mu ya üstâdım, bu hak-bâtıl yorumun?.. Fransız’dan, Fransız var içimde!.. O Bedr’in arslanları, seçilmiş Sahâbîler!.. “Obama”ydı, “trump”tu; “Sarkozy” daha gâvur!.. CeHaPe’nin Günâh Galerisi”Nden, Satırbaşları!.. /2 CeHaPe’nin günâh galerisinden, satırbaşları!.. /1 Cumhur mu, millet mi; ince illet mi?.. A la luna, vâlâ (!) Buna!.. Türkler bölük-bölük, “müslüman pörçük!.. Çok “iyi başladın”, “kötü bitirdin!..” ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda/3 ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda/2 Dil kılıçtan keskin ya, vur ha Kılıçdaroğlu!.. ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda -1 Hey 15’li 15’li”, “köşk’ün yolları taşlı!.. Kaçın Erkekler Kaçın, Femin…ler Var Femin…ler!.. ABD’ye Bu Aklı, Kimler Veriyor” Dersin? 17 Trilyon Harcadık Demiş!.. Sosyal medya” değil, bu “hayât medya!.. Bir destan adam: Ali Fuad Başgil!.. Özal’a ağlamayan, gözü gözden sayamam!.. Dil Vatandır, Vatan Dil; Her Kelime Sınırtaşı!.. “O ve ben”i okumayan, “Arif Nihat” bile şaşar!.. “Emrin olur sultanım, sen ne dersen yaparız(!)…” “58. Gün…” “Uyan” da bak “ey dedem”!... “İsrail” “buzdağı”na, çarptı-çarpacak!.. “İHA”lar görür seni, sonra “SİHA”lar vurur!.. “Bayrak tepe”-“Kel tepe” Kul “şimdi ağlar ise, sonra…” “Necip Fâzıl üstâd”sa, “o’nun hakkı”nı kayır!.. “Hayat” size ne yaptı, “bostancı…”dan “yasak” mı!.. ​“Peygamberimiz Efendimiz”e bir büyük iftirâ!.. “Din hayatın hayatı, hem nuru hem esası!..” “Hayât” size ne yaptı, bu “düşmanlık” nedendir!.. Öyle bir “yuh!..” Çekin ki, “dünyâ âlem” işitsin!.. /2 Öyle bir “yuh!..” Çekin ki, “dünyâ âlem” işitsin!../1 “Paran” ile “düşmanları” besleme!../2 “paran” ile “düşmanları” besleme!../1 “29 Mayıs” ve “Zeytin Dalı Harekâtı 29’uncu günü, zafer günü”dür!.. “ABD” Düşman İse, Ona “Bu Çalışman” Ne!.. Samsun ve Bölgemiz için bir Mücâhede Lideri: Şefik Avni Özüdoğru Önce “Padişah’a” sonra “Allah’a”, “iftirâ” üstüne “iftirâlar” var!..