Nerede O Eski Ramazanlar?

Elif Ekşi ZORER

09-07-2016 00:00

“Nerede o eski Ramazanlar?” veya bayram geldiğinde “Nerede o eski bayramlar?” gibi özlem ifade eden cümleleri çokça duyarız. Bu sözleri söyleyenler genelde belli bir yaşın üstündeki insanlar oluyor haliyle. Özlenen çocukluk veya gençlik yılları mıdır, yoksa o zaman dilimlerinde yaşananlar mıdır bilinmez ama her devrin kendine has güzellikleri olduğu da muhakkak.

Eskilerde özlenen sanki hep dünyevî şeyler. Genelde Ramazan eğlenceleri falan. Hatta çoğu belediye eskiyi yad etme adına Ramazan akşamlarında türlü eğlenceler türetiyor. Bu uygulamaların ne kadar doğru olduğu da tartışılır. Çünkü ibadet ayı, oruç ayı, Kur’an ayı olan Ramazan, türlü eğlencelerle heba edilmemeli. İbadet için önemli vakitleri içinde barındıran Ramazan ayında değişik eğlenceleri Ramazan ibadetlerine alternatif haline getirmek de Ramazan ayını ve ibadeti tam anlayamamayı beraberinde getiriyor sanki. Kadir Gecesi gibi bin aydan daha hayırlı denilen bir ayı içinde barındıran ve âlimlerin büyük çoğunluğuna göre vakti Ramazanın her hangi bir günü olabilecek bir geceyi de içinde barındıran Ramazan, (âlimlerin bir kısmına göre Ramazanın son on günü) teravih namazı gibi kendine has namazı olan, fıtır sadakası gibi kendine has zorunlu sadaka ibadeti olan, oruçların tutulduğu, son on gününün itikafa hasredilmesinin efdal olduğu kutlu zaman dilimleri… Bu kadar önemli olan ve tam manasıyla ibadet mevsimi olan Ramazan ayının gecelerinin bir festival havasında eğlencelere kurban edilmesi hiç  de doğru bir davranış olmayacaktır kanaatimizce….

Peki, günümüz Ramazanlarını yaşlandığımızda biz özler miyiz acaba? Bu sorunun cevabını şimdiden vermek güç ama her yaşın olduğu gibi her zaman diliminin de kendince güzellikleri var. Herhalde bizler de ileride “Nerede o eski Ramazanlar?” diye özlemle bu günleri, yaşanmışlıklarımızı anarız.

Günümüz Ramazanlarında benim en çok hoşlandığım şey sahur ve iftarlara özel hazırlanan ve değişik konuların değişik konuklarla konuşulduğu programlar ile genelde belediyeler veya sivil toplum kuruluşları tarafından organize edilen söyleşi ve konferanslar. Yaşlandığımızda, eğer hala bu tür program ve organizasyonlar devam etmiyorsa, herhalde “Nerede o eski Ramazanlar?” diye özlemle andığım en önemli Ramazan etkinliklerinden biri bu program ve organizasyonlar olacak.

DİĞER YAZILARI Güzellik 01-01-1970 03:00 Hayaller, Hayatlar Çelişkisi 01-01-1970 03:00 Serzeniş 01-01-1970 03:00 Hallerimiz 01-01-1970 03:00 Bir elif miktarı soluduğum “hayat" 01-01-1970 03:00 Biraz Aralık Bırak Kendine; Yüreğin Nasiplensin Kıştan 01-01-1970 03:00 Narçiçeğim 01-01-1970 03:00 Sol Yanımız 01-01-1970 03:00 Büyümeyen Çocukluğum 01-01-1970 03:00 Sus Yüreğim 01-01-1970 03:00 Duydum Ki Unutmuşsun, Gözlerimin Rengini 01-01-1970 03:00 Topraklar Yarıldı Şehitlerine Sarılırken 01-01-1970 03:00 Vakt-İ Kasım 01-01-1970 03:00 Martıların serenat yaptığı nazlı “ekim” 01-01-1970 03:00 Bir Eylül Gelsin Hüzün Kokan Öpücüğüyle Dokunsun Yüreğine 01-01-1970 03:00 Kalbinizi Nasıl Bilirdiniz? 01-01-1970 03:00 Temenni 01-01-1970 03:00 Ehli Teslimiyet 01-01-1970 03:00 Kalbimin Mutluluk Mevsimi 01-01-1970 03:00 Mucize 01-01-1970 03:00 Temmuz’un Bulut Kokusu 01-01-1970 03:00 Lanetullahi Alez Zalimin 01-01-1970 03:00 Ruhun Öznesi “Merhamet” 01-01-1970 03:00    Mutluluk Penceresinin: Perisi 01-01-1970 03:00 Güzelliğin Dokunuşları 01-01-1970 03:00 Hayatın Şifa Kaynağı “Sabır 01-01-1970 03:00 Kara Kışın Pamuk Prensesi: Ocak 01-01-1970 03:00     BİZ KİMİZ! 01-01-1970 03:00 Meğer Her Yaş, Farklı Bir Hüznü Misafir Edermiş Kalbine 01-01-1970 03:00